Grandma's house

Han Nehri

Marketten çıktıktan hyungu düşünceli gördüğüm için konuşmak istememiştim.Yüzü gerçekten düşünceli ve şaşırmış bir ifadeyi almıştı.Aklıma bir an Taehyung'un vurmasıyla hyunga seslendim,

''Hyung,bugün burada mısın?''Eğer burada kalırsa,o'nun yanına gidemezdim.''Bilemiyorum...''Sessizce mırıldandığında daha yüksek bir tonla devam ettirdi.''Evet,görmem gereken biri var,kasabadan.''Görmesi gereken kişinin Hoseok olduğunu çok iyi bildiğimden,hafif sırıtarak hyunga baktım.''Peki o zaman.Bana torbaları ver,ben gideyim''Dediğim şeye şaşırsada işine geldiği için market torbalarını elime sıkıştırdı.

...

Torbaları hızlıca eve bırkatıktan sonra,titreyerek kapıyı kilitledim.Taehyung'la sadece festval akşamı konuşmuştuk ve ben de şimdi o'na 'Geri geldim' sürprizi yapacaktım,biraz tuhaf değil miydi?

Taehyung benim neyim oluyor ki ben ona geri döndüm diye haber vereceğim.Belki de benim gittiğimi fark etmedi,beni çokta önemsemiyor.Ben onu önemsiyorum.

Gittiğim 5 aylık dilimde,beni kahve içmeye davet ettiğin zaman evinden aldığım-çaldığım-ailen ile olan resmine bakıp durdum.Yürürken çalan telefon ile tamamen çöküş yaşadığım düşünclerimden çıkarken telefonu açtım.

''Gguk,vampi-HAHAHAHHAHA,Yoongi anlattı-HAHAHAHAHAHHA''Hyungun gülmekten kesilen cümlelerini anlamaya çalışırken sordum.''Hyung ne vampiri?Yoongi mi,Hoseok'un yanına olman gerekmiyor mu?''Gülme sesleri durduğunda hyung sakin bir şekilde konuştu.

''Hoseok'un yanına gitmem,ben olmam gereken yerdeyim.Şu vampir şeyini gelince anlatırı-HAHAHAHAH''Kesilen ses ile telefonun kapanması bir olmuştu.Her şey kafama dank ettiğinde ellermi sıktım.

Yeşil kafa,kasabaya ilk geldiğim gün beni vampir olaylarıyla korkutmuştu!Üstelik vampir diye bahsettiği kişi(!)sanırım Taehyung oluyordu.Seni geberteceğim,hyung bile gülmüştü;ona bile anlatmış!

Adım rotamı Taehyung'un evi yerine market ve çevresine doğru değiştirdim.Yeşil kafaya neden böyle bir şaka yapıp,midemdeki bütün bokları götüme kaçırmasının hesabını soracaktım sadece.Ayrıca hyungun o'nun yanında ne işi vardı?Kafam sinir yüzünden patlayacak duruma gelmişken mesaj sesiyle sesli bir nefes verdim.

Jimin-shi'den bir mesaj!

Gguk,şu an tahminimce bizi aramaya ve Yoongi'nin kafasını patlatmaya geliyorsun.GELME,eğlencemizin bozulmasını istemiyorum.Lütfen bebeğimm<33

Hyungun attığı mesaja cevap vermeyerek telefonumu kilitledim.Bu sinirli halimle Taehyung'u görmek istemiyordum.Bu yüzden kasabanın biraz ilerisinde olan Han Nehri'ne gitmeye karar verdim.Sonuçta gün batıyordu ve hayatımda bu nehri sadece fotoğraflardan görmüştüm,evet;Busan'da yaşamama rağmen.

Yaklaşık 20-25 dakikalık yürüyüşten sonra az insan sayısı görmem ile gözlerimi kıstım.Ellerim nehrin bitişindeki soğuk demirlere değdiğinde hava tamamen kararmıştı.Ay sayesinde nehre vuran yakamoz gözlerimi kamaştırdığında telefonumu çıkarıp fotoğraf çekmek için elimi cebime soktum.Telefonu elime almaya yeltendiğimde arkamda duyduğum konuşma sesleri,donmama sebep olmuştu.

''Tae,bana o çocuk için her gün nehirde beklediğini söyleme... ''

''Seokjin,''

Taehyung'un sesini duyduğumunda kafamı daha fazla aşağı eğdim.Tanrım,acaba kimi bekliyordu?Ağlayacağım,ne yapacağımı bilemiyorum.Arkadaşı konuşmasına devam ettiğinde gözlerimi kıstım.

''Açıklamaların kurtaramaz artık seni.Neden Jungkook'un festival akşamı sana verdiği bilekliği taşıyorsun,neden her gün onu burada bekliyorsun,okulu bitmiştir belki?Bunların bir açıklaması var mı?''

''Seokji-''

''Neden ağzında hep 'Space song' şarkısını mırıldanıyorsun,o şarkıyı sana sevdirememiştim;belki de biriler sana sevdirmiştir ne dersin!''

''Seokjin!Yeter.''

Duyduklarım karşısında dolan gözlerimle önümü görememe rağmen hala etrafa bakıyordum.Her akşam beni mi bekliyordu yani?Ona verdiğim bileklik,festival akşamı onunla dinlediğim Beach House şarkıları...Tanrım dayanamayacağım,içimde çok yoğun duygular vardı,kendimi bitirene dek ağlamak istiyordum.O'nun duyduğum sesi ile dikkatimi topladım.

''Ne saçmalıyorsun sen,benim ona aşık olduğumu nereden çıkardın?O sadece tanıdığım biri sadece,arkadaşım o benim;gittiğini bile farketmemişim.Böyle saçma düşüncelerden çıkarsan iyi edersin.''

Arkamdan duyduğum yürüme sesleri ile Seokjin'in kahkahlarını-sanırım Taehyung'un dediklerine sevinmişti-duymam bir olmuştu.Ne kadar aptaldım,o bana ne hakla aşık olabilirdi ki?Yüzüm gözyaşından tamamen ıslanmışken küçük kıkırdadım,en azından arkadaştık ve bilekliğimi centilmence saklıyordu.

...

Nehirde kaç saat oturdum bilmiyorum.Markete gittim,3 şişe soju aldım.İlk şişede yazmaya korktuğum Taehyung'a mesaj yazdım.Festival günü almıştım numarasını,hiç yazmadım bugüne dek;şimdi ayık kafa ile konuşacaktım onunla.