GİRİŞ

22.4K 411 87
                                    

Bazı Tanrılar, gece yarısından sonra ortaya çıkar...

Gecenin, günahın ve ateşin Tanrısı Diablo, Lucifer'ın binlerce oğlundan sadece bir tanesiydi.

En değerli olanı.
En günahkâr olanı.
En vahşi olanı.

Her oğul gibi, o da babasının işlediği günahın izini takip edecek ve zamanı geldiğinde cehennemden kıyamet kopana dek kovulacaktı. Bu onların iradeleri, seçimleri ve değişmez kaderleriydi.

Aden Bahçesi'ni koruyan meleklerden biri, muhakkak şeytanî bir çağrıya kulak verirdi. İsmini duyar, cehennemin kavurucu topraklarına yürür; şeytanların günahlarına, masumiyetlerini karıştırırlardı.

O da çağırıldı.
O da cehenneme yürüdü.
O da günaha bulanan diğer kız kardeşleri gibi yasakları delerek, tanrıların sözünü çiğnedi.

Âşık oldu.
Lekelendi.
Sürgün edildi.

Güllerle çevrili yatağında uyuyan masum bir melekti. Onu duydu, tüm benliğiyle hissetti, ruhları birbirine dolandı. Hiç şüphesiz, bu kusursuz bir eşleşmeydi.

Melek, Şeytan'ın oğluna âşık oldu.
Şeytan, yasak olanı arzuladı.
Kader, öngörülemez bir şekilde hızla değişti.

Büyük bir karar vermenin zamanı geliyordu...

Günahlarının bedelini her ne olursa olsun ödemeliydiler. Şeytan'ın oğlu yeryüzünü, gökyüzünü; cehennemi ve cenneti, kendi ateşiyle yakıp kavuracak kadar güçlüydü. Kaderlerini değiştirmeye ant içmişti. Ancak Geceyarısı Tanrısı'nın da üstesinden gelemeyeceği şeyler vardı. Tanrılar, iki âşığı ayırmaya kararlıydı ve hiçbir güç onu durdurmaya yetmezdi.

Geceyarısı Tanrısı; sevdiği kadını korumayı, bu hayatında asla başaramayacaktı.

Peki ya şimdiki hayatında?

Roseanne Williams, geçmişteki hayatını bilmeden yaşamını sürdüren bir insandı. Ne yaşadığı acıları, ne ödediği bedeli, ne de günahkâr aşkını hatırlıyordu. Kırmızı bir iple bağlanmış gibi bir günahkâra doğru çekildiğinde onu neyin beklediğini de bilmiyordu.

Aşk, tutku, ihtiras, arzu ve şehvetin karanlık ateşi...

Sonunda yanıp kül olacağı bu tehlikeli ve yasak dolu aşkın kucağına düşecekti. Bu onun kaderiydi. Kendi kimliğini ve geçmişini keşfederken; kana susamış ölümsüz düşmanlar, Rosa'nın peşini bırakmayacaktı.

Geceyarısı Tanrısı, sakladığı sırları ve ebedî aşkıyla kıran kırana bir mücadeleye girmeye hazırlanıyordu.

Sırlar ortaya çıkmayı, kader ise tekerrür etmeyi severdi. Saklanan sırlar, kaderin oyunlarıyla bir bir ortaya çıktığında, artık hiçbir şey aynı kalamayacaktı.

Kader, bu sefer daha sağlam ve daha ölümcül tuzaklar kuruyordu.

Ve hiç kimse bu kör tuzaklardan sağ çıkamazdı.

Geceyarısı Tanrısı bile.

GECEYARISI TANRISI: DIABLO (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin