𝑻𝑼𝑻𝑲𝑼 >> ~𝑺𝑻𝑶𝑵𝒀~ // ~𝒀𝑨𝑹𝑰 𝑻𝑬𝑿𝑺𝑻İ𝑵𝑮~

~𝑳𝑰𝑩𝑬𝑹𝑨𝑻𝑰𝑶𝑵~

  Medyada bir bebek var ♡ Vote ve yorum atmayı unutmayın <3

                                     ~~~~~~

  Gözlerimi araladığımda bir yatağın üzerindeydim ve tüm yaralarım sarılmıştı. Çok geçmeden boynuma doğru sokulmuş uyuyan sarışını fark ettim. Başımı biraz daha eğdiğimde sarışının kokusunu almaya başlamıştım.

  Onu fazlasıyla özlemiştim.. Bunu itraf etmek o çok sevdiğim egomu ayaklar altına alsada ediyordum işte..

  "Canımı çok yaktın Steve.."

  Kendi kendime mırıldanıp sarışın adama sırtımı döndüm. Yaralarım fazlasıyla acıyordu. Bu acıyı düşünmemi engelleyen belime dolanan ve beni hızla kendine çeken eller oldu.. Sırtım o sıcacık bedene yaslanınca; şu an üstüne kar yağsa bile üşümem diye düşündüm.

  Bunları düşünmem fazlasıyla saçmaydı.. O beni hiç sevmemişti ki bi kere. Her şey bir oyundan ibaretti. Şimdi ise konuşayım diye bu oyuna devam ediyordu, bunu anlamayacak kadar aptal değildim.

  "İyi uyudun mu bebeğim..?"

  Şu an sanki son 1 haftadır tanıdığım Steve yok gibiydi. Onu ilk tanıdığım adam olmuştu. Sesindeki şefkat... kalbimi ısıtıyordu. Yinede asla yumuşamayacaktım.

"İğrenç uyudum çünkü benimle uyumuştun. Sen bana bu şekilde yapıştığın sürecede bu yatakta yattığım her saniye bana zehir olacak. O pis ellerini çek üstümden Rogers."

  O benim canımı yaktıysa bende onun canını yapacaktım. Onun bana yaptığı gibi hem sert olacaktım hemde en sivri dilimi kullacaktım.

  Steve söylediklerime bir cevap vermemişti. Kafasını saçlarıma gömüp derin bir nefes almıştı sadece.

  "Bırak beni."

  Odanın kapısı açılır açılmaz hızla bakışlarımı oraya çevirdiğimde Bucky'i görmüştüm.

  "Patron.."

  Steve yavaşça kollarını üzerimden çekip doğruldu.

  "Noldu Bucky?"

  "Bu adamın burda ne işi var?"

  "Onsuz uyuyamıyorum. Zaten vücudu fazla zarar görmüş birkaç gün dinlensin."

  "Yok dinlenmek falan."

  Bucky hızla bana yaklaşık kolumdan tuttu ve sertçe çektiğinde yeri boylamıştım.

  "BUCKY!"

  Steve hiç duymadığım kadar yüksek bir sesle bağırmış ve hızla yataktan kalkıp yanıma çökmüştü. Ben ise zar zor hareket ediyordum, bu yüzden tek başıma kalkmamıştım

  "Eğer bir daha ona dokunursan.. Tanrı şahidim olsun ki acımam sana ve mahvederim seni. Duydun mu!?"

  Bucky gülmeye başladığında Steve benim yerden kaldırmış ve ellerini belime dolayarak ayakta kalmam için destek vermişti. Bense gözlerimi Bucky'nin gözlerine kenetlenmiştim.

  "Senin Tony ile tanışma sebebin benim Steve! Senin onunla tanışma amacın bu sikik herifi konuşturup öldürmekti!"

  Bakışlarım yavaşça Steve'e döndüğünde onun çenesi kasılmış, kaşları çatılmıştı. Sanki bunları bilmemem gerekiyordu..

  "Kes artık sesini!"

  "Ne o? Tony duyarsa seni sevmez ki yoksa.. Ah ne acı değil mi Rogers? İyi dinle Stark. Steve senden en başından beri nefret etti. Seninle yakınlaşmasının tek sebebi zorunda olması, o hâlâ senden nefret ediyor. Sen şu anda onun sadece vazgeçemediği bir alışkanlıksın. Bilirsin askerler alıştıkları şeyden o kadar kolay vazgeçemezler..."