5.

427 11 0
                                    

Gözümü açtığımda beyaz parlak ışıklı bir odadaydım. Dıt-dıt-dıt. Odadan garip bir ses geliyordu. Görüşüm aydınlandığında hastanede olduğumu anladım. Garip sesin kalp atışlarım olduğunu görünce şaşırdım. Çok hızlıydı. Karşımdaki koltukta Yamaç'ın uyuduğunu farkettim.

Akça: Yamaç. Pişt. Uyansanaa.

Gözlerini açmaya başladı. Ona seslendiğimi anlayınca gözlerini endişe kapladı. Hızla yerinden sıçrayıp yanıma geldi.

Yamaç: Uyanmışsın. İyi misin? Kendini nasıl hissediyorsun?

Akça: Ben neden burdayım?

Yamaç: Hatırlamıyor musun?

Akça: Hayır.

Yamaç: Üzerime kahve döktükten hemen sonra bayıldın. Bende seni hastaneye getirdim.

Kapı sesini duyunca yüzümü kapıya doğru çevirdim. Doktor içeriye girdi.

Doktor: Kendinizi nasıl hissediyorsunuz Akça hanım?

Akça: Halsiz.

Doktor: Şu an için normal. En son ne zaman yemek yediniz?

Akça: Hatırlamıyorum. Bir kaç gün önce sanırım.

Yamaç: Ne? Günlerdir hiç bir şey yemedin mi sen?

Akça: Hayır.

Doktor: Bayılmanızın sebebi bu olsa gerek. Size bir takım ilaçlar yazacağım. Doğru beslenmeniz şart. İsterseniz taburcu ola bilirsiniz. Ama bu gece yalnız kalmazsanız iyi olur.

Yamaç: Neden? Kötü bir şey mi var doktor bey?

Doktor: Dikkatli olmak her zaman iyidir. Gece ateşi çıka bilir. Durumu fenalaşa bilir. Bu yüzden yalnız kalmaması daha iyi.

Yamaç: Anladım.

Doktor: Ben sizi yalnız bırakayım. İyi günler.

Doktor odadan çıktı. Yamaç'a döndüm.

Akça: Saat kaç?

Yamaç: 7 buçuk.

Akça: Ne? Biz kaç saattir burdayız ya.

Yamaç: Bir önemi yok. Serumun bitsin. Seni taburcu edelim. Bende kalacaksın bu gece.

Akça: Asla.

Yamaç: Doktoru duydun. Yalnız kalamazsın.

Akça: Sana ne?

Yamaç: Eğer gece birşey olursa sana yardım edemem.

Akça: Yardımına ihtiyacım yok!

Yamaç: Israr etme. Geleceksin. Bu sağlığın için önemli.

Akça: Off. Tamam.

Çok geçmeden serum bitti ve Yamaç beni evine götürdü. Arabadan inip beni kucağına aldı.

Akça: Buna gerek yoktu.

Yamaç: Hayır gerek vardı.

İçeri girdik.

Akça: Turgut beylerle toplantın noldu?

Yamaç: Tamamen aklımdan çıkmış. Arayıp iptal edeceğim.

Akça: Gerek yok bence. Gitmelisin. Şirket için önemli.

Yamaç: Toplantı evde.

Akça: Harika. Gelsinler o zaman birlikte katılalım.

Yamaç: Bakıyorumda çok meraklısın nişanlım gibi davranmaya.

Akça: Hiç alakası yok.

Yamaç: Eminim öyledir.

Akça: İndirsene sen beni.

Yamaç: Kaç tabi.

Akça: Benim çantamı şirkette mi bıraktın?

Yamaç: Arabada.

Akça: Büyük çan..

Yamaç: O da arabada.

Akça: Getirsene. Kıyafetimi değiştireceğim.

Yamaç: Niye?

Akça: Akşam yemeğine katılacağız ya. Hazırlanman gerek.

Yamaç: Gerek var mı? Böyle de güzelsin.

Akça: Kendim mi gidip alayım?

Yamaç: Tamam gidiyorum. Sen yukarı çık. Getireceğim.

Akça: Hangi oda?

Yamaç: Koridorun sonundaki oda.

Akça: Tamam. Çabuk ol.

Yamaç gitti. Bende yukarı kata çıktım. Dediği odaya girdim. Yatak odasıydı. Çok güzel tasarlanmıştı. O gelene kadar çekmecelerine bakmaya karar verdim. Büyük mafyanın planlarını bulmam gerekiyordu. Biraz bakındım. Yatağının yanındaki dolapta olan kutu dikkatimi çekti. Alıp yatağa oturdum ve kapağını açtım. İçerisinde fotoğraflar, hediyeler, mektuplar vardı. Fotoğraflara baktım. Bu bizdik. Yamaçla benim fotoğraflarımdı. Gerçekten bunları saklamışmıydı yani? Ama neden? Hediyeler... Ona aldığım hediyelerdi. Kaçamak görüşmelerimizden kalan mektuplar vardı. Yamaç mektup yazmayı çok severdi. İstemsizce gözüm doldu. Aniden kapı açıldı. Gözümü temizleyip kendimi toparladım. Odasını karıştırmamı nasıl açıklayacaktım?

Yamaç: Eskisi kadar meraklısın.

Akça: Bunlar?

Yamaç: Evet sakladım. Hemde hepsini.

Akça: Neden?

Yamaç: Sen attın mı?

Akça: Eem. Çantayı versene. Gecikmeyelim. Birazdan gelecekler.

Yamaç yanıma geldi ve yatağa oturdu.

Yamaç: Neden kaçıyorsun Akça? Bu kadar mı nefret ediyorsun benden?

Akça: Evet.

Yamaç: Yalan söylediğin gözlerinden belli. Ayrıca bu kadar nefret etseydin yanımda çalışmaya devam etmezdin. Bunu unutma.

Akça: Çıkar mısın? Üzerimi değişeceğim.

Yamaç: Tamam. Çıkayım ben.

Yamaç odadan çıktı. İncinmiş gibiydi. Ama haketmişti.
Çantamı alıp kıyafet seçtim ve üzerimi giymeye başladım. Makyajımı düzelttim. Ve çıktım.

Aşağı indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aşağı indim. Yamaç koltukta oturup beni bekliyordu. Yanına gittim.

Akça: Nasıl görünüyorum? Fazla mı abartı oldu?

Yamaç: Çok güzelsin.

Gözlerimiz bir-birine daldı. Kapı sesiyle irkildim. Yamaç ayağa kalktı. Birlikte kapıya doğru gittim. Kapıyı açtı. Elini belime sarıp beni kendine çekti ve gülümsedi.

Yamaç: Hoşgeldiniz!

AjanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin