Hatırlıyordum... Bundan tam tamına 12 sene önceydi... Silikti belki herşey... Ama hatırlıyordum işte... Yerdeydim. Ağlıyordum ve üstüm toz toprak içerisindeydi. O kadar kötü bir durumdaydım ki... Annem gidiyordu ve ben hiçbirşey yapamıyordum.Herşey o Pazartesi sabahı olmuştu.Sabah yatağımdan mutlu mesut bir şekilde uyandım o kadar mutluydum ki kimse mutluluğumu bozamaz sanıyordum.Ve herşeyde olduğu gibi bunda da yanılmıştım. O gün benim doğum günümdü hiçbir kötü olay yaşanamazdı.Dimi yaşanmazdı? Gerçekten aptaldım. Ben o gün için annemle yapacağım şeyleri düşünüp kendi çapımda mutlu olurken içeriden birşeylerin kırılma sesi geldi ve ardından çığlık.Önce ne olduğunu anlamadım sonraysa çığlık sesi çok tanıdık geldi bu bu annemin sesiydi.Yataktan nasıl fırlayıp salona gittiğimi ben bile bilmiyorum.Cam vazolar yerde ve onlarla beraber annemde yerde.En kötüsüyse yerde kan var.Hemde annemin kanı.İlk defa o kadar çok korktuğumu hatırlıyorum. 5 yaşındaki bi çocuk ne kadar kötü olaya marus kalmışsa bende ondan daha az marus kalmışımdır heralde. Ben olduğum yerde durmuş öylece anneme bakarken babam bir anda kükredi ''Çabuk defol odana!!!'' O anlık korkuyla odama gitmek yerine duvarın arkasına sığınmıştım. Odama gitmemiştim.Sahi ben neden odama gitmemiştim?Sadece merak etmiştim sadece lanet olasıca merak duygum ağır basmıştı.Babam herhalde duruldu diye düşünmüştüm ki annem kendine geldi.Garip sesler çıkartıyordu.Canı çok yanıyordu.Yanına gitmek istedim ama ben daha yerimden kalkamadan babam annemi saçlarından tutarak yerden kaldırdı,kendisine bakmaya zorladı ve yüzüne tükürüp suratına tokatı bastı.Babam belkide daha devam edecekti ama benim şaşırma tepkim onun durmasına hatta öfkeden alev saçan gözlerle bana dönmesine sebep oldu.Sanki ben onun kızı değilmişim gibi ''Senin orada ne işin var küçük fare!?Sana odana gitmeni söylemedim mi?!'' diye öfkeyle bağırdı.Ben korkudan iyice yerime sinmiştim.Babam anneme tekmeyi savurup benim yanıma geldi.Sarı saçlarımı tutarak beni ayağa kaldırdı.Canım o kadar çok yanmıştıki annemin acısını düşünemiyorum bile.Ben yerde bana acı dolu gözlerle bakan anneme bakarken babam bana anneme vurduğu gibi vurdu.Ama benim zaten iki vuruşluk canım vardı.Hatta babamın vurduğunun yarısı boşa gitmişti.Biraz daha tartakladıktan sonra ''Doğru odana!!'' diye kükredi.Ben biraz topallayarak birazda sürünerek odama gittim.Kapımı kapattım.İçeriden hala tokat,bağırış çağırış sesleri geliyordu.Sonra...Sonrası kopuk.Camdan bakıyordum en son.Annemi görüyordum. Elinde koca koca çantalarla gidiyordu.Hemde beni bırakıp.Bir haber dahi vermeden.Öyle mi? Biranda var gücümle aaşağıya indim.Babam annemin arkasından hiçde hoş olmayacak şekilde sırıtıyor ve el sallıyordu.Ben tam babamın yanından geçtim annemin yanına gideceğim dedim.Babam benim kollarımdan yakalayıp gitmemi engelledi.Kurtulmaya çalıştım ama az önce bana vurup beni yere seren adamdan kurtulmam imkansızdı.Ben de boğazım yırtılırcasına ''Anne!!!'' diye bağırdım.Annem sesimi duyunca içinde ışıklar yanan mavi-yeşil gözlerle bana döndü,gelmeye yeltendi ama babam öyle sert baktı ki anneme,annem bana özür dileyen gözlerle baktı ve arkasına dönerek gitti.Bense ona tek şey söyledim.''Bunu unutmayacağım anneciğim.Bugün benim doğumgünüm ve sen beni bırakıyorsun hemde hiç sarılmadan,hiç öpmeden,koklamadan.Aşk olsuunn!!!'' Ben bunları söylerken babamın beni tutan elleri gevşedi,annem durdu.Son kez bana döndü ve ''Özür dilerim GELECEĞİM.'' dedi.Bense var gücümle eve koştum.Ama bilmiyordum ki bütün bunların bana 'geleceğim ' diye seslenen cennet kokulunun geçmişinden kaynaklandığını...
Resim Siyah'ın küçüklüğü.
![](https://img.wattpad.com/cover/37378570-288-k371849.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zıt Kutuplar
ChickLitBu; ruh eşlerini arayan iki gencin hikayesi. Bu ;iki yaralı gencin hikayesi. Bu ;iki birbirine zıt gencin birbirine karışmasının hikayesi. Bu ;Siyah ve Mavi'nin hikayesi.