İyi okumalar ~
"sen ne, sen nası -"
"biliyorum sevgilim, soruların var"
"ben, kaner sen ne gerçekten"
"ben gerçekten buradayım sevgilim, gözlerimde gördüğün senin paha biçilemez yansıman"
Şaşkınla kendisine bakan adama karşı ilerledi, yaklaştığında adımlarını sınırlayıp kendisine hazırladı sevgilisini.
Yavaşça sevdiği adamın yanına ilerlemeye başladığında sevdiği adam gerilemeye başladı. Bu en azından doğaldı. Yıllar sonra karşısında yeniden çıkmıştı. Fakat sebepleri vardı, söyleyemediği sebepleri...
Kendinden savunmasız olan adamın üstüne doğru adımladığında kendisi de eş zamanlı üzerine gitmeye başladı.
Gidecek yeri olmayan sevgilisini saydam camla kendi arasına alıp hareketlerini kısıtladı.
Genç adam ağzını araladığında sesini duyurabilecek kadar fısıldadı titrekçe.
"Ka - kaner"
Altında kalan bedene daha çok eğilip boynuna yaklaştı. Huzura erdiği boyuna dudaklarını değdirdi uzunca.
Kendine kıyasla güçsüz kalan beden titrediğinde, başını kaldırıp kulağına doğru fısıldadı.
"sessiz ol güzelim, seni özledim, hissetmeyi özledim"
Sözlerinin üzerine kulağının arkasını öpüp dilini değdirdi usulca, ayakta zor kalan beden kulağına değen ılık nefes ile sendeledi.
Camda olan eli sevdiğinin belini kavradığında kendine çekti. Sıkı olan kıvrımlı beli iyice kavrayıp aralarında olan ufak yaşam belirtisini kapattı.
"kaner h - hayır bu yanlış, hata yapıyor -"
"kapa çeneni, sadece bana bırak kendini"
Altta olan beden, yıllar sonra bile sevdiğinden emin olamadığı bedenin üzerinde bıraktığı etkiye lanetler etti, kendinden nefret ediyordu, fakat onun verdiği sevgiyi reddemiyordu, onunla güzel hissetmesine engel olamıyordu.
"ben, istemiyoru -"
"sen, hâlâ beni istiyorsun, beni arzuluyorsun"
Konuşurken belinden kayan elleri kumaşın üzerinden bile belli olan sıkı poposunu kavradı, göğsünde olan eller vücudunu itmeye çalıştığında kalçasından sertçe kendine çekti.
Tekrar kulağına eğilerek kalçasını okşamaya devam etti.
"kabul et, bana karşı hâlâ güçsüzsün"
Kulak memesini kavrayan soğuk dudakları öpücükler kondurduğunda altında ki beden inlemesine engel olamadı.
"sen"
Kendini altında ki bedene bastırdığında, hissettiği sertlik ile gülümsedi.
"bana karşı koyamazsın"
Son kez sertçe kendini bastırdığında, belinden kavrayarak kendine sürttü. İki yanında, omzunda olan kemikli parmaklarla gülümsemesi genişledi.
Kalçasında ki elini kaldırıp yavaşça düğmelerine yöneldi eli.
"kaner, dur"
Köprücük kemikleri görünecek kadar açtığında, belirgin, şahesere layık olan köprücüğüne yöneldi dudakları.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
{×Evane§cent}'bxb
Novela JuvenilBoş olan karanlıkta bekliyordum, bu onun adında bir cezaydı. Ona karşı gelmenin onun çapında ufak bir cezasıydı. Karanlıktan korkan biriydim ve o beni çok iyi tanıyordu. Burada saatler geçmiyordu, ağlamaktan şişmiş gözlerim ile ufak bir ışık arıyord...