gizli nişanlım / chanbaek

24. kafası karışmış

BAEKHYUN P.O.V.

"Benden korkuyor gibisin."

Lavabonun yanında, bitişiğimde dururken söyledi.

Elbette korkuyordum. Dudaklarımı yaladım ama ses çıkarmadım.

"Tabi ki korkmalısın. Özellikle seni öldürmek isteyen biri yanında durduğunda. Elbette bunu anlayabilirim."

Konuşurken başını salladı ve ellerini kurulamak için bir mendil almadan önce ellerini yıkadı.

Ve bana baktı. Sonra da gülümsedi.

"Merak etme. Seni öldürmeyeceğim. Şimdi olmaz."

Bu sözler beni biraz rahatlattı ama yine de ona güvenemiyordum.

"Neden biliyor musun?"

Cevabımı bekliyormuş gibi bana bakarak sordu.

Şu anda beni çok kolay öldürebilirdi. Gerçekten nedenini tahmin edemiyordum.

Kafamı hayır anlamında salladıktan derin bir nefes aldım.

"Çünkü sen benim misafirimsin. Seni ben davet ettim. O yüzden tabii ki seni öldürmeyeceğim. Şimdi olmaz."

'O zaman burada ne işin var?' diye sormam lazımdı ama yapamıyordum. Çünkü ondan gerçekten korkuyordum.

"Öy-öyleyse-?"

Sesim çatladığında boğazımı temizledim.

"Öyleyse burada ne işin var?" diye sordu yavaş yavaş kendi kendine.

"Çok mu merak ettin?" dedi kaşlarını kaldırarak.

"Bilmem gereken ve sana söylemem gereken bir şeyler var."

Benden öğrenmek istediği şey neydi?

Aklıma ilk gelen bu olmuştu.

"Onların ne olduğunu bana sormayacak mısın?"

"Evet, evet ne-ne bilmen gerekiyor?"

Diye cevapladım o iç çekerken.

"Nedenini biliyor musun?"

Bana bakarak sordu.

"Ne demek istiyorsun?"

Sorusunu anlamadığım için onu sorguladım.

"Seni neden öldürmem gerektiğini biliyor musun?"

Sorduğunda yutkundum.

"Biliyor musun?"

Bana tekrar sordu. Bu sefer daha ciddi ve korkutucu göründüğü için çabucak başımı salladım.

"Neden?"

Konuşmadan önce derin bir nefes aldım.

"Büyükannem ve büyükbabamın mülklerini istiyorsun."

Dediğimde gülmeye başladı. Onun nesi vardı?

"Oh Baekhyun. Gerçekten sırf bazı şeyler yüzünden kendi kız kardeşimi öldürdüğümü mü düşünüyorsun? Ve şimdi birde onun oğlunu öldürmeye çalışıyorum? Oh gerçekten mi? Baban sana böyle mi söyledi?"

Dedi ve gülmeye devam etti.

Gerçekten bu adamın nesi vardı?

Ne demeye çalışıyordu?

Kafa karıştırıyordu.

"Sonrası peki? Öylece nedensiz mi?"

"Hadi ama Baekhyun, sadece bu dünyada her şeyi satın alabileceğimi düşün. O zaman neden bu mülklerle ilgileneyim ki?"