~Hayatım bir denizdi ama maalesef o denizin
suyu kirliydi~Müdürün odasından çıktım.Nöbetçi öğrenciye. 12/C'nin nerede olduğunu sordum.Sınıfın yerini tarif etti.Sınıfın olduğu koridora doğru çıktım.Koridorda yürürken bir şey dikkatimi çekti.Esmer uzun boylu birisi.Tam olarak yüzünü görmedim.Siyah kapüşonlu ile yangın
merdivenlerinden aşşağı doğru hızlı bir şekilde iniyordu.Umursamayıp sınıfa girdim.Herkes bana bakıyordu.Bütün kızların saçları açık dı
tesettürlü olmam onların garibine gitmişti galiba.En arka sırada bir yer boştu.Oraya oturdum.Çantamdan okuyacağım kitabı çıkarıp okumaya başladım.Bir kaç sayfa sonra birisi bebeğim diyip bana doğru geliyordu.Saye idi bu gelip sarıldı.Senle aynı sınıfta olmayı dilemişdim kabul oldu dedi sarılarak.hı hı dedim sessizce.
Saye:
-Milay bebeğim tek mi oturacaksın yoksa sınıftan kafa dengi birisinden rica edip yanında mı otursun?
Milay:
-Yok Saye gerek yok birisine
Saye:
-Milay eminmisin bak en sonunda yanına birisi oturacak.
Milay:
-Neden miş?Ben kimse ile oturmak istemiyorum.
Saye:
-Canım bak geçen sene bu sırada bi çoçuk oturuyordu ve yanı boştu bu sene sen geldiğine göre yan yana oturacaksınız.Çoçuğun ismi Giray.İyi birisi ama çok konuşur sürekli Güler neşe kaynağıdır.Yinede sen bilir sin Milay ben diyeceğimi dedim.
Milay:
-Sorun yok ya konuşmayacağım için Giray denen kişi de susacaktır herhalde.
Saye:
-Sen öyle san bebeğim.Şimdi ders başlayacak ben sırama geçiyorum tenefüste yanıma gel
Milay:
-Tamam canısı
Saye kendi sırasına geçti.Bir kaç sayfa okuduk dan sonra hoca geldi
Sema Hoca:
-Selam çoçuklar,hepiniz diğer yıllardan beni tanıyorsunuz herhalde.Edebiyat dersinize gireceğim.Son yılınız mezun olacaksınız seneye ne hissediyorsunuz
Sınıf:
-Hiç bir şeyy
Çok komik olduğunu sanan bazı salaklar güldüler nesi komik bunun.Herhalde Nur'un
yaptığı espirileri duysalar gülmekten ölürlerdi herhalde.Gerçi şimdi Nur da yoktu.
Sema Hoca:
-Tamam çoçuklar yeter bu kadar güldüğünüz.
Şimdi sınıfımıza iki yeni öğrenci gelmiş ayağa kalkabi—
Hocanın cümlesi bitmeden sınıfa koridorda gördüğüm o çoçuk girdi diğer yeni gelen öğrencimiydi yoksa Giray denen çoçuk muydu?
Atlas:
-Ee Hocam kusura bakmayın biraz geç geldim.
Yeni öğrenciyim de.Adım AtlasYeni öğrenciymiş.Off neden bunu merak ediyorum zaten 1 yıl sonra zaten İstanbul'a gideceğim herkes de beni unutacak.
Sema Hoca:
-Ee tamam bir öğrencimizi tanımış olduk diğer öğrenci kim acaba ayağa kalkabilir mi?
Yavaşça ayağı kalktım
Milay:
-Ee Merhaba ben Milay.İstanbul'dan geliyorum
Sema Hoca:
-Tamam canım oturabilirsin.Atlas sende Milay'ın yanına otur.Giray bey uyanıp gelebilirse onun için yeni sıra getirin.
2 ders Edebiyat işledik sonra ise diğer dersler.
Atlas denen yanımda oturan kişi tek kelime etmeden dersi dinliyordu.Garip bi çoçukdu.
Dersler bitti.Otobüse bindim.Şarkı açacaktım.
Ama sözlerine odaklanmak istemiyordum.
Solas'ı açtım çok hoşuma gidiyordu bu melodi.
Nur'u aramaya çalıştım çalıyor ama açmıyordu.
Kırmıştım onu haklıydı.Bir şey dikkatimi çekti.
Atlas da bu otobüs de bulunuyordu.Bana bakıyordu ben bakınca gözlerini kaçırdı
Umursamadım.Önüme dönüp içimden eve çabucak varmak için dua ediyordum.Bir sarsıntı ile uyandım.Atlas beni dürtüyordu.Ve evimin önüne gelmiştim.Uyuya kalmıştım.Şu an içimden Atlas'a sarılmak ve teşekkür etmek geliyordu.Ama sadece teşekkür etmekle kaldı.
Atlas:
-Sabah bu durakda binmiştin galiba evin burda.Boş yere uğraşma diğe uyandırdım.
Milay:
-Çok teşekkür ederim Atlas.
Atlas:
-Bir şey deil iyi günler.
Yanından ayrılıp otobüsden ayrıldım.Eve doğru giderken aklıma birşey takıldı.Atlas sabah da mı bu otobüsde miydi.Her neyse diyip önüme döndüm.Eve girdim.
Annem:
-Milay senmi geldin?
Milay:
-Evet anne.
Annem:
-Yemek yapmıştım ısıtıp yersin.Soğudu herhalde.
Milay:
-Tamam anne
Odama geçtim.Üstüme rahat bir şeyler geçirdim.Mutfağa gidip annemin dediği gibi yaptım yemeği ısıttım tabaklara koydum.
Bugün bir değişiklik yapıp odamın balkonun da yemek yemeye karar verdim.Balkonumdaki masaya oturdum.Bilgisayarımdan bir şarkı
açtım yemeğimi yerken bir şey dikkatimi çekti.
Sahilde bir bank da birisi oturuyordu ve Atlas'a çok benziyordu.Galiba o idi.Öylece sahile bakıyordu.Sonra bi ses duydum bir silah sesi.
Gözlerimin önünde Atlas vurulmuştu.
Milay:
-Anne dışarda bankoda birisi vuruldu.Bizim
sınıftan birisi ben gidip geliyorum.
Annem:
-Kızım napacaksın sen orda başkaları ilgilensin
bırak.
Milay:
-Anne hızlı gelirim 20 dakika sürmez
Annem:
-Tamam hızlı ol 20 dakikan var
Milay:
-Tamam anne saol
Üzerime hızlı bir şekilde uzun hırkamı geçirdim.Ambulansı arayıp yeri tarif ettim.Hızlı bir şekilde aşşağı indim.Atlas kanlar içindeydi banka yığılmıştı.Etrafında oldukça fazla insan vardı.Yanına koştum.Galiba bilinci yerindeydi.Kurşun sıyırmış dı.Bana baktı.Sadece gülümsedi.Bir kaç dakika sonra ambulans geldi.Atlas'ı alıp götürdüler.Tedirgindim içimden dua ediyordum bir şey olmaması için.Eve çıktım.
Aynı şekilde yeni balkona gittim.Hava kararmaya başlıyordu.Bu tarz zamanları ve gün batımını çok severim.Şarkı açıp sadece izleyip düşündüm.Aslında mutluyum bu ortam iyi gibi.Diğer okulumda beni dışlamalarından iyiydi.Atlas için endişeleniyordum.Kim di ki bu
Atlas onun için endişeleniyordum.Herhangi birisi olsaydı umrumda olmazdı ama bu oluyo
Herhalde sınıf arkadaşım olmasından dolayı.
Bir yandan özlüyordum bir yandan seviyordum bu hayatı.Özlemek daha ağır basıyor ama.Nur'u özellikle çok özlüyordum.O benim herşeyimdi ve ondan ayrı kalmak zorundaydık.Bu çok kötüydü.Birisini özlemek çok kötüydü.Ama daha kötüleri vardı.Mesela bir ölüyü özlemek...Yeni bölüm geldi oy atarmısın acaba?????
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİNDEKİ LUNAPARK
De TodoKlasik olan şeyleri klasik olmaması için çabalayan bir kız.Herşiyini hayatındaki her insanı yavaş yavaş kaybetti.Klasik hayatı annesin ölümüyle değişti. O kaybetmedi çünkü hayatında kaybetse acı çekeceği tek bir insan vardı...