Tuncay Bey, Ben biraz yürümek istediğim için Alev'i Ali abi ile gönderdim . Bilginiz olsun.
Tuncay Bey'den onay mesajı geldikten sonra telefonu cebime attım.
...
Sinirli ve hayal kırıklığı üzerinde olan kız ağaçlı yoldan yürümeye başladı. Issız ve karanlık yolda yürümeye devam ederken arkasından bir araba yanaştı.."Hey baksana sen buraya"
Kulaklıkla son ses Manga'nın dursun zaman şarkısı çaldığı için oralı olmamıştı. Göz yaşını elinin tersiyle silip güçlü kalarak yürümesine devam ediyordu.
Sana sevgimi söyleyemeyecek kadar korkak, senden uzak kalamayacak kadar bağlıyım sana. Neden bağlandım ki sana bu kadar...
Bir süre duraksayıp gök yüzüne baktı ve o sırada arabanında durduğunu fark etti. Kaşlarını çatıp yavaşça arkasını döndüğünde arabanın farları, ağlamanın verdiği etkisiyle gözlerini acıyla delip geçmişti. Işığa doğru elini tutup gözlerini kısan kız kim olduğunu anlamaya çalışıyordu. Arabadan inen 4 kıza bakınca gülümsedi. Okuldaki basket takımı arkadaşlarıydı. Aralarının pek iyi olduğu söylenemezdi. Kız hepsinden çok iyiydi..
Gerçekten bunlarla uğraşacak hali yoktu o yüzden arkasını dönüp yürümeye devam edeceği sırada omzunda bir el hissetti ve sertçe kendisine döndürdü."Naber çakma kaptan! sahibin tasmanı salmış bakıyorum..."
Cevap vermemişti. Sporla çok fazla içli dışlı olduğu için dövüşe de hakimdi ve refleksleri kuvvetliydi.
İsterse hepsini yere yığıp bütün sinirini atabilirdi.Hayırdır ne istiyorsunuz.
"Tamam mevzuya girelim direkt o zaman sana Aras'tan selam getirdik. Bugün elinden kız almışsın ve o karizmasına bir morluk eklemişsin.."
Aleykümselam. Başka bir şey yoksa dağılın...
Arkadaki gözünü hırs kaplayan kız aniden atak yaparak yüzüne sert bir yumruk atmıştı. O yumruğun geleceğini biliyordu, ama kendisini çekmemişti.
gülümsedi...
Elinizden bu kadarı mı geliyor?
Bir yumruk daha yemişti bu sefer başka bir kız vurmuştu. O sarsıntıyla yere düşen kız 'Hadi ama daha iyisini yapabilirsiniz bence' diyerek daha fazla gaza getirmeye çalışıyordu. Kalbi acıyordu kızın, yıllardır içinde besleyip büyüttüğü sevgisinin sahibi doğum gününde bir tokat hediye etmişti. O tokat yanağını değil kalbini acıtmıştı..
Karnına, sırtına tekmeler yiyordu ve sadece elleri yana açık gökyüzüne bakarak gülümsüyordu. Peş peşe yediği darbelerle bedeninde oluşan acılar belki kalbindeki acıyı unutturabilirdi.
Yanlarında aniden fren yaparak bir araba durdu. Lastik sesi ıssız orman yolunda ince ve kulak delen bir sese şahit olmuştu. arabadan inerek yerde yatan kıza saldıran 3 kıza doğru koştu. Gelen en yakın arkadaşı buseydi..
"Çekilin ne yapıyorsunuz!" Kızları üstünden iterek yüzü kanlar içinde olan kızın yüzünü tuttu.
İyi olacaksın, tamam mı kapatma gözlerini iyi olacaksın" saçlarına bir öpücük kondurmuştu. Yarı baygın yatan kızın yüzünde ise hala gülümseme vardı. Gülümsüyordu ama gözünden bir damla yaş akmıştı, zorla konuşmaya çalıştı..
Buse...
"Yorma kendini sus konuşma"Hatır...la.. Ma.. Dı..
Konuşmaya çalışırken öksürmeye başladı. Kan tükürüyordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ (G&G) // TAMAMLANDI✅
Teen FictionEcem ve Alev'in hikayesi Keyifli okumalar 🌈