Karan benden bir şans istemişti. Ona o şansı vermeli miydim bilmiyorum. Engelleri kaldırdım demişti ne engelinden bahsediyordu. Beni takip eden de kim? Benden ne istemişlerdi? Önce sorularımı cevaplaması gerekiyordu. Öyle bir anda hayatıma giremezdi.
"Bu hikayenin başladığı yerde seni bekleyeceğim" demişti. Bizim hikayemiz. Sahi bizim hikayemiz nerede başlamıştı?
Geçmiş zaman...
"İyi günler stajyer başvurusu için geldim de ne zaman Karan Bey ile görüşebilirim ?" Bu işe ihtiyacım vardı. 2 saattir patronun gelmesini bekliyordum.
"Hanımefendi biraz daha bekleyin lütfen. Karan Bey birazdan gelecektir. Problem çıkartmayın!" Bunu bana mini elbise giyen her yeri açıkta olan asistan kadın söylüyordu.
"Ben mi problem çıkartıyorum burada?" Anlaşılan bu kadınla işimiz vardı.
"Bakın Alaz Hanım Karan Bey geldiler" Gösterdiği yere baktım. 1.90 boyunda esmer kapkara çekik gözleri olan bir adam duruyordu. Arkamı geri döndüğümde asistan kızın ağzının suyunun aktığını gördüm. "Hanımefendi ağzınızı kapatsanız iyi olur. Salyanız akıyor." Gülümsedim .
"Alaz Hanım odama gelebilirsiniz. Yalnız çok vaktim yok çıkmam gerekiyor. 5 dakikanız var." Kendimden emin bir şekilde bu kibirli adamı takip ettim. " Karan Bey 5 dakikada ne anlatmamı bekliyorsunuz." Odasının kapısını açıp içeriye girdi ve hemen yerine oturdu.
"Kendinizi Alaz Hanım hayat hikayenizi değil." Pislik herif. Sanki hayat hikayemi anlatacaktım. Sen kimsin ya bir kere. Tabi bunları içimden söylüyordum.
"Soyadın nedir?"
"Şey Arhan. "
"Tek bir soru soracağım Alaz Arhan." dedi ve devam etti " Neden Aydınlar Holding ?" Sanki buradan gitmeliymişim gibi bakıyordu.
"Dürüst olmak gerekirse Karan Bey paraya ihtiyacım var." dedim ve devam ettim" Bu yüzden her şeyi yaparım. Biliyorum bu pek yeterli bir sebep değil ama şansımı denemeye mecburum."
"Tamam yeterli başka şeyleri konuşmaya gerek yok. Siz gidin eğer kabul edilirseniz ararlar sizi zaten." Bu mu yani. Ben 3 cümle kurabilmek için mi 2 saat bekledim. Hayır merak etmesende formalite icabı sor. Küstah, kibirli , pislik. Çıplak gelseydim hemen beni işe alırdın değil mi. Pislik herif. Sinirli bir şekilde odasından çıktım. O da benimle birlikte odasından çıktı. Arkamda beni izlediğinden eminim. "Ayça Hanım bütün toplantılarımı iptal edin ben çıkıyorum." Holdingden çıkıp kaldırımda yürümeye başladım. Eğer kabul etmezlerse ne yapabilirim hiç bilmiyorum. Okusaydım bu hallerde olmazdım ki. Ben böyle kara kara düşünürken karşımdan süslü bi kadın geliyordu. Ve birden bir el elimi tuttu. "Evlen benimle!"
Ne.
Ne.
"Ne diyorsunuz Karan Bey çekin ellerinizi hemen." Bir bana bir de kadına bakıyordu.
"Sus sesini çıkartma yalvarıyorum."
"Karan, neden böyle yapıyorsun?" Süslü kadın bağırmaya başladı . Güzel kadındı aslında. Sarı saçları ve masmavi gözleri vardı. Uzun boyuna yakışır bir şekilde de bir elbise giymişti.
"Ben Alazı seviyorum Aslı, onunla evleneceğim." Herkes etrafımıza toplanıp fotoğraflarımızı çekmeye başladı. Bittim ben. Şimdi herkese açıklama yapmak zorunda kalmıştım.
YOU ARE READING
Karanlığın Dili
RandomHafıza-i beşer nisyan ile malüldür. Yani insan unutur. Bu hem büyük bir lanet hem de hediye, hediyedir çünkü kalbini kıran dostunu unutmak istersin. İhaneti, yalanı, utanç verici anları, yalnızlığını, hayal kırıklıklarını, çuvalladığın dibe vurduğun...