Tony Stark

924 107 105
                                    

İyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar

"These are the lies-2"

Ana yemeği de masaya bıraktığında keyifle sandalyene oturdun. Kulede ortalığı birbirine katmanın ardından üç ay geçti. Üç aydır tek başına yaşıyorsun. Büyükannenin çiftlik evine yerleştin ve Avengers'ın seni bulamaması için elinden geleni yapıyorsun. İhtiyacın olabilecek birçok temel besin zaten çiftlikte yetişiyor. Ancak yine de dışarı çıkman gerektiğinde tanınmamaya özen gösteriyorsun.

O gün kuleden ayrılırken çok sinirliydin. Sana en başından beri yalan söylemeleri, seni kullanıyor olmaları gururunu kırmıştı. En çok da Tony. Sen gerçekten onu severken ve bunu belli etmekten hiç çekinmezken o yalnızca sana göz kulak oluyordu. Geri dönüp intikam almak istedin, yaptıklarına onları pişman etmek istedin ama içten içe hep yakalanmaktan korktun. Ve gururu kırılmış içindeki kızın onları tekrar görmek istemeyeceğini biliyordun. Bu yüzden bu çiftlik evinde yeni ve sakin bir yaşama başladın.

Şimdi çiftliğin ağaçlarla çevrili güzel bahçesinde, kendi yetiştirdiğin organik besinlerle hazırladığın leziz akşam yemeğini yerken oldukça huzurluydun. Kimse seni rahatsız etmiyor, kimse canını sıkmıyor, kimse sana yalan söylemiyor, kimse seni kullanmıyor. Her şey harika görünüyor.

Yemeğinden bir kaşık aldığında damağına yayılan güzel tatla istemsizce gözlerin kapandı ve yüzünde memnun bir ifade belirdi. Gerçekten güzel yemek yapıyorsun. Bunu inkar edemezsin. Sen bunun keyfini çıkartırken senin keyfini bozan şey bahçenden gelen çıtırtıydı. Hızla gözlerini açtın ve sesin geldiği yöne, arkanı döndün. Bir anda çatılan kaşların ve keskin bakışların bahçede dolanırken sesin kaynağını aradın ama hiçbir şey göremedin.

Artan kalp atışların ve bedenine hükmeden heyecan mavi elektrik akımları şeklinde parmaklarından akmayı beklerken derin bir nefes aldın ve kendini sakinleştirdin. Belki de yalnızca bir kediydi.

Yemeğine devam etmek için önüne döndüğünde karşılaştığın kişiyle bir çığlık attın. Senin korkmuş haline karşılık adam oldukça sakindi. Yaklaşıp masada senin karşına oturdu. Henüz yudumlamadığın kadehine uzandı ve büyük bir yudum aldı.

"Senin burada ne işin var?" Sana hiç aldırmadan yemeğinden de bir kaşık yedi. Sen eski yerine oturup çatık kaşlarla onu süzerken o, beğendiğine dair mırıltılar çıkarıyordu.
"Gerçekten leziz bir yemek." Kollarını göğsünde bağladın ve kendinden taviz vermedin.
"Sana, burada ne işin olduğunu sordum." Tony elindeki çatalı bıraktı ve derin bir nefes aldı.

"Seni bulamayacağımı düşünmen hataydı." Küstahça söyledikleri üzerine sinirlendin ve parmak uçlarında elektrik akımlarının kendini göstermesine müsaade ettin. Onu korkutmaya ve senden uzak durmasını sağlamaya çalışıyordun.
"Onca şeyden sonra karşıma böylece çıkabilmen de senin hatan Tony." Tony kahverengi gözlerini senden çekmiyordu. Gözlerinde gördüğün şey hüzün ve bolca pişmanlıktı. Ama buna aldırış edemezdin. Senin canını yakan oydu. Bunu bile isteye yapmıştı.

With Robert Downey Jr.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin