~Gecenin Sessizliği~

2.2K 158 38
                                    

Selammmmm bebeklerim

Yeni bölüm ile hepinize merhaba diyorum..bu bölümü umarım seversiniz.

Lütfen oy verin,yorum yapın ondan sonra başlayın, lütfen rica ediyorum... kitabımızın büyümesi için de lütfen bazı kişileri etiketleyin,ya da kitabın linkini onlara atın,daha çabuk büyüyelim.
🖤⚔️🖤⚔️💜⚔️💜⚔️
Gece...

Simsiyah çarşafların örttüğü mavi gökyüzünü özlediniz mi ? Ben özledim. Bazı geceler sanki zaman durmuş gibi oluyordu,sanki o gece de sıkışıp kalmışım gibi. Sanki bir daha sabah olmayacak,gün aymayacak gibi.

Etraf zifiri karanlıktan ibaretti, dışarda tek bir ses dahi yoktu hatta öyle ki arada bir öten baykuş olmasa ıssız bir yerde yaşadığımı varsayardım. Gece yarısıydı. Yatağımdan hoplayarak kalkmıştım.

Kan ter içinde uyanmıştım, rüyam da ne gördüğümü de hatırlayamıyorum.Korkuyordum ama neyden..cevabı yoktu Yaşadığım şeyler bulanık bir biçimde vardı zihnimde, oturduğum sandalyeden kalkıp mutfağa gittim.

Boğazım kurumuştu, gözyaşlarım yüzümde duruyor ve tenimi yakıyordu. Göz yaşlarımı elimin tersiyle silip bir bardak aldım. İçine soğuk suyu doldurup kana kana içmeye başladım. İçtiğim su içimde ki alevi de söndürüyor gibiydi, içimde ki bu tarifsiz yangını söndürüyordu.

Boğazım da ki kuruluk gittiğinde  bardağı tezgahın üzerine bıraktım. Karnımda da hafif bir sancı vardı, yüreğim de sıkışmaya başlamıştı.

Allah'ım bu sadece şeytanın bana verdiği vesvese olsun.

Salonda ki gece ışığını yakıp koltuğa oturdum.

İçimde ki sıkıntı bir an olsun gitmezken kendimi dua okurken buldum,içim az da olsa rahatlamıştı. Avuç içlerimi yüzüme sürüp 'amin' dedikten sonra gözlerimi pencereye diktim. Belli ki bu gece bana uyku muyku yoktu, mecbur sabahlayacaktım ya da oğlum ile konuşacaktım. Oğlum..demesi bile tuhaf hissetiriyordu. İstemediğin bir bebeği zamanla sevip onu kabullenmek benim gibi genç biri için çok zordu. Henüz 19 yaşındaydım,işim yok gücüm yok okulumu bile tam bitirmiş sayılmam da...anne olmaya hazır bile değildim.

Elimi,hafif çıkık karnımın üzerine yerleştirdim.

"Merhaba oğlum ben Ahu,senin annenim"

"Sana henüz isim seçmedim bu yüzden şimdilik sana oğlum demek ile yetineceğim"

"Bak oğlum, şimdiden anlaşalım, büyüdüğün zaman insanlara saygılı olacaksın, kadınlara yardım edeceksin tamam mı ? Korkmak asla yok çünkü arkanda dağ gibi annen var"

Elimi çeneme yerleştirirken geçenler de psikologumun söylediği sözleri hatırladım.

'O senin yoldaşın olacak, bebeğinle dertleşe bilirsin canım,o seni anlar,anlamasa bile hisseder, o senin bir parçan artık,senin yaşadıklarını o da yaşar'

Belki de haklıydı,içimden gelen şeyleri karnım da ki bebeğime söylemeye karar verdim.

"Biliyor musun oğlum,ben seni hiç istemedim!Bana hep o günü hatırlattığın için sana kızdım,bu yüzden intihar etmek istedim eğer ölürsem kurtulurum,her şey biter dedim oysa yanılmışım"

"İntihar edeceğim gün bayıldım, sonra öğrendim ki sana hamileyim,başta çok korktum, istemedim ama sonra sana alıştım,biz anne oğul olalım mı? Hiç ayrılmayalım,sen de beni hiç bırakma"

''Beni yanlış anlama,seni istemedim çünkü çok erkendin,ben bile hala yarı çocuk sayılırım ama artık seni kabullendim. Benim minik oğlum,sen beni bırakma,sana tutunmuşken sakın sen de benden gitme yoksa ben o zaman ölürüm''

Reisin OkyanusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin