Ağlama

1.2K 93 17
                                    

Lütfen beğenip yorumlamayı unutmayın çiçeklerim öpüldünüz ❤️😘

Bu hayatta büyük konuşmayacaksın. Mesela "Ben asla..." diye başlayan cümleler kurmayacaksın. Başkasının başına gelen her şey benim de başıma gelebilir diyeceksin. Ve hiç kimseyi yaşadıkları için kınamayacaksın. Derler ki; "Sözlerin imtihanın, güldüklerin gözyaşın olabilir."

Günlerdir cevabını veremediğim sorular ve imtihanlarla sıkışmış kalmış kabuğumda içime kapanmıştım.
Öfke ile söylediğim sözler yüzünden tekrar kardeşimi kırmış olsam da o yine Bahri'liğini yapmış kırgınlığından önce benim halimi düşünür olmuştu.
Kaçamakça verdiğim cevaplar ve dalgın hallerime sadece iç çekerek bakmıştı.
O da biliyordu çünkü ona tanıdık gelen yollardan yürüyordum ve sadece çaresiz bir yılgınlıkla izliyordu.
Biliyordu.. kapılıp gittiğim bu yolculuktan dönüş yoktu. Hiç bir söz hiç bir engel bu yolculuktan beni döndüremezdi zira beynim değil kalbimin yolculuğuydu ve o sadece kendi bildiği yolda yürürdü.

Beni asıl şaşırtan ise buz bakışlı adamdan kaçmak zorunda olmamaktı,
Çünkü o bunu benden iyi yapıyordu.
Aile ile yenilen akşam yemekleri hariç aynı evde yaşasakta karşı karşıya gelmiyorduk.
Genelde abim işe giderken onunla çıkar akşam onunla döner, odasına kapanırdı.
Dalıp gittiği dağların manzarasını izlemek için bile çıkmıyordu artık bu da ister istemez içime bir yumruk gibi oturuyordu.
Belki de anlamıştı?
Sahi neyi anlamıştı?
Henüz benim bile anlamakta zorluk çektiğim neyi anlamış olabilirdi?

"- Yine daldın ?"
Bahri' nin sesi ile daldığım düşüncelerden çıkarken pencereden dışarıya bakan bakışlarımı ona çevirdim.

Genelde ya odamda ya da bahçede takıldığımız günler benim sadece derin düşüncelerin içinde kaybolmama sebep oluyordu. İşte bu yüzden Bahri den saklamam pek mümkün olmuyordu.
Her ne kadar geçiştirsem de bakışları herşeyin farkındayım diye bas bas bağırıyordu.
Sahi neyin farkındaydı?

Elinde tuttuğu kitabının arasına ayracı koyup kapağını kapatıp komidinin üstüne koyarak sırtını yasladığı yatağın başlığından doğrularak kalktı.
Adımlarını karşımdaki sandalyeye doğru yöneltip oturdu .

-"Öylesine dalmışım" dedim bakışlarımı kaçırarak.

"Sana abine ilk ne zaman tutulduğumu anlattım mi ? " Dedi bakışlarını pencerden dışarıya çevirerek.

-" Detayına girmedin " dedim

-" Sürekli ders çalışmak için size gelir bazı akşamlar kalırdım ya hani yine öyle bir akşam yorgunluktan gözümü açamıyorum. Bir bilsen ne kadar yorgunum, sabah matematik sınavı var ve biliyorum hiç şansım yok. Sen benden her zaman daha zeki olmuşsundur bu sebeple yarın ki sınavı da pek takmıyordun o yüzden başını koyar koymaz yorgunluktan uykuya teslim olmuştun ama ben ne kadar yorgunluktan bitip tükenmiş olsam da bir türlü uyuyamadım. Artık duvarlar üstüme üstüme gelmiş, yattığım yastık bile adeta bir taş olmuştu.
Ben de biraz hava almak için yataktan kalkıp odadan çıktım bahçeye çıkıp rahat bir nefes almaktı tek amacım." dediğinde dudakları hatırladığı anıyla kıvrılırken gözleri aksine dolmuştu.
Bir kaç saniye duraksadıktan sonra devam etti.

-" Derinden gelen bir hıçkırıkla olduğum yerde donup kaldım. Biri ağlıyordu ama kim bilmiyordum. Sadece duymamış gibi yapıp odaya dönüp uyumam gerekiyordu. Ama o kadar acı bir iç çekişli ağlamaktı ki geri dönsem bile endişeden uyumam mümkün değildi.
Ben de sesi takip ederek adımlarımı o yöne çevirdim.
Sesin balkondan geldiğini fark edince balkon kapısından başımı hafif çıkarıp baktım gördüğüm beden ile kaskatı kesildim." diyerek bakışlarını bana çevirirken tereddüt eder bir hali vardı ama yine de derin bir nefesi içine çekip devam etti.

Kül - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin