Senin Gibi | porgola oneshots

III. | Elleri Ellerime Part. 2

Ömer'in gözünden*

Gecelerdir sadece onu düşünüyorum. Onu tekrar görebilecek miyim? Bu düşünceler beni yiyip bitiriyordu. Telefonumun titremesiyle kendime geldim. Sonunda. Mesaj atan Hürkan'dı, telefonumu elime aldığım gibi geri mesaj yazmaya başladım

    Hürkan <3

H: Ömer, şey, sana birşey söylemem gerek.
H: müsait misin?

Ö: evet müsaitim, ne oldu?

H: benden hoşlanıyor musun?

Kalbim duracaktı neredeyse. Neden bunu sordu ki? Ya benden iğrenirse? Ya beni engeller ve onu tekrar göremezsem? Beynim hayır dememi söylüyordu, kalbim ise tam tersini. Korkuyordum ama yalan söyleyemezdim.

Ö: şey, aslında evet..
Ö: umarım benden iğrenmezsin..

H:buluşmak ister misin?

Ö: evet ama nerede?

H: *bir kaykay parkının adresini atar*
H:Cumartesi 6:30 gibi senin için de uygun mu?

Ö: uygun
Ö: orada görüşürüz
Ö: <3

H: <3

Hürkan'ın gözünden*

Tanrım. Kalbim patlayacaktı sanki,onu o kadar özledim ki. Kokusunu, gözlerini, tenini.. Telefonumu yanıma koyup dinlenmeye başladım. Terlemiştim. Heyecandan, korkudan ve stresten. Ama şu an sadece onu özlüyordum, cumartesiye kadar nasıl bekleyeceğimi düşünüyordum. Saat 7'yi geçmişti duş almam gerekiyordu, onu hayal ettim. Benle birlikte duşa girdiğini, benim cildime dokunduğunu.. Tanrım, ben bir sapık mıyım yoksa bir aşık mı? Duştan çıktığımda çok yorgun olduğumdan hemen yatağıma girdim. Yatağımda sanki hala onun kokusu vardı. Cumartesi 2 gün sonraydı. Beklemeye başladım. Onun düşü ile bilikte uykuya daldım.

Cumartesi*

O gün gelip çatmıştı, sonunda onu görecektim. Ona dokunabilecek, onu öpebilecektim. Okul olmadığından saat 1:17'de kalktım. Üstümü giyinip alt kata indim, annem masanın üstüne biraz para ve şu notu bırakmıştı "Baban ve ben pazartesiye kadar yokuz, dışardan yemek söylemen için para bıraktım -Annen"
Bu iyi bir haberdi,onlar evdeyken ne gitar çalabiliyordum ne de müzik dinleyebiliyordum. Saat 2 olmuştu kısa, soğuk bir duş alıp hazırlanmaya başladım. Çok stresliydim, ya  bana ilgi duymayı bırakırsa? Ya da benimle ve duygularımla oynarsa? Tüm bedenim titriyordu. Telefonum çaldı, arayan Ömer'di. Derin bir nefes alarak açtım aramayı. "Merhaba Hürkan, bu gün buluşacağımızı biliyorum ama biraz önceden konuşmak istiyorum" dedi

"Bir şey mi oldu Ömer? Ne konuşacağız ki?"

"Bir şey olduğu yok. Sesini duymak istedim sadece."

Kızardım,kalbim hızlıca atmaya başladı.

"Ha.." diyebildim.

Havadan sudan konuşmaya başladık. Ona ailemin pazartesiye kadar evde olmadığımı söyledim

"Buluşacağımız parktan sonra size geçebilir miyiz peki?" diye sordu

"E-elbette. Ailen izin verirse tabi ki"

"Pfft, umurlarında bile olmam" dedi

"Peki o zaman, geçeriz" dedim ve vedalaştık.

Saat 5:39'du üstüme bir ceket aldım, aksesuarlatımı taktım ve aynaya baktım. "Umarın beni beğenir" dedim içimden. Ayakkabılarımı giydim, garajdan kaykayımı alıp sürerek parka doğru gittim. Parkın girişine geldiğimde saat 6:18'di. Girdim ve bir banka oturdum, güneş son ışıklarını da göstermeye başladı ve gelmişti. Bana el salladı ve kaykayını bana doğru sürerek yanıma geldi. Ayağa kalktığımda beni belimden kavradı ve kafasını omzuma koydu. O da beni özlemişti. 1-2 dakika sarıldıktan sonra kafasını kaldırdı ve bana baktı, gözleri parlıyordu, yüzümü kendi yüzüne yakınlaştırdı. Çok güzeldi, bir rüya gibi.

Dayamamadım sadece öyle durmaya ve dudaklarımı dudaklarına yapıştırdım. Tadı hala aynıydı. Yıllardır görüşmemiş çiftler gibi öpüşüyorduk. Gün batımı ortamı daha da güzelleştiriyordu. Dudaklarını ayırarak "Seni çok özledim bebeğim" dedi. O sıcaklığı tekrar hissetmeye başladım, "B-bende" diyebildim. Gözlerimin içine baktı saçımı kokladı ve alnımı öptü, içimdeki utanç duygusu yerini sevgiye bırakmıştı artık.

[ benim devreler yandı baya help ]

Saat 7'ye geliyordu artık, "bizim eve geçelim mi?" diye sordum Ömer'e, "Olur güzelim, geçeriz" dedi. Yanaklarım hâla kıpkırmızıydı ama pekte umrumda değildi. İkimizde kaykaylarımıza bindik ve el ele sürmeye başladık. Benden çok daha iyi sürüyordu, Bir insan bu kadar mı mükemmel olur? Diye düşündüm. Evin önüne vardığımızda cebimden anahtarları çıkardım ve ilk önce garajı sonra da evin kapısını açtım. Evde kimsenin olmaması beni daha da rahatlatmıştı.

Yine smut part lol

Odama çıktık. Elimi bırakıp beni aniden yatağa itti, yine. Üstüme çıktı be o gece olanları hatırladım, tekrar olsun istiyordum. Ömer beni anlamış gibi dudaklarıma yapıştı ve üstünü çıkarmaya ya başladı, yavaşça üstümüzdeki herşeyi çıkardı sadece iç çamaşırlarımız kalmıştı. Vücudumu öpmeye ve ısırmaya başladı, aşırı zevk alıyordum. Birden kulağıma yaklaşıp "Bunu istiyor musun?" dedi, onayımı alması beni daha çok azdırmıştı "Evet, istiyorumm" dedim. "O zaman bana 'babacığım' diyeceksin, anlaştık mı?" dedi. "Evet babacığım sen nasıl istersen~" dedim ve beni sert bir şekilde yatağın kenarına indirdi ve boxerını çıkardı. Tahminimden çok büyüktü. Biraz ürkmüştüm ama Ömer saçlarımı okşamaya başladığında korkum azalmıştı.

Yanaklarımı sıkarak ağzımı açtı ve penisini içine koydu,boğazıma kadar dayamıştı. Gözlerimden yaş gelene kadar git-gel yaptı, ağzımdan çıkardığında her yeri salyalıydı domalmamı söyledi bende itiraz etmeden her dediğini yaptım, benim boxerımı da indirdi ve yavaşça deliğimi okşadı. İlk önce parmaklarıyla genişletti ve ben parmaklarına bile dayanamıyordum. "Babacığım lütfen canımı yakma~" diye inledim ve kulağıma yaklaşıp "Eğer canın acırsa dururuz bebeğim" dedi. Penisini içime soktu ve o anda yüksek bir inleme çıkardım, Acıtıyordu ama zevk veriyordu bir yandan da. En sonuna kadar girmişti artık. Hem o hemde ben yüksek bir şekilde inliyorduk. "Babacığım daha h-hızlı~" diyordum o da en son gücüne kadar hızlanmıştı artık.

"G-geliyorum!~" diye inledi ve içime gelmemesi için hızlıca çıkardı. Sırtıma gelmişti, bende yüz üstü yatağın üstüne düşmüştüm. Yanıma uzandı, kulağıma "harikaydın güzellik.." dedi. Kalçamda harika bir ağrı vardı. Ayağa kalkmaya çalıştım ama olmadı, Ömer'de beni kucağına alıp banyoya taşıdı. Birlikte duş aldık. ben sandalyede otururken o da yatak örtüsünü değişti. Bana boxerımı giydirdi ve yatağa yatıp dinlenmemi söyledi. Ona aşık olmuştum çoktan ama benimle ilgilenmesi beni ona daha da bağlıyordu.

Bir bardak su getirdi ve içmemi söyledi, teşekkür ettim ve yanıma yatmasını istedim o da kabul etti.

"Sevgilim olur musun Hürkan?" dedi.

"Seve seve olurum" dedim ve ona dönüp dudaklarımızı birleştirdim. Mutluyduk. Ailemiz öğrenmediği sürece tabi ki. Gelecek planları yaptık, hem o hemde ben çok mutluyduk. Birlikte, sarılarak uykuya daldık.

~Son~

>Bölümü yazarken kendimden geçtim wtf. Umarım beğenmişsinizdir <3 - rei

Tot ziens ~

[ 935 kelime ]