Bugünün en sıkılanı ben miyim?

246 10 2
                                    

Arkadaşlar,hala karakterlerime oyuncu seçemedim. Fikri olan var ise eğer,alta yorum olarak yazabilirse çok sevinirim. Ha bir de size zahmet,oylasanız ya canımlar?
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
"Saçmalamayın lütfen hocam,benim şarkıyı kimse için söylediğim yok." Diye mırıldandım inandırıcılıktan fersah fersah uzak bir tonlamayla. Abim alaylı bir ifadeyle yüzüme bakıyordu,Miran ise telefonuna gelen mesaja cevap yazıyordu. Bu şarkıyı ona söylemiş olma ihtimalini düşünmemiş olması bile canımı yakıyordu. "Ben gidiyorum." Dedim sesimin neşeli çıkması için uğraşırken. Abim el salladı,Miran ise belli belirsiz bir kafa hareketiyle onayladı. Masanın üstünden telefonumu aldım ve hızlı adımlarla odayı terk ettim. Telefonumun üst tuşuna bastığımda aydınlanan ekranda bana küs en yakın arkadaşımdan bir mesaj parıldıyordu.

Gönderen: Cemal Duman
Akşam napıyorsun qüselliq ;))

Beni uyuz etmek için böyle yazıyordu. Gülümsedim.

Gönderilen:Cemal Duman
Test çözüyorum,sen de aynısını yapacaksın sanırım.

Gönderen:Cemal Duman
Keyif kaçırmakta üstüne yok piremses. Bartu Abi ile konuştum. Akşam Jolly Joker'deyiz.

Gönderilen:Cemal Duman
Peki başımın belası. Affettin sanırım?

Gönderen:Cemal Duman
Biramı ısmarlarsan olabilir;)))))

Kahkaha attım. "Deli çocuk." Diye söylendim vazife üstünde bir anne gibi. "Ne zaman büyüyecek acaba?"

Gönderilen:Cemal Duman
Sen iste ben sana bir şişe Jager ısmarlayayım. Başımın belası seni.

Gönderen:Cemal Duman
Ben de seni tatlı qıs,ben de seni.

Son mesajı okuduktan sonra telefonu pantolonumun cebine soktum. "Kime gülüyorsun öyle?" Dedi arkamdan turuncu kafa Selin. "Hiiç. En yakın arkadaşım mesaj attı da,akşam parti varmış." Selin'in gözleri sevinçle parladı. "Parti mi? Nerede?" Çok hevesli görünüyordu,fakat hevesini kıracaktım. Bu bizim arkadaşlarımıza özel,geleneksel bir partiydi. Dışarıcılar,yani dışarıdan gelenler ve onları getirenler pek hoş karşılanmazlardı. Endişeyle dudağımı ısırdım. Karşımdaki turuncu kafa bana yavru köpek bakışı atarken,ona hayır demek çok zor olacaktı. "Ee, Selin. Kusura bakma lütfen. Bu bizim özel etkinliğimiz,yani bir nevi ritüel,bir nevi kutsal ne bileyim bir nevi El Classico. Dışarıdan birini çağırmam hoş karşılanmaz. Ama sana sözüm olsun?" Selin anlayışla bana bakıyordu.

"Saçmalama,elinde olsa götürürdün." Dedi koluma güven verircesine vururken. Gülümsedim. Bu okulda şu saate kadar tanıştığın insanların içinde ilk ikime girmişti. Okula geleli 2 saat oldu ya da olmadı gerçi ama olsun. Selin'in yanına gelen Togay kolunu omzuma attı. Fazlasıyla yakın olmamız rahatsız edici olsa da sesimi çıkarıp gururunu incitmek istemedim. "Eee kızlar akşama n'aaapıyoruz?" Dedi Togay,omzumdan çektiği ellerini sevinçle ovuştururken. "Ben arkadaşlarımlayım,Selin ve seni bilemem. Ben sınıfa kaçıyorum. Görüşürüz." Togay'ın da partiyle ilgili soru sormasını önlemek için Hırsız Yavuz'un kutsal üç kelimesini kullandım. 'Topuk,topuk,topuk.' diye geçirdim içimden kendi kendime gülerken.

"Mizgin!" Miran bana seslenmişti. Kalp atışlarımın hızı Road Runner'daki çakalı bile geçmiş olabilirdi. Ellerim ise direk olarak bu kadife sese tepki vermişti. Soğuk soğuk terleyip bana ihanet ediyorlardı! "Eve bir gidelim sizi kesmesini bilirim!" Diye söylendim ellerime. Ellerime bile söz geçirememişken dizlerime nasıl geçirip nasıl Miran'a döndüğümü bilmiyordum. "Efendim öğretmenim?" Miran sıkıntıyla iç geçirdi. Öğretmenim demem hoşuna gitmiyordu sanırım. "Çıkışta yardımın lazım,bir kaç...." Teklemiş miydi o? "Eee,bir kaç testi ayırmamız lazım. Sene boyu kullanacağınız testleri öğrenciler için dosyalayacağız." Miranla baş başa üç saat falan demekti. Gitmek istiyor muydum? Tabii ki de evet! Peki gide(bile)cek miydim? Hayır. "Kusura bakmayın,Mir... Eee şey hocam. Benim akşam bir işim var. Hazırlanmalıyım. Yarın yapsak?" Şişirdiği yanaklarını serbest bıraktı ve kafasının arkasında kavuşturduğu ellerini kumral saçlarından geçirdi. Kafasını salladı. Uzun adımlatla bir çırpıda burnumun dibine girdi. "Yine mi o partiler?" Soru işareti dolu gözlerle ona baktım. "Sen o partileri nereden biliyorsun?" Kafasını salladı. Koridorda fazla yakın duruyorduk. Rahatsız olup kımıldandım. Yanlış anlaşılabilirdik. İşime gelirdi gerçi, okulun çakma sarışın poplülasyonu göt gibi kalabilirdi ortalıkta. "Seni izlemeyi hiçbir zaman bırakmadım Mizgin."

Bir Küçük Ders MeselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin