44: gıdıklanıyorum

2.6K 352 82
                                    

"Oteldeyiz anne, kapatıyorum." Hyunjin telefonu kapatmış, otele geldikleri gibi kendini yatağa bırakan sevgilisinin yanına uzanıp yanağını sıkıştırmıştı.

"Üstünü değiştirmeyecek misin?" derken gözleri giden Minho'ya bakıyordu.

"Zaten eşofmanlıyım. Salla!" dedi Minho sevgilisine doğru dönerken. "Değiştireceksen kalk değiştir, uyuyacağım."

"Nope, uyuyalım." dediğinde Minho gülerek dibine girip yarı bedeniyle sevgilisinin üstüne çıkmıştı resmen. Elini Hyunjin'in kulağına atıp kulak memesini iki parmağıyla tuttuğunda yaptığını fark edip elini aceleyle çekmişti.

"Sapık değilim!" dedi telaşla. "Şey o, küçükken biri yanıma yatınca kaçıp gitmesin diye kulağını tutuyordum öyle ve alışkanlık kalmış. Yani, şimdiye dek yapmıyordum çünkü kendimi tutuyordum ama aniden boşluğuma denk geldi. Gerçekten sapık değilim." derken doğrulmuştu Minho. Ellerini nereye koyacağını bilemezken ona bakıp gülen Hyunjin'den gözlerini kaçırmıştı sadece.

Yanakları ve kulakları kızarırken Hyunjin kahkaha attı. "Ey, sakin ol."

"Cidden çocukluğumdan kalan bir alışkanlık." dedi Minho kirpiklerinin arasından Hyunjin'e bakarken.

"Anladım, Minho. Biraz garip bir alışkanlık ama çocukluğundan kalan garip şeyler olması kadsr doğal ne var ki?" dedi gülümseyerek. Minho'yu bileğinden çekip üzerine düşürmüş ve beline sıkıca sarılıp elini kavramıştı. Minho'nun eline kulağına yakın nir yere bırakıp elini çekerek yanağını sıktı.

"Böyle rahat ediyorsan kulağımı tut."

"Kaçıp gitmezsin ki ama..." dedi Minho yavaşça kulağını tutarken. Hyunjin gıdıklandığı için gülerken onayladı. "Gitmem ama tut istiyorsan, bir şey olmaz."

"Böyle yapabilir miyim?" derken yavaşça parmağını oynattı. "Gıdıklandım!" diyr çığlık atmıştı Hyunjin.

"Tamam yapmıyorum." derken Hyunjin'in koluna yerleşip gözlerini kapattı. Bir süre sessizce dursalar da sessizliği ilk bocan Hyunjin olmuştu.

"Bu hala biraz garip." dedi Hyunjin onun beline kolunu sararken. "Sensin garip." diyen Minho ise sevgilisinin kulak memesini yavaşça sıktı.

"Daha önce hiç böyle uyumadım ama... Ne yapayım?" dediğinde Minho elini çekmişti. "Üzgünüm garip alışkanlıklarım olduğu için. Çocuklar sorun etmemişti ama huylanman da normal aslında."

"Minho, bu özür dilemen gereken bir şey değil. Sadece, bilirsin, çocukluğumdan beri tek başıma uyuduğum ve tek başıma büyüdüğüm için böyle temaslar başta alışması zor olan şeyler oluyor."

"Üzgünüm, uyu hadi." derken arkasını döndü Minho. Hyunjin iç çekmiş, oğlanı kendine çevirip Minho'nun elini tekrar kulağına yerleştirip üstüne elini sabitlemişti. Minho gözlerini inatla açmazken uzanıp dudağını öptü. Birkaç küçük öpücüğün ardından burnunu onunkine sürtmüş ve dudağının kenarına birkaç öpücük daha bırakırken onun sırtını yatakla birleştirmişti.

"Uyudun mu?" diye mırıldandı Hyunjin.

"Hayır, bırak uyuyayım." derken oldukça nazlanmıştı Minho. Diğeri onun yanağını öpüp gülümseyerek yanaklarını sürttü. "Seni de garip alışkanlıklarını da seviyorum Minho."

"Ben de seni seviyorum." derken gözlerini açınca Hyunjin'i dibinde görmesine güldü. "Hadi uyuyalım."

Hyunjin onu onaylayarak sevgilisini ezmeye bir son vermiş ve yanına uzanmıştı. Minho ona doğru dönüp yatarken bir süre daha geçmişti. Minho dalmaya yakınken Hyunjin kıkırtısını tutmaya çalışıyordu.

hello my 17! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin