BAŞLANGIÇ TARİHLERİNİZİ BURAYA YAZABİLİRSİNİZ..🌼
Mart 2022
'Pek çok şeyin bambaşka olmasını dilerdim' diyor Franz Kafka. Bugün böyle bir duygu ile başladım güne olmak istediğim yer ile olduğum yer arasındaki uzaklık, hayatım ile hayellerimin arasındaki uçurumlar...
O uzak yolları yürüyebilmeli, mesafeleri kapatmalıydım. Hayatımdaki uçurumları tek tek atlayıp hayallerimi gerçeğim yapmalıydım. Tek adım atmaya mecali kalmayanlar iyi anlar beni, gitmek isteyip te kalmak, ama tek adım atamamak, uçmayı isteyipte bir kez bile kanat çırpamamak yada çarpıp ta yere çakılmak.Her sabah olduğu gibi bu sabahta bunları düşüne, düşüne beynimi yiyeceğime ramak kala, uyuşukluğumu bırakıp yatağımdan doğruldum. Saat 1'i çeyrek geçiyordu, çıplak ayaklarımla yerdeki soğukluğu umursamayarak salona geçtim. Bu çıplak ayaklarımın cezasını regl olduğumda bir güzel ödüyordum zaten. Yüzümü yıkamakla hiç uğraşmayıp, direk mutfağa geçtim. Öylede üşengeçtim işte, bazen sırf kendime kalkıp bişeyler hazırlamaya üşendiğim için, aç yattığım günleri bile hatırlıyorum.
"Hatırlarsın tabii salak maya, daha dün aç aç uyudun çünkü"
Kendi kendime konuşmamı bırakıp içi dopdolu olan buzdolabımı açtım. Hazır bir şekilde pişirip yiyebileceğim bir şey yoktu, son kalan iki yumurtayı da dün sabah yemiştim. Sesli bir of çekip çekmeceleri karıştırmaya başladım. Belki midemi tatmin edecek bir şeyler çıkar diye ama açıkçası hiç ümüdim yoktu, açtığım 4. Mutfak çekmecesiyle yüzümde güller açtığına yemin edebilirim.
Ama bir sorun var çünkü elimde bir paket dondurulmuş pizza, ama ne yazikki donmamış olanından olduğundan, bozulmadığına dair dualar ede, ede ufak bir tepsinin içine koyup mini fırına attım. Umarım zehirlenmem, hayatı umursadığımdan değilde kusmanın ne kadar iğrenç bir şey olduğundan işte anlayın.
Çünkü umursayacak kadar parlak bir hayatım yok ama, bu ilerde olmayacağı anlamına gelmiyor. 20 yaşında tıp fakültesi 1.sınıf öğrencisiyim, kendimi bildim bileli
masa başında kitapların arasında nefes alıyorum. Geçen sene kılpayı kaçırdığım sınavla, daha çok çalışıp bu sene tutturmayı başarmıştım. Aslında tıp okumak hayalim değildi, daha doğrusu bir hayalim olsa bu ne olurdu hiç bilmiyorum.Çünkü ben daha 7 yaşındayken babam kanserdi. Bir tek babam ve ben vardık. Hastalığını tek başına devlet hastanelerinde yapmaya çalışsada para konusunda sıkıntı yaşadığından kapsamlı bir tedavi olamıyordu. En sonunda pes ettiğini hatırlıyorum, tedaviye yatırması gereken o parayı benim karnımı doyurmak için, kapımıza her sabah gelen ev sahibinin kirasını ve de su ve elektrik faturalarını ödemek için harcıyordu. O zamanlar maalesef elimden gelen tek şey istediğim canımın çektiği herşeyi dile getirmeyip, Uslu bir çocuk olmaya çalışmaktı.
İşte o zaman babama bir söz vermiştim, büyüyünce doktor olup, onu bu hastalıktan kurtaracağımı söylemiştim. Çocuk aklı işte hastalık seni mi bekleyecek sanki, yine de bu hayattaki en değerlime verdiğim bu sözü tutmak için bugüne kadar elimden gelen herşeyi yapıp sonunda bu fakülteyi kazandım. Ama bu, önümde upuzun bir mecra olduğu gerçeğini değiştirmiyor malesef.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAYA
Science FictionPeki ya gözlerinizi, her tarafı aynalarla çevrili, tek bir pencere, tek bir kapının bile olmadığı bir odada açsanız?... ...... "Çok anlamlı bulduğum dünyadaki şairlerin birine ait olan bir söz var. Yada, cevabını bilmediğim bir soru?" kendimin bile...