Umarım beğenirsiniz gençler 🥰
Sial den
Yüzünün aldığı şekil çok komikti Kıpkırmızı olmuştu öne atıldı kolumu tuttu"O asla senin yanına gelmeyecek" kolumu hızla çektim "üf sıkıldım bu konuşmadan baydın artık hem dediğim gibi izleyip göreceğiz" deyip çıktım Hozan annenin yanına gittim oturdum yüzümü astım Çünkü ona kırgındım hemen kabul etmişti zenan'ı. Hozan anne elimi tuttu "Biliyorum bana kırgınsın ama mecburdum hem Araf seni rahat bırakır artık biliyorsun soyumuzun devamı için çocuk gerekir "kafamı salladım" bana açıklama yapmana gerek yok sonuçta Araf senin oğlun Tabii ki mutlu olmasını istersin "bir şey demedi ben de müsaade isteyip kalktım. Başım çok ağrıyordu ilaç almak için mutfağa doğru gittim kapıya geldiğimde gördüğüm şey bir ok misali kalbime saplanmıştı Araf ve Zenan öpüşüyor du ağzıma gelen tuzlu tatla ağladığımı anladım. Gözlerimdeki yaşı sildim ve mutfağa sesli bir şekilde girdim ayrılmak zorunda kaldılar Zenan bana sırıtıyordu Arafa bakmıyordum hızlıca ilacı aldım ve kendime bir su doldurdum içtim ve Sanki onlar orada yokmuş gibi çıktım odama geldim hemen çantamı alıp Konak'tan çıktım bir Taksiye bindim hızla oradan uzaklaştım, gideceğim Yeri tarif ettim 20 dakika sonra gelmiştik ücret ödeyip Taksiden indim. Burası Hera ile canımız sıkılınca geldiğimiz tepeydi. Telefonum hiç durmadan çalıyordu elime aldım ve arayanın Araf olduğunu gördüm Sonra telefonu tamamen kapattım merak et biraz beyefendi tepeye çıktım ve dikkatlice oturdum yere düşünmeye başladım bir yandan ağlıyordum bir yandan kahkaha atıyordum uzaktan biri görse deli derdi herhalde beni, önceden ne güzeldi. Ben arafa ilk Liseye giderken aşık olmuştum ne güzelmiş Uzaktan Sevmek şimdi anlıyordum En azından Hayalimdeki Araf böyle değildi beni seviyordu Acı vermiyordu sonra hukuk fakültesini kazanınca istanbul'a gitmiştim 4 yıl boyunca aklımdan hiç çıkmamıştı Araf düşüncelere dalmışken kendime geldim Kim bilir kaç saat geçmişti telefonumu açtım 4 saat geçmişte havada kararmıştı zaten eve gitsem iyi olacaktı hemen bir taksiye bindim evi tarif ettim ücret ödedim kapıyı çaldım Kapıyı hera hemen sarıldı "Çok şükür" dedi gülümsedim Araf kolumdan tuttuğu gibi beni sürükleyerek odaya çıkardı sonra bağırarak "neredeydin, kimleydin?" Alaylı güldüm "sana ne Seni ilgilendirmez Sen git karınla Öpüşmeye devam et" Kaşlarını çattı "Sen Kıskandığın için mi habersiz çıktın gittin" gülmeye devam ettim "ne kıskanmasından bahsediyorsun sen, benim bir gururum var Daha doğrusu vardı ama kuma getirdin benim gururumu kırdın sesimi çıkarmadım evin ortasında öpüşüp Paramparça ettin İşte bu yüzden gittim Yalnız kalmaya ihtiyacım vardı" kaşları Çatık sanki bir şey düşünüyormuş gibi sonra buz gibi sesiyle "biri var mıydı yanında" iyice gülmeye başlamıştım "ohoo Ben ne diyorum sen ne diyorsun Ben sana açıklama falan yapmayacağım "iyice yaklaştım" çık dışarıya "Araf sırıttı" beni kendine odamdan kovamazsın" Ben de sırıttım "burasının Senin odan olması için burada kalman gerekiyor söylesene Araf kaç kere bu odada kaldın sen" tam bir şey söyleyeceği zaman lafa devam ettim "o yüzden burası benim odam senin değil Senin odan Zenan'ın odası şimdi çok sevdiğin karının yanına git ve beni de rahat bırak" sinirden Kıpkırmızı olmuştu banyoya gitmek için ilerlerken belimden tutulmam bir oldu o kadar yakınlık ki bununlarımız değiyordu kalbim çok hızlı atıyordu yerinden çıkacak gibi bazen kalbimden Nefret ediyorum o kadar hızlı atıyordu ki ses dışarıdan bile duyuluyordu Araf da duymuş olacak ki gülümsüyordu "Sen Ne Dersen De Kalbin beni görünce beynine ihanet ediyor" Araf itmeye çalıştım ama o daha çok çekti beni kendine şimdi daha beter bir durumdaydım neredeyse dudaklarımız birbirine değecekti zar zor çıkan sesimle"A Araf bırakır mısın? " gayet eğleniyordu "Bilmem bırakabilir miyim?" Yalandan düşünüyormuş gibi yaptı "Aslında bırakabilirim Ama soruma cevap verirsen" bu kadar yakınlık yeterdi biraz daha böyle kalırsam kalbim yerinden fırlayacak "sor" dedim zar zor çıkan sesimle "Kiminleydin" derin bir nefes aldım "Yalnızdım oldu mu Bırak şimdi beni" "öyle olsun bakalım "dedi ve bıraktı çıkacakken döndü ve "Ha bu arada Burası benim odam bu odadaki Her şey bana ait sen de dahil" dedi ve gitti derin bir nefes aldım kendimi yatağa attım kalbimden nefret ediyorum ne güzel dimdik duruyordum ben, aptal gibi hızlı hızlı atmasaydı böyle olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA
RomanceBu kalbi kırık iki kadının hikayesi Hera ile Rüzgar'ın, Sial ile Araf'ın hikayesi İki kadının yeniden küllerinden doğmasını okuyacaksınız (ileriki bölümlerde +18 sahne olabilir rahatsız olanlar okumayabilir )