II. | Elleri Ellerime

1.1K 33 116
                                    

<Hürkan ve Ömer birer lise öğrencisidirler ve aileleri yüzünden tanışmışlardır.>

Hürkan'ın gözünden*

Sıradan bir cumartesi günü sabahı uyandım. Gözlerimi açtığımda yeni doğan güneş perdemin arasından sızıyordu. Alt kattan gelen sesle irkildim "Hürkan! Hadi aşağı kahvaltıya gel!". Bu annemdi, yatağımdan kalkıp gözlerimi ovuşturarak odamdan çıkıp aşağı indim.

Babam ve annem sofrada beni beklerken sohbete dalmışlardı. Kısık bir sesle "Günaydın" dedim. Karşılık vermediler, kendime bir sandalye çekip oturdum. Annem "Bugün önemli misafirlerimiz gelicek Hürkan" dedi. "Ve oğullarıyla iyi geçinmeni istiyoruz" diye ekledi.

Normaldi bu benim için, babamın şirketi dolayısıyla bir sürü ortak gelirdi ama hiç çocuklarıyla geleni görmemiştim. Bu bana her ne kadar garipte gelse üstünde düşünemeyecek kadar açtım.

Bir planları mı var?

Ya bir anlaşma için beni de kullanıcaklarsa?

Bu düşüncelerden kurtulmak için bir lokma daha attım ağzıma. Aileme güvenemiyorum, beni bir çok kez yalanlarıyla uyutmuşlardı. Umarım yine aynı şeyler olmaz diye geçirdim içimden. Yemek bittikten sonra odama çıkıp soğuk bir duş aldım. Düşünceler beni yiyip bitiriyordu. Bir şekilde kurtulacağımı umuyordum.

Akşam olunca kapı çaldı, annem misafirleri içeri davet ederken bende olanları kapımın eşiğinden izliyordum. O. Birden benden uzun boylu, kıvırcık saçlı, üzerinde siyah bir ceket ve gözünde siyah bir güneş gözlüğü bulunan bir çocuk girdi içeri. İçimde anlatamadığım bir duygu hissettim. Annemin beni çağırdığını duyduğumda aşağı doğru yöneldim.

Misafirlere hoşgeldiniz dedikten sonra annem o çocuğu odama götürmemi söyledi. Başımla onaylayıp çocuğa yolu gösterdim, Çocuğun kısık sesini duydum "Merhaba, sen Hürkan olmalısın" dedi. Sesi kulağıma müzik gibi gelmişti. "E-evet" diyebildim "Bende Ömer, tanıştığıma memnun oldum" dedi ve elini uzattı. Ömer.

Tokalaştığımızda ellerinin ne kadar yumuşak olduğunu hissettim, Ne yapıyorum ben?! Ne düşünüyorum?? Diye kendimi toparladım. Yatağımın üstünde sohbet etmeye başladık. İlk önce kendimizi tanıttık sonra ise okul ve notlarımız hakkında konuşmaya başladık derken muhabbet uzayıp gitti. Büyülenmiş gibi tüm sohbet sırasında onun dudaklarına bakıyordum, yumuşak ve kuruydular üzerlerinde ruj varmış gibi kırmızıydılar. İkimizde aşağıdan gelen annemin sesiyle akşam yemeğine gittik. Yürürken bile onu izliyordum, bu neydi? Bir büyü mü yoksa bir lanet mi?

Yemek bityikten sonra annem Ömer'i bizde kalmaya davet etti, şaşırtıcı bir şekilde kabul etti ve annemin sözleriyle onu odama çıkartıp biraz kıyafet verdim. En sevdiğim sweatshirt'üm ve dizlerine uzanan bir şort. Banyoma girip üstünü değiştirdi. Mükemmel görünüyordu. Ve sonunda gözlerini gördüm. Yanaklarımın kızardığını ve sıcakladığımı hissettim, gittikçe yaklaşıyordu. Aramızda 5 santim bile yoktu. "Neye bakıyorsun öyle" diye mırıldandı, yutkunamadım bile. Beni yatağıma itti ve kapıdan çıkıp yandaki odaya geçti.

Tanrım. Bu da ne? Neler oluyor?

O gece gözüme uyku girmedi. Kalbimde bir ağrı vardı, karnımda kelebekler uçuşuyordu. Aklımdan geçen tek şey oydu. Saate baktım, 3:46 biraz uykum gelmeye başlamıştı derken uykuya daldım. Sabah herkesden önce uyandım ve duş alıp kahvaltı için hazırlandım. Ömer'in kaldığı odanın kapısın aralayıp uyuyor mu diye kontrol ettim. Uyuyordu. Büyüleyici görünüyordu, yüzüne çarpan güneş ışığı cildini altın gibi gösteriyordu.

Bir anda gözlerini açtı ve elleriyle gözlerini ovuşturdu. Her ne kadar hızlı kapıyı kapatmaya çalışsam da beni görmüştü. Kısık sesimle "G-günaydın" dedim. "Günaydın, Hürkan" dedi "neden içeri gelmiyorsun" diye seslendi. Kapıyı biraz daha aralayıp içeri girdim. Ve kapıyı kapadım,yatağını işaret ederek oturmamı söyledi. Oturduğumda elini omzuma koydu. Kalbim tekrar hızlanmaya başladı. "Nasılsın?" diye sordu. "İ-iyiyim, ya sen?" diye yanıtladığımda gözlerimin içine bakmaya başladı.

[ derin nefes alıp veriyoruz Hürkancım ]

"bende iyiyim. Ama neden yüzün kıpkırmızı? Ateşin mi var?" diye sorduğu anda elini alnıma götürdü. Ateşim yoktu. Açıklayamazdım. "Hayır" dedim "Ateşim yok". "Neden domates gibi oldun o zaman?" diye sordu. Tekrar gözlerimin içine bakmaya başladı. Daha da kızardım. Eliyle çenemi tutup kafamı kendi yüzüne yaklaştırdı, neredeyse dudaklarımız birbirine yapışacaktı.

"Yoksa benden mi kaynaklı? ;)"
...

Cevaplayamadım. Ömer kendinden emin bakışlarla gözlerimin içine bakıyordu. Beni yatağın üstüne itip üstüme çıktı. Ne yapıyor bu sapık? Diye geçirdim içimden ama haraketleri güçlüydü, karşı çıkamazdım ki zaten karşı çıkmak istemiyordum. Annemin aşağıdan kahvaltı için bağırdığı duyulduğunda üzerimden indi. Hiç bitmemesini dilerdim.

[ yok bide skseydin Ömer ]

Ömer'in gözünden*

Bu çocuk benden hoşlanıyor olabilir mi? Hayır. Kesinlikle olmaz, ben kızlardan hoşlanıyorum. Ama o çok farklı. Benden iğrenmedi veya korkmadı. Keşke benden hoşlanıp hoşlanmadığını bilebilsem. Kapıdan çıkarken bana baktığını hissettim. Bu duygu hoşuma gitmeye başlamıştı. Bu aşk olabilir mi? diye geçirdim içimden. Onu sadece kendime istiyordum. Sadece kendime.

[ amk gayi ]

Hürkan'ın gözünden devam*

Kapıdan hızlıca çıkıp yemek masasına oturduk. Yemek pek ilgimi çekmişti, o yüzden tüm yemek boyunca Ömer'i izledim. Baktığımı fark ediyor fakat birşey demiyordu. O yemeğini bitirdiğinde birlikte masadan kalkıp üst kata çıktık. Odamda  gitar çalarken bir anda omzumda bir nefes hissettim. Ömer'di. "Napıyorsun lan odamda" diye sordum. "seni izliyordum, çok mutlu görünüyordun" dedi. "Ha..." cevap veremedim , çünkü hoşuma gitmişti beni izlemesi.

SMUT PART! <3

Aniden belimi kavradı, boynumu öpmeye başlayıp belimi daha da sıkmaya başladı. Gitarı komidinin kenarına dayayıp ona döndüm. Boynumu ısırmaya başladı, küçük kırmızı izler bırakıyordu. Hoşuma gidiyordu, hatta zevk alıyordum,ince inlemeler çıkmaya başladı ağzımdan. Eliyle kalçama dokundu,vücudumda dokunmadığı neredeyse hiç bir yer kalmamıştı. Eliyle penisime dokunduğu anda irkildim ve beni yatağa attı.

Dudaklarıma yapıştığı anda hiçbir tepki veremedim. Sweatshirtümün altından elleriyle göğüsüme dokunuyordu. "Ö-ömerr~ mmhm" diye inlemeye başladım. Onunda hoşuna gitmiş olacak ki tekrar penisime uzandı ve oynamaya başladı. Tam gelicekken üstümden kalktı ve kıyafetini düzeltip bana göz kırptı. Kapıyı ardından kapatarak çıktı odadan.

Büyülenmiş gibi yatağımın ortasında öylece kalmıştım. Annem bana seslenene kadar yatakta öylece uzandım. Üstümü düzeltip aşağıya indim, Ömer gidiyordu. Olamaz. Bana numarasını çoktan vermişti ama onsuz nasıl kalacaktım ki? Az önce olanlardan sonra böyle bırakamazdı beni. Bana yaklaşıp "istediğin zaman beni ara güzellik" dedi. Kapıdan çıkarken bana göz kırptı ve gözden kayboldu.

♡ Son değil ama devamı gelir mi bilemem - rei

Tot ziens ♡

[ 906 kelime ]

Senin Gibi | porgola oneshotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin