fairy? | bxb

+ yedi +

İlham perim son zamanlarda uğramıyor..☹️

İyi Okumalar.✨

+++

"...sonra kediyi karnından tutup kaldırdı, böyle iki ayağı yerde karnı yukarı kalkmıştı. İkiye bölündü sanmıştım."

Heras, dur durak bilmeden konuşup Baray'ın etrafında dönerken aklına gelen komik ama birbirinden alakasız anılarını anlatıyordu. Oldukça mutlu olduğu belliydi, ancak Baray için aynısı pek geçerli değildi.

Minik perinin çok konuşmayı sevdiğini, karşılık verip konuşulduğunda susmak bilmediğini daha da iyi anlamıştı.

Baray, gözü önüne gelen ve hâlâ konuşmaya devam eden Heras'ı ayaklarından tutup avucuna hapsetti. "Başım döndü. Bir dur." Tuttuğu periyi sakince yan tarafına bıraktı ve oturduğundan emin oldu.

"Tamam."

Heras kendisini yatağa bırakan eşine alt dudağını büzdü. Odaya çöken sessizlik, minik perinin az önceki neşeli hallerinin ve kıkırdamalarının aksine bunaltıcı bir atmosfere yol açmıştı.

Heras hala kendisini oturtan bedeni izliyor, Baray ise gözlerini kapamış oluşan sessizliği dinliyordu.

Baş ağrısı varlığını belli etsede arada bir artıp yüzünün buruşmasına neden oluyordu. Yanlış giden bir şeyler olduğunun farkına varan peri merakla fısıldayarak konuştu. Fısıldamasının nedeni sessiz ortam ve oluşan garip atmosferdi.

"Neyin var? İyi misin?"

"Başım ağrıyor. Dün güzel uyuyamadım yine." Tok bir ses tonu ile cevap veren Baray'a görmese de kafasını salladı 'anlıyorum' dermiş gibi Heras. Baray'ın düzgün uyuyamadığını anlamıştı zamanla.

"Neden uyuyamadın ki?" Sık boğaz etmek istemese bile meraklı tarafı yüzünden yeniden konuştu minik olan. Derin bir iç çekme aldı sorusunun karşılığında. Bir süre cevap gelmemesi ile eşinin konuşmayacağını anlayıp yüzünü astı istemeden.

"Şey.. Ben gideyim o zaman?" Ses tonundan üzgün olduğu belli olması ile dudaklarını ısırdı. 'Keşke konuşmasaydım' dedi içinden.

Kısık bir şekilde gözlerini açıp perinin güzel asık yüzünü gören Baray içinden kendine küfür etti. Aklına gelen ama sorup sormamakta kararsız olduğu konuyu belki kafası dağılır diye sorma kararı aldı.

"Sen büyü falan yapabiliyorsun ya?" Hmmlayarak kendisini onayladı peri "Acaba baş ağrısını hafifletecek bir şey yapabilir misin?"

Minik peri bir süre düz bakışlar ile eşini izleyip düşündü. Aslında cevap belliydi, ama ya bir şeyler yanlış gider düşüncesine kapılmaktan kendini alıkoyamıyordu.

"Aslında yapabilirim, ama aklıma başka bir fikir geldi. Dün uyuyamamıştın ya. Şimdi uyusan baş ağrın geçmez mi? Hem uykunu da alırsın?"

Büyük olan kendisine sunulan seçenek ile sevinse de bunu belli etmedi ve kafasını olumlu anlamda salladı. Oturur pozisyondaki bedenini yatakta kaydırıp sırtının tamamen yatak ile buluşmasını sağladı.

Heras havada süzülüp Baray'ın baş ucuna gelip havada asılı kaldı. Baray minik periyi izlemekten başka bir şey yapmıyordu.

Sihirli kelimeleri fısıldamaya başlayan periyle birlikte saniyeler sonra gözlerinin üstüne çöken ağırlıkla beyninin uyuştuğunu hisseden ve kapanmak için kendisini zorlayan gözlerini ağır bir şekilde yumdu, kendini uykunun ellerine bıraktı.