Kim olduğumu öğrendiğimde bir karar aldım. Hayatı akışına bıraktım. Tek istediğim mutlu olmaktı. Daha çok küçükken omuzlarıma bir yük bindi. Yirmi yaşında Cennetin kraliçesi oldum. Bütün melekleri korumam gerekiyordu. Meleklerin kanıyla doğan bazı i...
Aradan iki ay geçti. Hafta sonları Max'e gidiyordum. Yavaş yavaş birbirimimizi tanıyorduk. Onu tanıdıkça abi kelimesini kullanmayı daha çok istiyordum. Babam Maxte kalmama sıkıntı çıkarmadı. John öz babam olmaya bilirdi. Ama beni büyüten sorgusuz sualsiz bakan kişi oydu. Yine bir hafta sonu Max'e geldim. Eragon bu kadar acımasız olamazdı. Kendi öz oğlu'nun sevgilisini gözünün önünde öldürdü. Max ile bu konuyu hiç açmıyoruz. Ona geldiğimde playstation oynuyoruz. Akşamları dışarı çıkıp gece kulübüne gidiyoruz. Ama bu sefer öyle yapmadık. Max bir yarış arabası kiraladı. Bizde yarışacağınız. Mağazaya gittik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kendimize yarışçı kostümü seçtik. Arabanın yanına gittik. Max beni bekliyordu.
Max "Hazırmısın Afrodit."
Afrodit "Birincisi ben Asel'im, ikincisi hazırım."
Max "Afrodit senin ismin bunu unutma. Bu senin kaderin."
Afrodit "Bence çok konuşma."
Arabalara bindik. Herkes yeşil ışığı bekliyordu. Bu yarışı kazanırsak havadan on milyon dolar gelecekti. Güzel para. Kardeşim ve benim okulum için iyi. Yeşil ışık yandı. Herkes çıktı. Hemen hızlandık. Ben yardımcı pilotum.
Afrodit "Bir km sonra sağa dön."
Max "Tamam."
Afrodit "Ve daha hızlı ol."
Max "Ancak bu kadar gidiyor."
Afrodit "Hayır istesen daha hızlı gider."
Gazı kökledi. Öteki arabaları geçtik. Bitiş çizgisine az kaldı. Yola bir kız atladı.
Afrodit "Max kız var."
Max "Görüyorum. Ona çarpmadan da yarışı kazanamayız. Bir karar ver yarış mı kız mı?"
Afrodit "Niye bu kadar acımasız oluyorsun."
Max "Hayat acımasız Afrodit."
Arkama döndüm. Orda ip vardı. Kalınlık tam iki santimdi. Aklımdan plan yapmaya başladım. İpi kendime bağlar, kaput'un üstüne çıkıp kızı yukarı çekebilirdim. Kemeri çözdüm.
Max "Afrodit ne yapıyorsun."
Afrodit "Hem kızın hayatını kurtaracağım, hemde bu yarışı kazanacağız."
Max "Nasıl olucak o."
Konuşmadım. Hemen eyleme geçtim. İpin bir ucunu koltuğa bir ucunu belime bağladım. Camdan arabanın tavanına çıktım.
Max "Sen delirdin mi."
Afrodit "Lütfen bir kez bana güven."
Artık kaputun üstündeydim. Üzerine oturdum. Max'e bağırdım.
