11.İlk Ders

102 7 4
                                    

Sabah aniden kulağımdaki çınlama sesiyle uyandım.Kapıyı hafifçe aralayıp koridorda ne olup bittiğine bakmak istedim. Ama tam kapını önüne gelmişken kendimi yerde buldum.Kapıdan içeri Adam girdi ve :

"Uyanın çaylaklar.Gün ışıdı bile."

dedi.Tam odadan dışarı çıkacakken beni kafamı tutarken gördü ve:

"Lucy,orada ne işin var senin?"

"Yoo,sadece kafamı çarptım."

"İyi o zaman."

dedi ve odadan dışarı çıktı.Adam çıktıktan hemen sonra yavaşça yerimden kalktım.Başım çok kötü zonkluyordu.Bu yüzden hemen yatağa uzandım.Tam gözlerimi kapatacakken Sky yere düştü.Onun yere düşüşüyle herkes uyanmıştı.

Theo:

"Günaydın."

"Günaydın aşkım."

Başımı tuttuğum için bana:

"Ne oldu sana?"

"Önemli bir şey yok.Merak etme."

dedim ve yanağına bir öpücük kondurdum.Adam'ın bize bağırmasını istemediğimiz için hemen yatağımızdan kalkıp kıyafetlerimizi giydik.

Daha sonra karnımızı doyurmak için mutfağın yolunu tuttuk.

***

"Günaydın arkadaşlar"

Emily:

"Günaydın Lucy.Hayırdır seni mutlu gördüm."

"Yoo, ben her zamanki gibiyim.Sana öyle gelmiştir."

Emma:

"Yapma Lucy.Bizi kandıramazsın."

"Peki, o zaman sizin dediğiniz olsun."

dedim ve masada bulunan meyve suyunu elime aldım ve yerdeki renkli pufa oturdum.Belli bir süre sonra Theo yanıma geldi ve meyve suyumdan bir yudum aldı.Açıkçası çok eğleniyorduk ve bizi bıraksalar akşama kadar bu şekilde otururduk fakat Adam'ın içeri girmesiyle bütün neşemiz kaçtı.Adam:

"Neyi bekliyorsunuz çocuklar."

"Neyi bekleyebiliriz Adam?"

"Bakıyorum yine benle ters gitmeye çalışıyorsun Lucy."

"Sen de bir gün beni ciddiye alma Adam.Merak etme bir daha seni hayal kırıklığına uğratmayacağım."

"İyi buna sevindim.Madem bütün sorunlar çözüldüğüne göre artık eğitime başlayabiliriz.Hadi çaylaklar beni takip edin."

dedi ve bizi çok yoracak olan bu eğitim için yollara düştük.

***

Yaklaşık bir saat kadar yürüdükten sonra yüksek,boş bir araziye vardık.Önümüzde çalışmakta olan bir helikopter vardı.Adam bize hızlıca:

"Arkamda gördüğünüz helikoptere biniyorsunuz.Pilot sizi yaşama şansınızın az olduğu bir adaya bırakacak.Yanınızda sadece birbirinizle haberleşmenizi sağlayacak telsizler olacak.Tam bir hafta zor şartlar altında hayatta kalmaya çalışacaksınız.Size bir liste vereceğim.Listede yazan talimatlara uygulayarak,istenen yerlere gidip istenen şeyleri toplayacaksınız.Doğada ne bulduysanız onu yiyeceksiniz.Hadi bakalım hepinizi bir hafta sonra aynen istiyorum.İyi şanslar." 

dedi ve bizi helikoptere doğru uğurladı.Başımıza ne geleceğini bilmiyorduk.Ve doğaya karşı büyük bir mücadele için helikoptere bindik.

FARKLILIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin