Tony Stark

878 98 92
                                    

❗️Yetişkin içerik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


❗️Yetişkin içerik

İyi okumalar..

Make Art, Not War

Avengers üssünde, Tony'nin senin için ayırdığı sanat atölyende çalışıyorsun. Görsel sanatlar, resim bölümünde son sınıf öğrencisisin. Resim senin her şeyin. Kimliği gizli bir Avenger olarak, kendin olarak bir şeyler yapmak her zaman daha çok hoşuna gitmişti. Kahramanlık maskesini taktığında Avenger'ı temsil ediyordun. Ama resimlerde tamamen özgürdün. Tuvaller senindi, kağıtlar senindi, kalemler senindi, boyalar, hatalar, ışıltılar, gölgeler ve resimlerin altındaki imza.. her şey senindi. Ve sen sana ait olan her şeye aşıktın.

Tony geçen ay, doğum gününde, sana hediye olarak bir atölye yaptırmıştı üsse. Gününün büyük bir bölümünü bu atölyede geçirirdin. Antrenman yapmak dışında. Burada olmaktan gerçekten mutluluk duyuyordun.

Atölyenin kapısı tıklatıldığında kağıdından başını kaldırdın ve kapıya döndün.
"Gelebilirsin?" Kapı aralandığında Tony yüzündeki gülümsemeyle içeri girdi.
"Bazen sana bir atölye yaptırdığım için pişman oluyorum." O sana doğru gelirken kaşların çatıldı. Sen buraya aşıkken neden pişman oluyordu ki?

"Neden?" Tony çalışma masanın diğer ucunda, tam karşında durdu.
"Tüm gününü burada geçiyorsun ve ben artık yüzünü göremiyorum." Dudaklarına bir gülümseme yerleşirken istemsizce bakışlarını kaçırdın. Tony ve senin aranda flört ve sevgililik arasında gidip gelen tuhaf bir durum vardı. Onu seviyordun ama onun sana nasıl yaklaştığıyla ilgili bir fikrin yoktu. Flört ediyordunuz ama gerçekten seni sevdiğinden emin olamıyorsun. Ama yine de sana ettiği her iltifatta kalbinin yerinden çıkacak gibi atmasına engel olamıyorsun.

Tony ise ondan yaşça küçük olduğun için sana temkinli yaklaşıyordu. Senin kalbini kırmak istemediği için önce güvenini kazanmaya çalışıyordu. Ama bu esnada seninle flört etmeyi ihmal de etmiyordu. İltifatlar, bazen minik bel altı imalar, göz kırpmalar ve en çok da seni düşündüğünü gösteren hoş jestler. Ne denilebilir ki.. ona gerçekten aşık oluyorsun.

"Burayı seviyorum." Tony gülümsedi.
"Biliyorum. Ama yine de ihmal edilmek hoşuma gitmiyor." Onu ihmal ettiğini düşünmesi, dahası seni bu kadar önemsemesi yüzüne geniş bir gülümseme yerleşmesine sebep oldu. Sen sayfalara onun portresini sığdıramamışken..

"Sizi asla ihmal etmem bay Stark." Masada sana doğru eğildi ve yüzündeki muzip gülüşle konuştu.
"Bunu göstermen gerekecek tatlım. İnandırıcı gelmiyor." Seni bir ateş basarken Tony seni daha fazla zor durumda bırakmamak için kalktı ve yanına yürürken konuştu.

"Bugün ne üstünde çalışıyorsun? Özel değilse tabi?" Konunun değişmesinden memnun olarak başını sağa sola salladın.
"Erkek bir Nude modelle çalışmam gerekiyor. Ödev teslimime iki gün kaldı." Tony kaşlarını çattı. Bir erkek modelin sana çıplak poz vermesi düşüncesi onu biraz germişti.
"Özellikle erkek olması mı gerekiyor?"

Sesindeki kıskanç tınıyı fark ettiğinde gülmemek için dudaklarını ısırdın.
"Evet. Kadın anatomisine yeterince hakimim zaten." Tony kaşlarını çattı.
"Hakim olduğun bir şeyi çizmek puan şansını arttırmaz mı?" Bakışlarını doğrudan onun kahverengi gözlerine çevirdin.
"Erkek anatomisini öğrenmezsem kendimi de geliştiremem." Tony, senin onunla oynadığını fark etti ve bakışları sertleşti. Bu bakışlar yutkunmana sebep olsa da buradan dönmek istemiyordun. Bir erkek modelle burada çalışırken Tony'nin vereceği tepkiyi hayal bile edemiyordun. Ama görmek istiyorsun.

Ama beklemediğin bir şey oldu ve Tony genişçe gülümsedi.
"Şanslı günündesin o halde. Sana bir model buldum bile." Bunu beklemediğin için kaşlarını çattın. Biraz da hayal kırıklığına uğradın. Ancak Tony'nin yüzündeki ifade seni şüpheye düşürdü.
"Öyle mi? Kimmiş?" Tony senden uzaklaştı ve ellerini iki yana açarak ukala bir poz verdi.
"Ben tabii ki."

Gözlerin ardına dek açılırken kalp atışların tavan yaptı. Tansiyonunun düştüğüne adın kadar eminsin.
"Ne?" Tony şeytani bir sırıtışla devam etti.
"Ne, ne? Ödev teslimine iki gün kaldığını kendin söyledin. Rahibe Rogers'tan sana modellik yapmasını isteyemeyeceğine göre en iyi model ben varım. Ne tarafa soyunayım?"

Ağzın ardına kadar açık kalmıştı. Tek kelime bile edemiyordun. Bu görüntü kesinlikle sana kalp krizi geçirtecekti.
"B-bay Stark.. ben.. başka bir model bulurum. Gerçekten." Tony güldü. Senin telaşın hoşuna gitmişti.
"Buna hiç gerek yok tatlım." Seninle böyle eğleniyor olması sinirlerini bozdu. Bu yüzden kabul ettin. Sen de onunla eğlenebilirdin, değil mi?

"Pekala. Madem bu kadar isteklisiniz..." Tony sırıttı.
"Her şey sanat için." O gömleğinin düğmelerini çözerken hipnoz olmuş gibi onu izliyordun. Ancak kendine gelip silkelendin ve sen de çizim eşyalarını ayarlamaya başladın. Ona bakmamak için büyük bir çaba sarf etsen de biraz sonra bakacaktın zaten. Saatlerce belki de.

Tony boxerına yönelirken onu durdurdun.
"Şortunuz kalabilir bay Stark. Önce üst bedeninizi çizeceğim."
"Sen nasıl istersen." Sen malzemelerini ayarladığında Tony karşında seni bekliyordu.
"Nasıl poz vereyim?" Onun yanına yürüdün. Kalbin boynunda atıyordu ama onu süzmek de istiyordun. Erkek anatomisini daha iyi kimden öğrenebilirdin ki?

Onu pufa yönlendirdin ve istediğin şekilde oturmasını sağladın. Ona olabildiğince az temas etmeye çalışıyordun ama bu durumda bile teninin sana değdiği yerler yanıyor gibi hissettiriyor.
"İsterseniz bir fotoğraf çekelim ve ben onun üzerinden çalışayım bay Stark. Sizi saatlerce tutmak istemem. Garajda işleriniz vardır." Tony masumca gülümsedi ve başını sağa sola salladı.
"Tüm işlerimi hallettim tatlım. Tamamen seninim."

Bu adam. Kesinlikle kalp krizi geçirmen için uğraşıyordu.

"Pekala." Şövalyenin başına geçtin ve Tony'i çizmeye başladın. Tek umudun sıkılıp bırakmasıydı çünkü saatlerce hareketsiz kalmak onun gibi hiperaktif bir adama göre değildi. Ama şaşırtıcı bir şekilde hiç sesini çıkarmadan ve hareket etmeden oturmaya devam etti. Seni kızdıracak ya da utandıracak hiçbir şey söylemeden üstelik. Kesinlikle kıyamet kopacaktı.

Sen de onun bu tavrı karşısında tüm profesyonelliğini takındın ve odağını resme verip onu çizmeye devam ettin. Onu üşütmemek için hızlı çizmeye çalışıyordun ama dikkatini de elden bırakmıyordun. Üst bedenini çizmeyi bitirdiğinde derin bir nefes aldın.

"Şortunuzu çıkarabilirsiniz bay Stark." Tony şortunu çıkardığında ona bakmaktan çekiniyordun ama o cüretkar bir adamdı. Sana bakmaktan geri kalmıyordu asla. Kızaran yüzünü gizlemek için tuvalin arkasına kaçsan da onu çizmek için ona bakman gerekiyordu. Mesele yalnızca bundan ibaret de değildi. Bu görüntüyü hayatın boyunca unutabileceğini sanmıyordun.

Tanımadığın bir modelle çalışmak kolaydı. O zaman yalnızca modelin formuna odaklanabiliyordun. Onu bir daha görmeyecektin. Ama sevdiğin adamla çalışmak çok zordu. Hiç olmadığı kadar zor.

Çizimi ana hatlarıyla bitirdiğinde ona seslendin.
"Teşekkür ederim bay Stark. Üşüdünüz siz de, giyinebilirsiniz." Tony ayağa kalkıp giyinirken sırıttı.
"Hiç sorun değil tatlım. Resme bakabilir miyim?" Başını salladığında önce tamamen giyindi ve sonra yanına geldi. Senin yanında resme bakarken yüzünde beğeni dolu bir ifade vardı. Bu adam kesinlikle narsistti.

"Harika olmuş, ellerine sağlık. Hiçbir ayrıntıyı kaçırmamışsın, iyi bir gözlemcisin." Yamaklarının içini ısırıp sakin kalmaya çalıştın. Bu adam seni delirtecekti.
"Beni zorlamadınız bay Stark. Kolay oldu." Tony'nin kaşları şaşkınlıkla havalandı.
"Öyle mi?" Kendinden emin bir şekilde başını salladığında güldü.

"O zaman sıra sende. Bir sonraki derste ben de seni çizmek istiyorum." Sana konuşma fırsatı bırakmadan atölyenin çıkışına yöneldiğinde ardından bakakaldın. Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır. Kesinlikle Tony'e nude poz vermeyeceksin.


Yaşamak istediğim hayat ektedir arkadaşlar..

Umarım beğenmişsinizdir

With Robert Downey Jr.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin