Senin Gibi | porgola oneshots

VII. | Sınana Sınana Part 2

*yardımları için teşekkür edeceğim kişi zey00000000000 bölümün ana konusunu kendisi bana önerdi gidin teşekkür edin

3. Kişinin gözünden*

Ömer sonunda otelden çıkıp yağmurlu havada yürümeye başladı. İçinde bir huzursuzluk vardı, bir şeyler tersti. Ara sokaklardan her daim korkardı, tüm süper kahraman filmlerinde en lanetli yerler olarak kabul edilen yerlerden kim korkmazdı ki? İnsanların kendi veya sevdiği kişilerin canlarından olduğu yerler, kimin çıkacağı veya kimin ne yapacağı belli olmayan yerler.

Tüm içseslerine karşı gelmeyi seçti Ömer. Ve yine yanılmıştı. Önünde ki ara sokağa girdi, heryerde çöpler ve hayvan atıkları vardı, " en fazla ne olabilir ki?" cümlesi kafasını karıştırıyordu Ömer'in. yanından geçen hiçbir insan olmamıştı, ne bir araba ne bir hayvan. Hiç kimse yoktu ama yalnız değildi.

Bir çöp kutusunun yanında biraz durdu ve soluklandı, soğuk hava nefes alıp vermesini zorlaştırıyordu. İnsan siluetleri görmeye başladı ama " belki sadece başım dönüyordur " diye geçiştirdi. İçinden gelen tüm sesler kaçmasını, hızlı olmasını söylerken kendisi hiç bozuntuya vermiyordu durumu.

Ayak sesleri boş sokağı doldurmaya başladı, gülüşmeler ve b**** sesleri de onlara eşlik ediyordu. Ömer önünden geçen kişilerin gözlerini gördü, "Tanrım, şimdi sıçtım" dedi içinden. O insanlar üzerine gelmeye başlamışlardı, artık görünür mesafedeydiler. Birinin, en öndekinin elinde bir parlaklık vardı, o bir bıçaktı. İşte o zaman bu insanların iyi amaçlı olmadıklarını anlamıştı.

En öndekinin artık gözlerini görebiliyordu, nefes sesini dahi duyabilirken hiçbir fiziksel özelliğini göremiyordu. Mavi gözlü olması dışında. Adam ona iyice yaklaştı ve bıçağı boğazına götürdü, Ömer bağırmak için ağzını açsa da adam ondan önce konuştu "Bir kelime daha edersen parandan değil canından olursun" dedi. Ömer korkudan ne yapacağını bilemedi ve telefonunun acil durum sistemini çalıştırmak için elini cebine attı fakatadam iki elini sıkıca tumuş arkada birleştirmişti bile.

Adam ona sert bir tekme attı ve ekip atkadaşlarına bir işaret verdi. Bu işaret onu dövmek içindi. Ömer tekmenin etkisiyle tökezledi fakat düşmedi, 3 kişi onu tekmelemeye başladamdan önceydi tabi ki bunlar. Ömer yere düştüğünde cebinden telefonu yerde tamda mavi gözlü adamın önüne sürüklendi adam teşefonu açmak için eğilip yerden aldı ve açma tuşuna bastı " HASSİKTİR " diye bağırdığı duyuldu diğer 3 adamda Ömer'e tekme atmayı ve yaralamayı bıraktılar.

Mavi gözlü adam Ömer'in kilit ekranında o ve Hürkan'ı görmüştü. En yakın arkadaşıydı Hürkan. Onlara bir sevgilisi olduğundan bahsetmişti fakat erkek olduğunu bilmiyorlardı. Adam telefonu açtığında WhatsApp'a girdi ve ilk konuşma ise Ömrümm diye kayıtlıydı. konuşmaya girdiğinde ise Hürkan'ın mesajlarını gördü, Ömer'in kavgalarından sonra cevap vermediği mesajları.

Adam hemen Ömer'e doğru koştu ve yerde baygın olarak durduğunu fark etmesi çokta uzun sürmedi. Diğerlerine verdi telefonu ve Ömer'i sırtına alarak sokağın çıkışına doğru gitmeye başladı. Diğerleri de durumu anlamış olacaklar ki mavi gözlü adamın peşinden koşmaya başladılar. 2 sokak uzaklıktaki hastanenin acil giriş kısmında sedye için yardım istediler ve Ömer'in yaralandığını söylediler. Halbuki kendileri bayıltana kadar dövmüşlerdi onu.

Mavi gözlü adam kendi telefonunu çıkartıp Hürkan'ı aradı. Hürkan sevgilisini beklerken stresten tırnaklarını yemeye hatta dudakkarını koparmaya başlamıştı bile. Gelen telefon sesiyle gözleri açıldı Hürkan'ın ana gördüğü kişi sevgilisi değil en yakın arkadaşlarından Kaan'dı. Telefonu açtığında alo demesine fırsat vermeden olanları anlatmaya başlmıştı Kaan. Hürkan ilk başta ne olduğunu kavrayamadı, her şey çok hızlı olmuştu. Evden anahtarını ve telefonunu alarak ışık hızında çıktı evden, arabasına bindi ve yapabileceği en hızlı şekilde çalıştırdı arabayı.

Kaan'ın tarif ettiği hastanenin önüne park etti arabasını ve koşarak hastanenin kapısından içeri girdi. Güvenliğe Ömer Aslan'ın nerede kaldığını sordu ve aldığı cevaptaki 214 numaralı odayı aramaya başladı ilk katta olamazdı bu yüzden asansöre binip katlarda hangi numaralı odaların olduğuna baktı. 3 kata basması ile asansör haraket etmeye başladı, asansör aynasında kendine baktı " Hepsi benim suçum, onu en başından kızdırmamalıydım..." diye düşünmeye başladı. İçten içe küfürler ederken asansör durdu ve kapısı açıldı.

Koridorda duran arkadaşlarını görünce duraksadı. Hepsi gerçekten sevgilisini mi yaralamışlardı? Neden? diye sorguladı fakat çok zamanı olmadı çünkü Ömer'in doktoru odasından çıkıp bilgi vermeye gelmişti. Hürkan koşar adımlarla doktorun yanına doğru gitti. "Ömer şuan daha iyi fakat yorulmaması gerek, göğüsünden aldığı darbe nefes almasını etkilemiş" dedi. Hürkan arkadaşlarına döndü ve sinir akan gözleriyle onlara baktı, özellikle de Kaan'a.

Doktor "Sadece 1 kişiyi içeri alabiliriz" dediğinde Hürkan öne atıldı ve girmek istediğini söyledi. Doktor ilk olarak Ömer'in neyi olduğunu sordu, sevgilisiyim diyemezdi bu yüzden de ev arkadaşıyım dedi ve doktorun kapıdan çekilmesiyle içeri daldı.

Odanın kapısı kapandıktan sonra Ömer'in yanına yaklaştı ve yüzüne baktı. Yüzünde morluklar ve kanamış çizikler sayılamayacak kadar fazlaydı. Ömer gözlerini açmaya başladığında Hürkan biraz daha geriye çekildi ve onu izledi. Ömer doktorun karşısında olmasını beklerken sevgilisini gördü. Şaşırmıştı, ama yinede sevinmişti çünkü kendiside özlemişti onu. "H-Hürkan, yanıma gel" dedi ve Hürkan anında ayaklandı Ömer'e doğru yürüdü ve yanındaki sandalyeyi çekip oturdu. "Ben çok özür dilerim sevgilim, sana birşey olacağını bilsem gitmene izin vermezdim seni de kızdırmazdım. Ben çok özür dilerim.." diye konuşmaya başladı Hürkan.

Ömer onu kendine doğru çekti onu, dudağına bir öpücük kondurdu. "Aslında bu benim suçumdu Hürkan. iç seslerimi dinlemedim, ara sokaklara girmemem gerekirdi. " dedi.
Doktor odaya tekrar girdi ve Hürkan'ın hastanede kalıp kalamayacağını sordu. Hürkan kalırım dediği gibi Kaan'da odaya dalıp kalmak istediğini söyledi. Doktor sadece ikisine izin vereceğini ve diğerlerinin gitmesi gerektiğini söyledi. Doktor gidince diğerleri de odanın kapısında belirdiler, Ömer'den de Hürkan'dan da özür dilediler ve gittiler.

Kaan da diğer koltuğa oturdu ve Ömer'den özür diledi, bilerek yapmadıklarını ve isterlerse tüm hastane masraflarını ödeyebileceğini söyledi. Akşam olduğunda bir yemek servisi geldi ve üçünede aynı iğrenç yemekten verildi. Hürkan bu yemekleri ne Kaan'ın ne de Ömer'in yiyeceğini bildiği için pizza söylemeye karar verdi 30-35 dakika içerisinde hepsine birer pizza geldi.

Ömer hastanede 2 gün yattıktan sonra taburcu oldu ve eve döndüler. Hürkan kendini affettirmek için Ömer'in her istediğini yapıyordu. 3-4 gün boyunca tüm yemekleri ve ev işlerini yaptırmıştı Hürkan'a. kendiside hergün ilaç aldığından sürekli uyuyordu ama iyileştiğinde Hürkan'ın ne yapacağını biliyordu kendisine o yüzden olduğunca yavaş iyileşiyordu. Hürkan için en önemli şey onun evde ve birlikte olmalarıydı.

<Uzunn bir aradan sonra geri döndüm! yeni bölümleri okunmalar ve votelar arttıkça atıyorum bu yüzden yeni bölümler için lütfen 1 voteyi esirgemeyin> - kuzey

До свидания <3

[ 977 kelime ]