[Masum ama etkili öpücük:)]
Ayağımı tahta kapıdan içeri atıp etrafıma bakınmaya başladım . Güzel şirin bi evdi buyük bir salonu ve 3 katı vardı. Mutfak salonun içindeydi emlakcıdan öğrendiğim kadarıyla adınada amerikan mutfak deniliyordu . Arkada çokta büyük olmayan sirin bir bahçesi güzel bir havuzu vardı . Yukarda 4 tane oda en üsttede bir tane büyük oda vardı evin etrafı üst oda kısımları cam en üst çatı katıda tavanı tamamen camdı . Merdivenleri rengarenk boyatmış her katına farklı renk boya sürdürmüştük ... ev renkli güzel iç açıcıydı .
Evet şuan leya ve ülküyle birlikte kalıcağımız evi tutuyorduk . Leya içinde bizim içinde en uygunu buydu sanırım. Rüya abla evi yakınlarında tutmamız sartıyla kabul etmişti . Çağan ise baya bir zorlamıştı. Ne gerek var hepimiz burda yaşarız demişti . Zorda olsa onuda ikna etmiştik . Ülkünün yeni hayatına alışması leyanın artık hayatına yön vermesi gerekiyordu . 3 gün içinde hemen hemen herşey tamamdı geriye sadece odaları düzenlemek kalmıştı .
Çağan:Bizim evle arasında iki bina var tuana ... Ne gerek vardı böyle bişeye ?
Sakince nefes aldım . Neden bu kadar direttiğinide anlamıyordum zaten ...
Tuana: Vardı vardı , hadi gel biz benim odamı düzenleyelim eşyaları kurmuşlardır .
Dedim elime valizimin birini alırken çağanda oflayarak diğer valizi alıp gelirken valizleri merdivenlerden çıkarmak bir hayli zorlamıştı beni. Elimi kapının kulbuna atıp kapıyı yavaşca ittim . Bavulumu odanın ortasına bırakırken elimdeki telefonumu ve küçük çantamıda yatağımın üzerine fırlatmıştım . Odamın kapıdan girişte direk çift kişilik yatağım onun iki yanında küçük üçlü beyaz lila cekmecelerim vardı . Gardolabım , kapının girişinde durunca direk sol tarafımda kalıyordu . Ufak tefek guzel abajurum eşyalarım vardı .
Çağan durup odaya göz atarken gülümsedi . Sanırım hoşuna gitmişti .
Çağan: Odanda senin gibi renkli olmuş ...
Gülümsedim . Üzerimdeki şişme montu lila yatak örtümün üzerine bıraktım üzerime goğsümun altında biten beyaz dar bir crop ve üzerinede bahçivan ayak bileklerimin üzerinde biten kot bir tulum giymiştim . Boya yapıcağımız icin bunları eski olarak görmuş ve uzerime geçirmiştim . Saçlarımı da bol bir topuz yapmıştım .
Tuana: Temizlikten baslayalım ?
Çağan yüzünü buruşturup bana baktı .
Çağan: Ben ve temizlik ? Temizlik ve ben ?
Tek kaşımı kaldırıp çağana baktım . Paşama bak temizlik ve oymuş .
Tuana: Niye sen temizlik yapamıyomusun?
Çağan gülerek bana bakarken aynı zamanda üzerindeki montu çıkarıyordu . Üzerine giydiği beyaz sweat ve altına giydiği siyah yanları cepli pantolon tarzındaki eşofman serbest stili , sokak modasına öncülük edecek cinsten , göz alıcı .
Gözlerimi çağandan çektim . Elimdeki bezle etrafıma bakınmaya başladım . Nerden başlamalıydım?
Çağan: Bebeğim ... benim yapıcağım tek temizlik dudağındaki ruju temizlemek olur ...
Gözlerim şaşkınca açılırken hızla çağana döndüm . Ah edepsiz !
Tuana: Pislik ... Saçma sapan konuşmada al su bezi sil biyerleri .
Deyip elimdeki sarı toz bezini çağana attım . Sırıtarak bezi havada tutup arkasını dönüp komidinleri silmeye başlarken , bende elime bezi alıp yatağımın yanındaki komidinleri silmeye başlamıştım .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘓𝘰𝘷𝘦 𝘞𝘪𝘯𝘦 *🍷
Fiksi RemajaBu kurgunun adı "aşk şarabı" Bir gamzeli çocuk var birde koca gözlü kız ... Koca gözlü kız öyle büyük bir çıkmazdaydı ki ... Çaresizdi , kurtarıcak kimsesi yoktu... Sonra bisikletli bir kahraman girdi hayatına , bakmayın öyle bütün kahramanların p...