Kuma ve kadına şiddet aşağılama yoktur
Büyük acılar dilsizdir derler, Hazalın bütün acıları da dilsiz değil miydi.
Onun acılarına susan şeytanlar yok muydu, onu ateşte yakanlar yok muydu.
Peki kimdi suçlu, kimdi bütün bunların sebebi, kader miydi...
Bu Ceyda kim diye soran olursa eski bir tanıdık dersin sevgilim.
Hayaller kurardık biz yıllar önce. Hiç yoktu hesapta ayrılık bizce. Bilirsin ne kadar görmek. isterdim beyazlar içinde seni öylece.
Nikah masasına oturdun işte. Dayanmak çok zormuş böyle sevince. Sana mutluluklar sözüm kardeşçe. At artık imzanı git bir an önce Delal yaktın beni" Ceyda eline aldığı saç fırçasıyla şarkısını söylerken.
Dolapta bulduğu perdeyi kendine dolamış taraktan mikrofon yapmış şarkı söylüyordu.
En son dizlerinin üzerine çökmüş eliyle göğsüne vuruyordu.
Hazal ile Berna Delal hanımın yatağına oturmuş kol kola girmiş sağa sola sallanıyordu.
Biten şarkıyla Hazal ve Berna ıslık çalarak alkışlamaya başladı.
" Brova ikiz."
" Helal olsun be gülüm."
" Beni sizler yarattınız bebeklerim teşekkürler." Ceyda eğilerek selam verdi.
İki gün önce Şahin Ağa'nın lafından sonra alelacele göndermişlerdi evden.
Delal hanım red etmek istesede Ceyda hemen onu odasına çıkarmıştı.
O günden sonra Cigal aşiretinden Musa Cigal.
Ve Karadağ aşiretinden Nusret ağa haber göndermişti.
İki günden beri Delal hanım odasından çıkmamıştı.
Ceyda ,Berna ve Hazal girmek isteseler de odaya almamıştı.
Bu gün Ceyda yedek anahtarı bulup girmişti odaya.
Peşinden de Hazal ve Berna. Ceyda kendini tül perdeyle Birlikte yatağa kızların yanına attı.
