Bardan çıktım her zaman yürüdüğüm sokaktan ilerliyordum. Sarhoştum neden bu kadar içki içiyordum bilmiyorum yada kendime gerçekleri söyleyemiyodum ama içmek bana en iyi gelen şeydi aklımın yerinde olmaması için herşeyimi verirdim galiba. İlerlerken bir anda leş gibi bir koku geldi beynim sarıldı ne ara bu çöp konteynerinı buraya koymuşlardı alt tarafı bir hafta gelmemiştim sıçtığımın barına, koku beni resmen ele geçiriyordu.
Biliyor muydum bu kokuyu ya da neden midem bulanıyordu? Bu koku bana çocukluğumu hatırlatıyordu. Hatırlamak istemediğim zorla unuttuğum çocukluğum.
Çöp ile ne gibi bir anım vardı bilmiyorum ama merak da etmiyordum. Çöp konteynerin yanından geçmek beni bu kadar kötü etmemeliydi. Uzun zamandır böyle olmuyordum geçti diye seviniyordum.Aniden gözlerim karardı derin bir nefes almaya çalıştım, öksürmeye başladım bir ses vardı ama sanki duymuyordum kafamı salladım kendime gele bilmek adına.
"Abla al su iç" diyordu durmadan bir erkek çocuğu.
Zar zor kafamı kaldırdım elinde ki su şişesini aldım ve diktim kafama.Tekrardan şişeyi geri uzatırken.
"Teşekkür ederim" dedim.
Şöyle bir baktım da üstün de yırtık kendine ait olmayan kıyafetler vardı ve büyük ihtimalle çöpten kağıt topluyordu.
Üstü başı kir pas içindeydi kim bilir hangi evden atılmış veya da hangi yanlış ilişkinin sonucu olmuş, sonrada dışarıya atılmıştı.Belki de bir ailesi vardı, istenmeyen bir bebekti kim bile bilir ki anlamıyorum sırf zevk uğruna bir bebek yapıp sonra da atmalarını.
Buraya tekrar gelip bulacaktım onu ama şuan belki de unutup gidecektim hızla uzaklaşmaya başladım. Burdan gitmem gerekti yoksa fenalaşacaktım.Çocuk arkamdan seslendi belki de suyun parasını şsteyecekti haklıydı da neden suyun parasını vermedim ki bazen çok düşüncesiz oluyordum.
"Abla iyimisin? Nereye?"
Hiç umursamadım ve hızla çıktım bu dar sokaktan.Hava yenice kararıyordu kafamı göğe doğru kaldırdım ve derin bir nefes aldım.
Yanlış girdiğim bu sokak bana hiç hatırlamak istemediğim anılarımı hatırlatmıştı abimin bir lafı vardı."Anıları unutursun ama o anıları hatırlatan kokuları, tatları, hisleri ve sesleri asla unutmazsın." derdi.
Ne kadar haklıymış büyüdükçe anlıyorum onu arkamdan birisi
"Zeynep?" diye
Seslendi üzerime alınmadım bir daha seslendi aynı kişi arkamdan.
"Zeynep!" dedi
Bir erkek sesi arkamı döndüm ve kime sesleniyor diye baktım ben onu tanımıyordum ama o beni tanıyor gibiydi adama bön bön bakarken yavaşça bana emin adımlar ile yaklaştı nefes, nefese kalmıştım. Sanki az önce bir dövüşten çıkmıştım belki de çocukluğum ile dövüşmüştüm ama asla kazanan ben olmuyordun her ravunta beni ilk hamlesi ile yere yapıştırıyordu. Yine içinden konuşuyorsun Adin ne yapıcaktım bu iç savaşımla ben
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADİN (DÜZENLENİYOR)
RandomEn büyük acının bile alışılması kırk günmüş. Aylar oldu acım ilk günden daha fazla. O yara hiç kabuk tutmuyor gün geçtikçe daha fazla kanıyor. Ama biliyordum bir gün bitecek bu acı. Bir gün son bulucak.. ...... "Omzuna yük olan tüm yaralarını nası...