KONAK...

145 13 0
                                    

5.BÖLÜM

Zaman bir insanı bu kadar değiştirebilirmiydi gerçekten tamda umudunu kaybetmişken tekrar tekrar aynı şeyleri yaşamak da neyin nesiydi karmakarışık duygular özlem daha ne olabilirdiki hayatta ödemesi gereken daha kaç bedel vardı ilk önce sevdiği insanı kaybetmişti şimdide annesini yavaş yavaş kaybediyordu hastanede yoğun bakımın önünde oturmuş baş hekimin gelmesini bekliyordu kafasında binlerce soru işareti vardı ama cevaplarını hiç alamayacak olmasını bilmek ağır geliyordu genç adama savruluyordu kafasını ellerinin arasına aldı derin bi nefes aldı güçlü durması gerekti yıkılmaması dik durması peki başarabilecekmiydi başaracaktı başka çaresi yoktu.

" Demir bey anneniz sizi görmek istiyor "

diyen hemşirenin sözüye kendine geldi demir başını salladı ve ayağa kalktı yogun bakim yazısına baktı içeri girdi babası ve Koray zaten içerideydi doktorun gelmesini bekliyorlardı demirde içeri girdi ve annesinin elini öptü yaşlı kadın iyice zayıflamişti günden güne eriyordu. Gülümsedi annesine ve kulağına fısıldadı

" iyileşeceksin güven bana bunun için elimden gelen her şeyi yapacağım "

diyip anlına küçük bir buse kondurdu. Yaşlı kadının konuşmaya bile hali yoktu tebessümle karşılık verdi oğluna önce hemşire girdi ardında başhekim Kemal Hoca ve Eylül odadaki herkes şaşkınlıkla eylüle baktı . Yaşlı kadın yıllar önce kocasının yaptıklarını engelleyemedigi için pişmanlık duyuyordu.

Basını oğluna çevirdi şaşkınlıktan ziyade mutluluk , umut vardı gözlerinde oğlu hala deli gibi asikti bu kıza peki ya eylül o hala aşık miydi oğluna genç kıza çevirdi bakışlarını yıllar önceki kız değildi değişmişti bakışı , duruşu , saç rengi , kıyafetleri yıllar önceki Ki değildi yıllar yıpratmisti belki ama hala çok güzeldi kocasına baktı kısa bir an öfkelenmisti bu kıza karşı nefret dolu olduğunu herkese belli ediyordu ama neden işte bunu sadece Ünal Ateş biliyordu yaşlı kadın onları tekrar bir araya getirmeyi istedi yıllar önce oğlunun elinden aldığı bu mutluluğu yıllar sonra ona geri vermek istedi istemekten çok kafasına koydu onları baristiracakti tabi önce bu hastalıktan kurtulması gerekti konak bu haberi duyunca belki sevinmeyecek hatta karşı çıkacaktı ama o ne olursa olsun sonuna kadar gidecekti. Odadaki sessizlik başhekim Kemal Kılıç 'ın sesiyle bozuldu " Eylül " dedi eliyle eylülu işaret ederek

" beyin cerrahi Fatma Hanımı birde onun görmesini istiyorum alanında çok iyi hatta ondan daha iyisi yok diyebilirim "

" Hayır doktor istemiyorum "

" anlamadım "

" bu kızın karımı kontrol etmesini istemiyorum "

" ama "

" kararım kesindir "

" baba bırak annemin hayatı için "

" Hayır koray bu doktor olmaz "

" yeter baba yeter kemal bey siz gerekeni yapın annemin hayatı her şeyden önemli " dedi demir Kemal Bey Eylüle baktı eylül seri adımlarla Fatma Hanımın yanına yaklaştı ,

" sadece kontrol başka bişi düşünmeyin sakin " dedi Ünal bey

Eylül hemşireyle baktı hemşire cihazı yerleştirirken Eylül raporları inceliyordu.

" EKG ,Emar , normal gözüküyor beyin tomografisi göremedim yanlız dosyada "

" Beyin tomografisi riskli olur diye çekilmedi efendim "

" karşınızdaki hasta beyin tümörü değil mi ? "

" evet efendim "

" beyin tomografisi çekilmeden nasıl anlaşılacak durumu acil beyin tomografisi istiyorum aynı zamanda kan testi "

" tamam efendim " dedi hemşire ve cihazı başlattı hemşire lerden biride duvardaki tahtanin başında bekliyordu .

" fatma hanim ağrınız olacak fakat kısa bir süre elimden geldiğince hızlı olacağım "

Gülümsedi yaşlı kadın ve başıyla onayladı eylül tahtaya döndü gözlüğü taktı bir elinde cihazı fatma hanımın başında çevirmeye başladı yaşlı kadın istemsizce yüzünü buluşturdu ağrı tüm vücuduna yayılmaya başlamıştı Eylül tahtanin başındaki hemşireye

"şimdi hafif sağda kulak ve göz duvarının arasına gel evet tama orası işaret koy "

hemşire eylül'ün dediği yere işaret koydu.

" iki göz duvarının arasına işaret koy sonra sol kulak arkasına ve en tepe noktaya iki işaret koy yan yana "

hemşire tüm noktaları işaretledikten sonra eylül gözlüğü çıkarttı ve fatma hanımın başındaki cihazı kapattı

" cihazı toplayabilirsiniz her zamanki ağrı kesiciye iki doz fazla ileave ederek serumu takın ağrı kesici dozu yüzünden Ateşlenebilir saat başı kontrol edin "

dedi hemşire eylülun dediklerini yapmaya başladı

" Nasıl eylül ne düşünüyorsun kızım "

" Hocam yanlız konuşsak daha iyi olur ''

" neden mis o bizim yanımızda konuşacaksin"

"Bakın Ünal bey "

" Hayır kemal bey kabul ettik muayne etti şimdide açıklayacak zaten ilk kez bu cihaz takıldı daha önce hiç bir doktor böyle bişi yapmadı "

" bilgi istiyorsunuz öylemi "

" Evet hemen şimdi "dedi kelimelerin üstüne basarak

" kaldıramaya bilirsiniz Ama "

" neleri kaldırdım ben bu ufacık hastalığımi kaldiramayacagim "

" hemşire hanım bir serumda Ünal bey için hazırlayın "

" peki efendim "

" ne yaptığını sanıyorsun sen "

" birazdan olacaklarin önlemini alıyorum "

tahtanin başına geçti ve işaretlettigi yerleri açıkladı

" yani Ünal bey sağ kulak ve göz arasındaki tümörü alırken duyma yetkisini kaybedebilir veya göz duvarının ortasındaki tümörü alırsak bir daha görmeye bilir hepsini geçtim en üstteki tümörler hiç bir şey hatırlamamasina sebep olabilir ve en önemlisi tahminime göre tümörler 48 saatte bir yerinden oynuyor buda demek oluyor ki 48 saat içinde ameliyata almazsak tümörler kör noktalara girecek ve beyin ölümü gerçekleşecek " dedi

Ünal bey ayakta durmakta güçlük çekiyordu koraya tutundu ve koltuğa oturdu hani yıkılmazdi hani neler atlatmisti yaşlı adam nefes almakta güçlük çekti biran eylülun gözlerinin içine baktı karısını bu kıza emanet edemezdi.

****


UNUTULMAYAN GEÇMİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin