12.Bölüm

344 18 0
                                    

Selamlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Selamlar

Sen içinde olanları anlayana kadar o kırıntı içini ele almış olur. Bir bakmışsın onun gözlerinde kaybolmak istiyorsun ya da o dudaklarında hüküm sürmek bedenine atacağı o sonsuz imzayı istiyorsundur.

Her şey tek bir ana bakar. Sen o anı umursamazsın ama kalbin, beyninle münakaşadan sonra o kişiyi içine akmasını sağlar. Çok değil tek bir an bile bunun için yeterli olur.

Üstüme son kez bakıp çantamı alıp odamdan çıktım. Davetin yapılacağı adresi telefonuma kayıt edip topuklularımın sesiyle dış kapıya geldim. Asu hâla uyuduğu için ses etmeden evden çıktım.

Arabamı park ettiğim yerden çıkarıp adrese sürdüm. İstanbul trafiğinde bir saatlik yoldan sonra adrese gelmiştim. Arabayı park edip indim. Takımımı son kez düzeltip arabayı kilitledim.

Girişte olan uzun kırmızı halıda ilerledim. Etraf oldukca sade ve kullanışlı hazırlanmıştı. İçeri adımlayıp etrafa bakındım. Saat erken olduğu için görevlilerden başka kimse yoktu. Misafirler için hazırlanan masalar arasında ilerleyip arka tarafa geçtim. Gözlerim hâla aradığını bulamadığında adımlarımı durdurup etrafa bir bakış attım.

Erken geldiğimi düşünüp telefonumu çıkardım. Saate baktığımda zamanın erken olmadığını anlayıp salona geri dönmek için arkamı döndüm. İki üç adım sonra çarptığım bedenle durdum.

Kendimi refleksle geri atıp çarptığım kişiye baktım. Fatih'in bakışlarıda beni bulduğunda gözlerimiz kesişti. Aramızda mesafe olmasına rağmen burnuma dolan sert kokuyla gözlerimi kapatmamak için kendimle savaş haline girip bakışlarımı kaçırdım.

Allahım bu koku beni öldürür!

"Aa gömleğin!" rujum gömleğine bulaştığını fark edince öne atılıp çantamdan çıkardığım mendille silmeye başladım.

"Gerek yok boş ver yedeği var." bileğimi tutup beni engelediğinde başımı kaldırıp yüzüne baktım. Aramızda ki boy mesafesi topuklarımdan dolayı azalırken yüzlerimizin fazla yakın olması bakışlarımı dudaklarına düşürmüştü.

Allahım napıyorum ben!

Kendimi hızla geri çekip saçımı geri attım. Sıcak mi oldu? Evet kesinlikle sıcak oldu.

"Sen ilerdeki odaya geç ben geliyorum!" sessiz kalıp gösterdiği odaya ilerledim. İçeri girip bulunan koltuklara oturdum. Sakin mi olsan kalbim? Bu hız bize fazla. Saçmalama lütfen lütfen...

Profesör Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin