threeten

444 37 2
                                    

Zaman nasıl bu kadar hızlı geçebilir?" Diye mırıldandım Baekhyun'u yeniden kollarımın arasına çekerken.

"İzin su gibi akıp geçti baksana." Gülümsedi hafifçe, kalbimi hızlandıran gülümsemesini hayranlıkla izledim. Hayranlığımı gizleyemez olmuştum.

Her geçen gün daha çok aşık oluyordum sanki ona.

"Yarın yeniden onca insanın arasında olmak, garip geliyor. Sanki haftalardır yalnızdık Chanyeol. Sanki İlk günden bu yana böylesine rahattık. Buna bu denli hızlı alışmam beni korkutuyor."

Derin bir nefes verdiğim sırada devam etti. "Çünkü hiç bir zaman tam anlamıyla rahat olamayacağız." Yanaklarını okşadım yavaşça. "Üzgünüm sevgilim."

Başını olumsuzca salladı. "Bu ne senin ne de benim hatam Chanyeol. Bu, saygı ve sevgi yoksunu insanların yanlışı. Aşkı göremeyecek kadar kör olmuş gözleri. Ne kadar anlatsak da anlamayacaklar."

Yaklaştım öptüm dudaklarını. "İyi ki girdin hayatıma Baekhyun. Aşktan umudumu keseli çok olmuştu. İlaç gibi geldin. Kalbimin olduğunu hissettirdin bana. Günlerim ne kadar yorucu geçerse geçsin seni gördüğüm anda geçiyor tüm yorgunluğum. Seni gördüğüm anda bitiyor her şey."

Başını boyun girintime yaslarken yüzünde küçük bir gülümseme vardı. Dudaklarını boynuma bastırmaya başladığında kısık sesle inledim. Kendini ağırca bana sürterken "odamıza gidelim." Diye mırıldandı.

Ellerim dolgun kalçalarını kavrarken dudaklarımı dudaklarına bastırdım sertçe. Yavaş adımlarla merdivenleri çıkarken tam tersi bir hızla öpüyordum dudaklarını.

Tadına doyamıyordum. Ona doyamıyordum. Ve teninden aylarca uzak kalmak, şimdiden kabus gibi geliyordu.

Odama girdiğimizde hız kesmeden ilerledim yatağa. Baekhyun'u yatağa bırakırken parmaklarımı üzerindeki şorta taktım.

Yavaşça beyaz teninden ayırırken bakışlarımı sevdiğim ince bacaklarında gezdiriyordum. Çoğu kadına taş çıkartacak kadar güzel bir fiziğe sahipti.

Aklımı başımdan alıyordu.

"Ben senden, bu bedenden aylarca nasıl uzak kalacağım?" Gülümseyen dudaklarına dudaklarımı bastırdığımda yavaşça üzerindeki yerimi aldım.

Dizlerimin üzerinde doğrulurken hızla çıkardım üzerimdeki tişörtü. Ellerini karnım ve göğsümde hissederken yatağa yatmamı sağladı ve üzerime çıktı.

Dudaklarını boynuma bastırırken elleri çoktan şortumdan içeri girmiş, penisimi okşamaya başlamıştı.

Dudaklarını ağırca aşağı doğru indirirken dili göğüs ucumu kavradı. Kısık sesle inlerken kendimi eline daha da bastırdım.

Dudaklarını en son karnıma bastırırken şortumu çıkartmama yardımcı oldu. Pensimi ağzına alırken hissettiğim sıcaklıkla gözlerimin büyükçe açılmasına engel olamadım.

Ağzıyla gel git yaparken ağırca emiyor, dilini gezdiriyordu. Terlediğimi hissederken kavradım saçlarını.

Kendimi ağzına bir kaç kez sertçe iterken hala tişörtünün üzerinde olduğunu fark ettim. Dudaklarını penisimden ayırdım ve hızla çıktım üzerine.

Altımda nefes nefese uzanırken öptüm dudaklarını. Dudakları zevk suyumla ıslanmıştı. Hafif baygın bakan gözleri ile çok güzel görünüyordu.

Baekhyun nerede olursa olsun çok güzel görünürdü. -asker fotosu geldi yazar hiç iyi değil.-

Hızla tişörtünü çıkartmasını sağladım. Dudaklarımı sertçe beyaz boynuna bastırırken izler bırakmanın peşindeydim. Askeriyede bunu yapamıyordum.

Baekhyun amacımı anlamış gibi gülerken ben göğsüne doğru ilerlemeye başlamıştım. Göğüs ucunu emerken tiz inlemesi doldu kulaklarıma.

Göğüsleri, onun zayıf noktasıydı.

Büyük ellerimi ağırca gezdirdim bedeninde. Pensini bir kaç kez çekerken bacaklarını omuzlarına kaldırdım.

Parmaklarım deliğine ulaşırken yavaşça okşadım deliğini. Gözlerim gözleriyle buluştuğunda yüzümdeki gülümseme büyüdü.

İki parmağımı deliğine iterken kapattı gözlerini sıkıca. Sol elim bacağını okşadı uzunca. Ayak bileğine öpücük verdiğimde açtı gözlerini.

Biraz genişlettikten sonra yeniden uzandım üzerine. Bacakları hala havadayken kendimi hizaladım deliğine. Yavaşça içine girerken ikimizde kısık sesle inledik.

Ben zevkten o ise acıdan inlemişti. Dudaklarımı çenesine bastırırken hızla başladım hareketlerime.

Elleri omuzlarıma sıkıca tutunurken kasıklarım kalçasına çarpmaya başlamıştı. Sesi her saniye daha da yükselirken kendimi daha da hızlanmaktan alıkoyamıyordum.

İçinde olmaya bayılıyordum. Onunla tamamen bir olmak, daha önce hiç tatmadığım kadar güzel bir histi.

Baekhyun, bambaşkaydı.

Bacaklarının titrmeye başladığını hissederken yüzümü sıkıca gömdüm boynuna. Kokusunu içime çekerken hızlandım. Son vuruşlarımı yaparken karnımda hissettiğim ıslaklık ile onun gelmeye başladığını fark etmiştim.

Dudaklarımdan yüksek sesli bir inlemenin kaçmasına engel olamazken boşalmaya başladım. Belime neredeyse sarılı olan bacakları yorgunlukla yatağa düşerken nefes nefese üzerinde dinleniyordum.

Onu biraz ezdiğimi fark ettiğimde ise içinden çıkarak kendimi yana bıraktım. Baekhyun bir kaç sesli nefes verdikten sonra güldü.

"En iyisi buydu." Dediği ile gülerken uzandım ve çektim onu kendime. Bacağını bacaklarımın arasına ataraken üzerimizin pis olması ikimizinde umurunda değildi.

Birazdan, güzel bir duş alacaktık.

Saçlarına uzun bir öpücük verdikten sonra mırıldandım. "Ben aylarca senden nasıl uzak kalacağım?"

Gülümseyerek baktı bana. Boynuna bıraktığım kızarıklıklar kendini belli etmeye başlamıştı. Bakışları hafifçe baygındı. Yorgundu ve hala çok güzeldi.

"Şimdi yarını düşünmeyelim. Yarını ve askeriyeyi düşünmeyelim. Bir tek bugünü yaşayalım. Gelecek için endişelenecek çok zamanımız olacak Chanyeol."

Yaklaştım ve öptüm şişen dudaklarını.

"Sen yanımda olduğun sürece, endişelenecek hiç bir şey yok sevgilim. Sen benim olduğunu sürece yok."

"Birlikte olduğumuz sürece yok."

Hehehehe smut bölüm yazdım ⊂((・▽・))⊃ anlık gelişti rndbdjdb ne kadar iyi oldu bilemiyorum~

Lurking love/ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin