AKIN
Valizimi son bir kez daha kontrol ettikten sonra telefonumu yeterince dolu olan cebime koydum.
"Akın!" Ebrar'ın yine samimiyetsiz sesini duyduğumda gerçekten gitmek istediğimi anladım.
Ebrar, ben daha cevap bile veremeden kapıyı açtığında gitmek üzere hazırlandığımı görünce şaşkınlığa uğramıştı eminim.
"Sen..."
Dolabımın açık kapağını kapattıktan sonra valizin kulbunu kavrayıp yukarı doğru çektim ve sırt çantamı tek omzuma taktım. Kapıya doğru ilerlerken "Gidiyorum." dedim.
Şaşkınlığı biraz olsun geçmişti ki "Kısa bir süreliğine, değil mi?" diye mırıldandı. Nereye gittiğimi sormaması işime gelmişti.
"Bilmiyorum, eğer istemezsem hiç geri dönmem."
"Nereye gideceksin? Hiçbir şey söylemeden çekip gitmen o kadar saçma ki."
Elimi Ebrar'ın omzunda koydum. "Türkiye'ye geri dönüyorum. Zaten burada sürekli olarak kalmayacağımı ilk geldiğimde söylemiştim size. Diğerlerine bunları söylersin, görüşürüz."
Omzundaki elimi çekip yanından geçtim ve dairenin kapısına doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
caillou » texting |boyxboy|
Historia Cortaboyxboy Argo ve küfür var. Profilimdeki 'müzisyen' adlı kitabımın devamıdır. Onu okumadan buna geçerseniz hiçbir şey anlamazsınız, o yüzden önce onu okumanızı tavsiye ederim. 578 : o gün en azından bana da veda edebilirdin akın. 578 : umarım şu a...