Viki Walker

Günümüz New-york

Bugün Londra'ya gitmem gerekiyor çünkü teyzem Annett yarın doğum günü hemen kalktım ve üstümü giyindim sonra hızlı bir kahvaltıyla hava limanına gittim içeri girer girmez birine tosladım. Tosladım kişi siyah saçlı, kara gözlü, neredeyse

2 metre bir adamdı:
VİKİ: Üzgünüm uçağıma yetişmem gerekiyordu da biraz fazla hız yaptığımdan size çarptım.
ADAM: Burada bitek siz uçağa yetişmiyorsunuz hanımefendi. Biraz dikkatli olun lütfen herkes benim gibi olmaya bilir.
Dedi ve çekip gitti çok sinirlenmiştim ve:

VİKİ: Hey! senden özür diliyorum sense bana bağırıyorsun ha? İstersen sen git ve kibar olmayı öğren. oradan uzaklaştım adamsa sadece güldü. Uçağıma geldiğimde hostes bana:

HOSTES:  Hoş geldiniz bayan Viki size oturacağınız yeri göstereyim. Dedi. Hostes ilerlemeye başladı ve bende onu takip ettim, vardığımızda hostes durdu ve:

HOSTES: İşte bayan Viki oturacağınız yer der.

VİKİ: Sağ ol. Dedim ve işaret ettiği yere oturdum. Canım sıkılmıştı bende kulaklığımı aldım ve müzik dinlemeye başladım melodiler o kadar huzur vericiydi ki kendimi çok rahat hissettim sonra hostesin sesini duydum:

HOSTES: İşte bay Malbonte oturacağınız yer. Dedi.

Kafamı yan tarafa çevirdim ve o adamı gördüm, o adamı görür görmez bütün huzurum birden sinirle yer değiştirdi. Malbonte çapkın bir şekilde:

MALBONTE: Sağ olun hanımefendi. Dedi.

Hostes kızarmıştı ve hızla oradan uzaklaştı Malbonte bana baktı sanki benimle oturmayı beklemiyormuş gibi şaşırdı ama sonra bir p*ç gibi sırıtı , kulaklığını kulağına taktı ve gözlerini kapattı sanki ruhunu melodilere teslim etmiş gibiydi.

VİKİ: Sen şimdi beni duymuyorsun dimi:)

VİKİ: Sen var ya çok gıcık birisin iyi ki de sana çarpmışım seni öküz, terbiyesiz adam şu tipe bak muşmula bizde beyefendi den özür diliyoruz o ne yapıyor bize bağırıyor var ya seni şuan boğmak isterdim ama sen dua et uçaktayız yok...

MALBONTE: Efendim?

VİKİ: Ne efendim?

Sonradan fark etim ki Malbonte hostese diyormuş derin bir oh çektim. Yine çapkın bir şekilde:

MALBONTE: Evet hanımefendi. Dedi.

Kız kızardı utanarak:

HOSTES: Yiyecek veya içecek bir şey alır mısınız beyefendi?

MALBONTE: Tatlı Olarak da siz mi varsınız? Dedi.

Hostes: Eğer isterseniz. dedi.

MALBONTE: Neden olmasın.

VİKİ: Bölüyorum ama lavabo neredeydi gördüklerimden midem bulandı da. dedim.

Hostes siniri saklayarak:

HOSTES: Şurada hanımefendi. Dedi.

VİKİ: Malbonte'ydi değilim. Lütfen çekilir misiniz? Dedi.

MALBONTE: Buyurun. Dedi sırıtarak.

Bu adam gerçekten sinirimi bozuyordu ama sinirimi kontrol etmeliydim lavaboya geldiğimde yüzümü yıkadım ve çıktım koltuğa doğru ilerlerken birden uçak sağlandı tam düşecektim ki biri belimi tutu ve beni kendine çekti.