Herkese selam! Biliyorum bayadır yazmadım, yazamadım da denebilir. Hem hastaydım hem de watty kafayı yemişti falan filan işte herneyse. Medyada Yuno'nun sabahki pijamalı hali var :3
Ah ve arkadaşlar!! Hatırlamışken reklam yapiyim psldnfjcıg
Şarkı tavsiyeleri diye bi şey daha yazıyorum. Şarkılarınızdan sıkıldınızmı? Ya da yeni şarkı bulmak mı istiyorsunuz? İşinize yarayacağını düşünüyorum ;p
Tek yapmanız gereken profilimi bi ziyaret etmek ;)
^·^ Hadi başlayalım!~ sabah ~
~~ EyelessJack'in ağzından ~~Sabah ışıkları ve kuş cıvıltılarıyla gözlerimi açtığımda, o hala mışıl mışıl uyuyordu. Kendimi uzun zamandır bukadar mutlu ve huzurlu hissetmemiştim.
Biraz doğruldum ve gözümü ovalayıp kendime gelmeye çalıştım.Yuno'nun şu an gercekten yanımda yatmasına inanamıyordum. Ama yanımdaydı. Ve bende hayatımda gördüğüm en güzel ve masum yaratığa bakamadan edemiyorum.
Ona karşı böyle şeyler hissetmelimiyim bilmiyorum ama lanet olsun o çok tatlı ve gözlerimi ondan alamıyorum...
Ama zaten bir şey olacağını da düşünmüyorum. Herneyse.Biraz daha doğruldum ve Onun yanında oturdum. Saçlarını okşayıp, " Hadi bakalım uykucu. Sabah oldu. " dedim ve gülümsedim.
Ayılmaya çalıştı, biraz hareket etti ve gözlerini ovuşturdu. Hala kalkamamıştı. Gözleri kapalı tatlı bir gülüş attı. Benim de elim hala o yumuşak pembe saçlarındaydı. Elimi tuttu, yanağına götürdü ve tatlı sesiyle konuşmaya başladı ; " Dün olanlar için gerçekten üzgünüm. Ve teşekkür ederim " dedi ve çaresizce gülümsedi.
" Ne için? " diye sordum.
" Gerçekten korkmuştum... Konu ailem olunca bütün devrelerim karışıyor. Bukadar aciz olabileceğimi hiç düşünmemiştim." dedi kısık bir sesle ve en son cümlesini söylerken gözünden küçük bir yaş aktı.Onun ağlaması içimi acıtıyor.. Onu kendime doğru çektim ve göz yaşlarını sildim. O da ağlamayla karışık bir iç çekti, yavaşça bana doğru başını yasladı ve sessizce durdu.
Bende onu avutmak için kısık bir sesle " Ama artık geçti, tamammı? " dedim.
Sesli bir iç çekti ve kendini toparlamaya çalışıp doğruldu.
" Evett, hadi kahvaltıyı hazırlayalım."Ve yüzümüzü yıkamak için odalarımıza dağıldık. Daha doğrusu Yuno odasına gitti. Bende yaşadığımız o bütün şeyleri düşünüyordum.
Oda iyice sessizleşmişti ki Yuno'nun odasından koca bir çığlık sesi duydum!
Anında yorganımı bir köşeye fırlatıp odasına doğru koşmaya başladım.
3. kata çıkmak baya zordu. Merdivenleri dörder beşer atlayarak odasına koştum. Geldiğimde çocuklar oradaydı ve Yuno ağlıyordu. Duvarda birşeyler yazıyordu. Tanrım Bloody bu kızdan ne istiyor ?! Olanları bir an önce öğrenmeliyim...
Tanrım odası kanla kaplanmış ve herkes duvardaki yazıya bakıyordu.Toby Yuno'ya sıkıca sarılmış onu susturmaya çalışıyordu ve öbürleri de ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
Lanet olsun Toby bırak şu kızı!
Ah, onu kıskanıyor muydum şimdi de? Ona benden başka birinin sarılmasını istemiyorum!
Ah Tanrım bu çok kötü bir his!...~~ Yuno'nun ağzından~~
Tanrım neler oluyor??!
Üstümü değiştirmek için odama çıktığımda odam leş gibi kan kokuyordu. Odaya girdiğimde büyük bir çığlık attım çünkü duvarımda kanla bazı şeyler yazıyordu ve bütün odam kanla kaplıydı..
Kimin kanı diye sorarsanız okulda iyi anlaştığım tek arkadaşım olan çocuğun olduğu çok bariz ortadaydı. Kellesi yatağımın baş ucundaydı. Organları, diğer geride kalan herşeyi odanın heryerine saçılmıştı ve onun kanıyla duvara yazılmış şeyler vardı!
Tabiki bu adı üstünde BloodyPainter'ın işi!
Duvarda:
HAYATIMI MAHVEDDİN!! BEN DE SENİNKİNİ SANA ZEHİR EDECEĞİM!
ARKADAŞINI ÖZLEMİŞSİNDİR DİYE ODANA BIRAKTIM YATAĞININ ORALARDA. yazıyordu.
Ben nasıl bi işe karışmıştım böyle.
Artık kendimde değildim. Avazım çıktığı kadar bağırıp bir şeyler söylüyordum. " Bunu yapmamalıydın BP!!!! Sana bunu çok kötü ödeticem! Hayır! hayır!" Sanırım travma geçiriyordum. Lanet olsun Bloody senin yaşamana izin vermemeliydim. Çok çabuk kandım ah kafam of şimdi ben n'apıcam?!!!Çığlığımdan sonra herkes yanıma koştu ve Toby beni durdurmaya çalışıyordu. Ama ben sadece bağırıyordum, sinirden, hırstan, pişmanlıktan ve üzüntüden... Toby ağzımı kapamaya çalıştı ama beni durduramıyordu. En sonunda kollarımı sımsıkı tuttu, beni durdurmayı başardı. " Tamam!! Yuno geçti ne olursun sakin ol olayı şeyapmaya çalışıyoruz! " dedi. Telaşlı gözüküyordu ve fazla bağırdığını anladığı anda sarıldı ve " Tamam özür dilerim ama lütfen sakin ol " dedi.
Biraz olsun sakinleşmiştim sanırım. Bu kan kokusu tanıdıktı... 3 hafta boyunca çektiğim kan kokusundan... Bunları düşünürken gözümden bir yaş aktı. Hadi ama Yuno bukadar sulu göz olma. Ama beceremiyordum işte. Her şeyde onları hatırlıyordum..
Ağladığımı görünce Toby bana daha sıkı sarıldı. Öbürleride sanırım yazıları okumaya çalışıyordu.
Oh bir dakika, Jack neredeydi?
Ben onun nerede olduğunu düşünürken nefes nefese kalmış ve şaşırmış bir şekilde odaya daldı.
Olanlar karşısında bakakaldı. Şaşkınlıkla yazıları okudu, cesede baktı, Slender'la konuştu.
Gözleri sanki birini arıyordu. Ve aradığını bulmuşçasına bana baktı, ve baktı. Daha sonra Toby'yi gördü ve kaşları çatıldı.
Toby'ye öyle bakıyordu ki, Toby beni bırakıp yüzünü yıkamak için çıkacağını söyledi.~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Ve evettt işte bukadar. Sanırım biraz kısa oldu ama bağışlayın hastayken bukadar yazılıyor ://
Herneyse. Hepinize hayırlı cumalar asdfhdjdjfı gerçi pek bişey kalmadı ama.. neyse işte jhdjf
Yeni bölümü daha hızlı yazmaya çalışıcam bundan üç gün sonra felan paylaşırım ve şsrkı tawsiyelerine de bakarsanız sewinirim :3
Hepinize babay!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cweepypasta ^~^ (Fanfic)
FanfictionBütün proxy' lere selam!! Bu hikayede hem eğlence hem korku hemde sohbet var *~* Bu ilk hikayem olucak umarım beğenirsiniz <3 Reportajlar oyunlar maceralar ve daha fazlası =D Hadi şimdi okumaya başla!!