CH/6

219 19 4
                                    

Multimedia: Selin'in saçını çeken çocuk

Lanet Güney!
Odaya kendime zarar vermeyeyim diye hiç bir şey koymamış,ama akıl etmemişki,bu sandalyenin ayakları var.
Yada biri sandalyeyi kafasına geçirse?
Çok yazık.
Beyin tranvası.
Yada fazla kan kaybı...

Hayır.
Eğer şimdi kendime zarar verseydim,yada intihar etseydim,şimdiye kadar boşa savaşmış olurdum.
Güney bunu biliyordu.
Benim şimdiye kadar nasıl kendi ayaklarımın üstünde durduysam,aynı şekilde devam edeceğimi düşünüyordu.
Ama sadece o düşünüyordu,
Ya ben?
Ben ne düşünüyordum?

Şimdiye kadar düşünmeyen ben,şimdi herşeyi göz önünden mi geçirecektim?

Bu karakterle asla.
Kötüler düşünmezdi,peki ya iyi olsaydım?
Bana yakışmaz mıydı?
Kırmızı ve turuncu tonlarında ki alevi temsil eden saçlarım,çok mu aykırı dururdu?
Hiçbir duygu barındırmayan siyah kıyafetlerim,fazla mı asi olurdu?

Ya ben?
Ben dünyaya aykırı duruyor muydum?
Ailemden göremediğim ilgiyi,insanlardan görmek için ezip,popüler olan ben?

Fazla aykırı.

"Baban yaşasaydı,bu hale gelmezdin.Onu örnek alırdın.Onun saflığından ve beyazlığından yararlanırdın.Bırak dünyayı, evren'e aykırı olmazdın.Sen asla böyle olmazdın."
Diyen gerçek Selin'e hak verdim.

Göz yaşlarım bu aralar fazla akıyordu,ayların acısını çıkarıyor olabilirdi.

Titredim,
Ezdiklerimin,buzlu suyun saatlerce içinde kaldığı zaman ki gibi...

Hıçkırdım,
İntikam aldıklarımın,karşımda ağlamaktan hıçkırdıkları gibi...

Başım dönüyordü,
Dayak yemekten,bilincini yitirip başı dönenler p...

Oysa ben..
Siyah'tan Gri'ye,
Sonra,
Beyaz'a dönmek istiyordum.

Haketmiyormuşum.

Siyah'tan Beyaz'a dönüp,
Beyaz'ı kirletmek istemiyordum.
Haketmiyordum.
Peki ya tamamen Beyaz olup,yeni Siyah'ların,Beyaz'a dönüşmesini sağlarsam?
Beyaz'a yeni Siyah'lar katıp,Beyaz'ın saflığını korursam?
Yapamam.
Ben anca Gri'ye dönüşüp,rengini koyulaştırırdım.

Başım dönuyor,gözlerim ağlamaktan kararıyordu belkide.Titriyordum.

Yavaşça ayağa kalkıp,kapıya vurdum.
Bu sefer,çok yavaş olmuştu.Titrek sesimle,

"Güney" dedim.

Kapı sanki bunu bekliyormuş gibi açıldı.Tabi bana çarpmayı da ihmal etmedi.

"Ne oldu sana!"

Sadece sustum.
Göz yaşlarıp ilk defa durmuyordu.

"SELİN! SANA DİYORUM!"

"Güney,lütfen."

Beni hemen kucaklayıp,dün gece kaldığım odaya götürdü.

"YAnında kalmamı ister misin?" Dedi Nazikçe.

"Hayır." Dersem yine düşüncelerimle boğulacaktım.

"EVet" deseydim,belki de rahatça uyuyabilirdim.

"Olur." Dedim.

Yanıma sokuldu,ve kollarını açtı.
Belki de dost dediğin kişi bu olmalıydı.
Yada olmamalıydı.
hala ona sinirliydim,hayatımı bu hale getiren şaka denen aptal bir oyunu bana hatırlatmıştı.

Kollarımı beline sardım ve kafamı göğsüne gömdüm.

"Hala bana sinirlisin biliyorum." Dedi ve devam etti,

"Cahil Kız"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin