O ŞİMDİ ASKER | GAY

O Şimdi Asker |13

Geçmiş bölümün son kesiti;

Üstünde yeşil kadifemsi mini bir elbise vardı. Biçimli ve uzun bacakları, belirgin ve göze çarpan fiziği ile gerçekten tanrıçaları andırıyordu. Yüzünde yok denecek kadar az makyaj vardı, mavi gözleri ışıl ışıl parlıyordu güneşin altında.

Ve o güzel mavi gözleri sadece tek bir bedene odaklıydı, Huzeyfe..

Şu trip atma işini sonraya mı bıraksaydım?

Hilal elini Huzeyfe'nin omzuna koyduğunda, gülümseyip aralarında neredeyse birkaç santim bırakmıştı. Kaşlarım çatılırken yutkundum. Huzeyfe'nin bakışları önce omzuna koyulan ele, sonra kıza döndü.

"Eğitimde misin?" Diye sordu gülümseyerek. İnci gibi dizili beyaz dişleri ile gülüşü de güzeldi. Mavi gözleri, uzun kirpikleri ile duru bir güzellik taşıyordu..

Huzeyfe askerlere kısa bir bakış atıp kafa salladı. "Evet." Diye yanıtladı onu.

Kızın gülümsemesi yüzünden silinmezken, Huzeyfe'ye biraz daha yaklaşıp bir şey söyledi ama uzakta olduğum için dediği şeyi duymamıştım.

Huzeyfe'nin kaşları havalanırken, yutkunup kızdan çekti bakışlarını. Dişlerimi sıkıp yerdeki izmaritleri toplamaya devam ettim. Kız ile konuşmaya devam ettiğinde, gözlerimi ona dikip çatık kaşlarla onu süzdüm. Neden hâlâ konuşuyorlardı?

Şuan eğitimdeydi birde, acaba albaya şikayet etsem abartmış olur muydum?

Kafamı iki yana sallayıp kendimi frenledim. Kıskançlık yüzünden saçma sapan davranmak olmazdı şimdi.

Huzeyfe'nin gözleri bir anlığına bana değdiğinde duraksadı. Kaşlarımı çatıp gözlerimi kıstığımda bakışları Hilal ile benim aramda turladı. Sonunda fark ettiği gerçek ile kızın elini omzundan indirip, benim duyabileceğim şekilde cevap verdi. "Şimdi eğitimdeyim, sonda konuşuruz." Dediğinde kız gülümseyip kafa salladı.

Omzuna astığı küçük çantayı düzeltip arkasını döndüğünde, omzunun üstünden Huzeyfe'ye bakıp, "iki saate bitiyordu değil mi?" Diye sorduğunda, Huzeyfe kafa sallayarak onayladı onu. Kız, "görüşürüz o halde." Diyip benim üzerime yürüdüğünde, bakışlarımı ondan çekip çöp toplamaya devam ettim. Girişler yanımdan geçtiği için mecburen bana doğru gelecekti. Ona yanlış bir bakış atmamak için hiç kafamı kaldırmadım yerden.