GÜNDOĞDU

13.9K 275 14
                                    

"KardeşIerimi tanrı yarattı ama dostIarımı ben buIdum." -Goethe

Ayşin,son 4 yılda rutin olarak yaptığı gibi kitabını ve elindeki termosuyla evinden hemen uzaktaki göle yürüdü.Antalya'da yaşamanın en güzel olduğunu düşündüğü birkaç yerden biriydi Titreyengöl'de olmak.Ailelerin haftasonlarında, yaz aylarının en güzel olduğu saatlerde yürüyüş yapmaya geldiği kendine has bir göldü.Fakat Ayşin için bu kadar basit değildi.Sürekli oradaydı.Hiç sıkılmadan.Mutluyken,hüzünlüyken,düşünürken...Halbuki dıştan baktığında normal bi göldü.

Yanında Golden cinsi köpeğiyle yaz ayının ikindi vaktiyle göle doğru yürüyordu.Bu bölgeye yaklaşık 4 sene gelmişlerdi.Babası emeklilik hayatı için burayı seçmişti fakat tadına varamadan vefat etmişti.Belki de onu buraya bağlayan sebeplerden arasında da bu vardı.Yanında oynamak için çırpınan köpeğine eğilerek kafasını nazikçe okşadı, ardından birkaç defa öptü.Hemen arkasında duran odun parçasını olabildiğince uzağa attı.Doğrulana kadar çoktan koşmaya başlamıştı köpeği.Hemen arkasından yürümeye devam etti ve boş bankı görerek yöneldi.

Önce elindeki termos ve kitabı banka bıraktı ve ardından kendisi oturdu.O banka oturana kadar ağzında odun parçasıyla gelen köpeğini onu bekliyordu.Ayşin,bu tatlılığa daha fazla dayanamayarak ilk önce ağzında ki odunu aldı ve onu sevmeye başladı

"Sen bugün fazla mı tatlısın? Seni yerim ben Ateş"diyerek sevmeye devam etti.Köpek durumdan hoşnut olarak ayağına yattı.Genç bi köpek değildi artık.Babası daha buraya yerleşmeden önce sahiplenmişti.Her ona baktığı zaman anıları canlanıyordu.Onu rahatsız etmemeye dikkat ederek yanındaki termosa uzandı.Çayından bir yudum alarak huzurla etrafı incelemişti.Güneşin altın sarısında olan batışını izlerken çayını içmek şuan en büyük nimetti onun için.Ayağa kalkıp yürüyen Ateşin ayak seslerinden bankın arka tarafa geçtiğini anladı.Kitabını yanında almıştı fakat şu manzarayı seyrederken hiç içinden gelmemişti.Sanki bu manzara bir kitabın konusu kadar özeldi.

"Köpeğin sahibi siz misiniz?"diyen bir erkek sese kulak vererek arkasını döndü Ayşin.Yerde onunla oynamaya çalışan Ateş'e tepki vermeyerek izin ister gibi bakıyordu.Mavi gözleri güneşin etkisiyle iyice derinlemiş olan adamdan etkilenmişti.Hiç belli etmeyerek kafasını salladı.

"Sevin diye uğraşıyor."dedi adama karşı gülümseyerek .

"Bende ilk onay almak istemiştim.Bilirsiniz bazen izin çıkmıyor"adamda aynı şekilde gülümseyerek.Adamın her sevmesinde Ateş çıldıyor,adamın üstüne bile çıkıyordu.Onların bu eğlenceli anları,Ayşin'i daha da mutlu etmişti.

"İsmi ne ?"dedi banka otururken.Ateş hala elini bacağına koyarak oynamak için davet ediyordu.

"Ateş"

"İsminin anlamı taşıyor gerçekten"

"Normalde bu kadar enerjik olmazdı,hemen yatmaya çalışırdı ama birden sizi görünce oyuncu oldu" dedi Ayşin mavi gözlü adama bakarak.

Adam bakışları köpekten alıp kıza bakmıştı.Zaten ilk banktayken yanına gitmek istemişti ama çekinmişti.Ancak radarına girme bahanesini çoktan bulmuştu.Genelde ilk adımı atan erkeklerden olmadığı ve buna ihtiyacı olmadığı için haliyle elini nereye koyacağını bilemeden oturuyordu bankta.Icinden kızın bunu fark etmemesi için dualar ediyordu.
Tüm cesaretiyle kıza elini uzattı.

"Ufuk"

"Ayşin" dedi adamın uzattı eli yavaşça sıkarak.Elleri o kadar sıcaktı ki yaz aylarını aratmayan cinstendi.Bu ilk temasta her ikisine etkilenmişti.Biri naiflikten diğeri ise sıcaklıktan.Her ikisi de birbirlerinin hayatlarının da ihtiyacı olan şeyi gördükleri için etkilendiler.Ikisi birbirini tamamlayabilirdi...

GÜNDOĞDU | Bıçak ve KemikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin