Papatyalar en çok annelere yakışır..
Belki de en zorlu görevdi anne mezarını temizlemek , papatyaları anneye değilde mezarına vermek ! Hem zorlu hemde acılı bir görevdi bu ! Nasıl olabilirdi ki , baharın geldiğini simgeleyen papatyaları anne mezarına koymak. Öylece sermek , kolay mı ki bir annenin en sevdiği çiçeği toprağına koymak ! Yo , hayır bu hiç kolay değildi , acının acı olduğunu anladığın o zaman nasıl kolay olabilirdi ki ! Ruhunun bedeninden ayrılışını hissedebilir misin ? Ben hissettim , papatyaları o toprağa bırakırken , ruhum da bedenimi bıraktı ! Bedeninin adete küle döndüğü o anda tamam diyorsun ; Işte gerçek acı bu ! Sahi sen bilir misin baharın geldiğini fakat farkedememeyi , papatyaları hissedememeyi bilir misin ? Hani güzeldir ya papatyalar , mis kokar ya hani. Sen hiç unuttun mu o kokuyu ? Unutamadığım , her defasında hasretle yandığım bir koku var evet , fakat hiçbir parfüm tutamaz o kokunun yerini. Sahi anne kokusunu üretebilirler mi ? Papatyalar en çok annelere yakışır ; Cennet yüzlerine , cennet ellerine..Devamı gelicek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ezginin Güncesi
PoetryBir genç kızın hayatı ne kadar acı olabilir ? yaşadığı aşk acılarının yani sıra bu acıları anlatıcak bir annesinin olmadığı kadar acı olabilir hayat onun için..