Bölüm 18-Kaçış

34 3 0
                                    

Savaş gelmişti. Muhtemelen onun deneği olacaktım. Bir anda etrafı kırmızı ışıklar ve alarm sesleri sardı. Herkes dışarı çıkıp kapıyı üzerime kapattı. Etrafıma bakınmaya başladım. O an kelepçelerin bağlı olduğu yerdeki çatlakları gördüm. Burada yatan önceki kişi büyük ihtimalle zombiye dönüştüğü için kelepçeler neredeyse yerinden çıkmıştı. Birkaç dakika uğraştıktan sonra kelepçeler yerinden çıktı. Oradaki beyaz ceketleri aramaya başladım. Cebindeki anahtarla kelepçelerden tamamen kurtulup kimlik kartını cebime attım. Buradan kaçmalıydım. Duvardaki silahlardan birini kapıp arabalara doğru koştum. Zırhlı bir cipin kapısına kartı okutup içine atladım. İceriye bir ses doldu. "Hoşgeldiniz. Ne yapmamı istersiniz?" Bu arabanın beyni olmalıydı. "Beni buradan çıkar." Önümdeki dev kapı açılırken araba ileriye doğru fırladı. Yine o tanıdık sesi duydum "Nereye gitmek istersiniz?" "Havaalanı'na." "Rota hesaplanıyor:Esenboğa Havalimanı. Uzaklık:1550 km. Tahmini varış süresi:47 saniye. Hız:121 km/s." Araba virajları alırken hiç yavaşlamadığı için her virajda biryerlerde çarpıyordum-emniyet kemerini takmak aklıma gelmemişti. Ekranda gördüğüm "Konfor" tuşuna basınca araba virajları savrulmayacağım şekilde almaya başladı. Bir fren sesiyle durduk. Ekranda kamera görüntüleri belirdi. Havaalanının etrafında adamlar vardı. Görünmeden uzaklaşmalıydım."Beni tenha bir yere götür" dedim. İki sokak sonra bir ara sokağa girdik."Şimdi güvenlik önlemlerini maksimum düzeye çıkar ve sorularıma cevap ver". Birkaç saniye sonra camlar metal plakalarda kapatılmış ve aracın ışıkları açılmıştı."Şu anda seni benden başkası yönetebilir mi?" Metalik ses aracın içini doldurdu. "Hayır, daha önceden kimlik belirtilmediği için sadece kimlik kartlarıyla çalışıyordum. Ancak siz kapı kolunu tutunca parmak izinizi aldım. Artık beni sizden başka kimse açamaz." Bu sözler beni rahatlatmıştı."Bana kendin hakkında bilgi ver." "Güneşten elde ettiğim elektrik enerjisiyle çalışırım. Kurşun geçirmez bir zırhım var. Saatte 180 km/s'e ulaşabilirim. 2 adet 45 mm 22 kalibre full otomatik, bir adet 70mm 47 kalibre full otomatik tüfeğe sahibim. Yazılımsal..."
"Dikkat dikkat. Radarda üzerime doğru gelen AH-64 Apachi tipi bir helikopter tespit ettim. Hızı saatte 278 km/s. Ne yapmamı istersiniz?" "Ara sokaklardan helikopterin giremeyeceği güvenli bir yere git. Ve bir sorum olacak. Yerimizi tespit edebilirler mi?" "Normal koşularda:Evet. Ama sizin sahibim olmanızdan sonra:Hayır." Tam bir ara sokağa girerken arkamızdaki bina gelen füzeyle yıkıldı. Savaş'ın sesi heryerden yankılanıyordu. "Yaktım seni oğlum, biryere kaçamazsın. Kendini düşünüyorsan ben seni yakalamadan kafana sık." O anda arkadaki helikopterin parçaları etrafa dağıldı. Bilgisayarın sesi duyuldu." Artist Savaş. Hep beni beğenmeyip geliştirttin. Al bak senin helikopterini düşürdüm." Şaşırdım. "Sen böyle konuşabiliyor muydun?" "Eveet, ne var ki böyle konuşmakta?" "Artık bundan sonra benimle böyle konuş, olur mu?" "Olur kanka. Ama Savaş bizi ülkenin her yerinde bulur. O yüzden bence Yunanistan'a kaçalım." Ve yolculuğumuz başladı...

Yanılgı ZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin