8 bölüm

9 2 0
                                    

Alparslan içinde bulunduğu durumun saçmalığını yeni fark etmişti Asya'nın yanında bir ağlamadığı kalmıştı.

Normal insanlar bu tür durumların üstünde Durmazken Alparslan'ın kendince gururu zedelenmişti.

Asya'yı kendisinin bu halini gördüğü için bile işten kovabilirdi. Oturduğu yerden hışımla kalkıp yerdeki Cam parçalarının üstüne basa basa masasına gitti az önce gözü dönmüş Masanın üstünde ne var ne yoksa yerle bir etmişti ceketini portmanto dan alıp dışarı çıktı daha fazla şirkette duramaz Asya ile yan yana kalamazdı. Asya yanından kalkıp sinirle dışarı çıkan patronun arkasından baktı.

Ne yapacağını Bilemeden oturdu bir süre ayağa kalktığında hafifçe sendelenmiş başı dönmüştü. Aldırmadan bir alt kata indi mutfağın yanındaki temizlik odasına girip süpürgeyi ve faraşı aldı tekrar yukarı çıktığında yerdeki camları süpürüp etrafın tozunu aldı masayı eski düzenine oturduktan sonra camın yaptırabilmek için güvenlikçiyi aradı Usta bulunmuş Yarım saat içinde gelmiş camın ölçüsünü almıştı Asya oraları temizlemeye bilirdi Tabii ki de bu şirketin bir temizlikçisi vardı ama Asya patronun odasının bu hale geldiğini kimsenin bilmesini istemiyordu hernekadar Alparslan gaddar bir adam olsa da burada yaşananlar burada kalmalıydı en azından Asya'nın karakteri Buna müsaade etmiyordu güvenlikçi camın nasıl kırıldığını sorduğunda kendisinin yanlışlıkla kapatırken kırdığını söyledi güvenlikçi de Asya için panik yapmış bir yerinde bir sorun olup olmadığını kontrol etmişti patronu duymadan da camın takılacağını sözünü Asya'ya vermişti.

Zavallı adama seni korumaya çalışırken bilmiyordu ki camı kıran Asıl patronun olduğunu.

Asya saatin 6'ya geldiğini fark ettiğinde Fort mantodaki ceketini alıp asansöre doğru yürüdü düğmeye bastığında asansörün yukarı çıkmasını Beklerken kapılar açılmış içinden Alparslan çıkmıştı neden geldiğini anlamamıştı Asya Alparslan'ın.

Alparslan eve gitmiş duş almış tekrardan iş yerine gelmişti Asya'nın sardığı fular adamın hala elinde duruyordu Asya En azından bir hastaneye gidip baktırır diye düşünmüştü ama söz konusu kendisi olduğunda adam kılını bile kıpırdatmıyordu.

" Alparslan Bey bir şey mi unuttunuz."

Alparslan elinde ceketi ile çıkmak için hazırlanan kadını son anda yakalamıştı. " odama geç Asya konuşacaklarımız var."

Adamın ses öylesine buz gibiydi ki Asya yüzüne Rüzgar yemiş gibi hissetti kafasını Tamam anlamında salladıktan sonra elindeki ceketini masasının üstüne bırakıp patronun peşinden odasına girdim sanki az önce adamın yaralarını sarmamış sarılmamış gibi davranıyordu.

Alparslan odasına girdiğinde masasını toplanmış olmasından yerlerin temizlemiş olmasından memnundu.

Sandalyesine oturup eli ile de Asya karşısında oturması için işaret yapmıştı işareti anlayan Asya adamın hemen karşısına oturmuş Söyleyeceklerini merakla bekliyordu.

" lafı uzatmak istemiyorum Asya bugün şahit olmaman gereken şeylere şahit oldun. Bu benim meselem ve ben bu meseleye bugüne kadar hiçbir Allah'ın kulunu karıştırmadım şahit olmanı istemezdim ama sonuca Gelecek olursak oldun ve ben seni bu şartlar altında daha fazla yanımda işçi olarak tutamam. "

Asya şaşırmış gözleri dolmuştu Tamam şimdi oldu derken Hayat önüne yeni yeni duvarlar örüyor yıkılmaz engeller koyuyordu ne yapması gerektiğini bilmiyordu karşısındaki adam gururu ve egosu yüzünden kendisinin geleceğini Hiç yoktan çöpe atmıştı bile. Asya Alparslan'ın lafına devam etmesini beklemeden kesti lafını.

" Alparslan Bey sizin ailevi sorunlarınız beni ilgilendirmiyor. Kusura bakmayın ama dünya Sizinde etrafınızda dönmüyor Herkesin kendi sorunları ilgilenmesi gereken problemleri var burada şahit oldukları mı gidip de bir başkasını anlatacak değilim sizin ailevi sorunlarınız yüzünden geleceğimin ve hedeflerimin hiç olmasını istemiyorum. "

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin