Bagajdaki Ceset

5.Bölüm

Başımı yasladığım otobüsün camı titreyince kafamı kaldırdım. Gözlerim tekrar dışarıyı bulunca hareketli şehirin hareketli insanlarını izlerken hayal alememime geçiş yapmıştım.

Bir anda aklıma dün gece gelince dudaklarım kıvrıldı. Gülümsemiştim. Dün gece benim için gerçek anlamıyla rüya gibiydi. Rüya gibi olmasının iki nedeni vardı. Birincisi dolu kadehi ters tutun konserine gitmek ikincisi ise Çağrı'nın yanında olmaktı. İçimi ısıtmıştı. 

Okula doğru yürürken gözlerim tanıdık bir yüz arıyordu ama bulamıyordu. Daha fazla oyalanmadan binaya girdiğimde gözlerim yine o tanıdık yüzü aradı.

Ama yine bulamadı..

Sınıfa girdiğimde dersin başlamasına kısa bir süre vardı. Ama Çağrı'yı göremememiştim. Nedensizce kafama bu kadar çok takılmıştı. Ama sadece Çağrı değil Lavin'i de görememiştim.

İkisini de bulamamak beni şaşırtmıştı. Sırama oturduğumda sınıfa gelen Kuzey yanıma gelerek "Selam," dedi. Aynı şekilde karşılık verdikten sonra gözlerimi kapıya diktim. Ama Lavin hala yoktu.

Kuzey "Lavin'i arıyorsan o bugün okula gelmeyecek." dediğinde şaşırmış yüzüm onu buldu. Neden gelmeyeceğini merak etmiştim. "Neden gelmeyecek." diye sordum. Kuzey cevap vermeden önce yerine oturdu. "Hastaymış sanırım." sesi kendinden emindi. Farkında olmadan dudaklarım büzülmüştü. Nedenini bilmiyordum.

Kuzey'e söylediği için teşekkür ettikten sonra sırasına oturdu. O saniye içeriye ders hocamız kimya hocamız Semih hoca girdi. Kimya ile aram kötü olduğu için ders dinlemek istemiyordum. Kafamı sırama gömüp dersin bitmesini bekledim.

Yelkovan ve akrep birbirlerini kovalarken dersin geçmesini beklemek için kafamı koyduğum sırada uyuyakalmıştım.

Kafamı kaldırdığımda müthiş bir ağrı başıma yayılmıştı. Saatime baktığımda 5. derse girmek üzereydik. Okulun bitmesine 3 ders kalmıştı. Bir anda 4 ders süresi boyunca uyuduğumu fark ettim. Parmaklarımla şakaklarımı ovarken gözlerim Çağrı'yı buldu. Yanına gitmek istiyordum ama vücudum buna izin vermiyordu. Sınıfa Lavin' in girdiğini görünce gözlerim büyüdü. O da aynı şekilde beni görünce heyecanlandığını yüzünden okuyabiliyordum. Fevri bir hareketle bana doğru gelip sırama oturdu.

Oturur oturmaz ise "Derin dün gece neler oldu?" diye sordu. Ama cevap vermeden önce ben de "Sen hasta değil miydin?" diye sordum. Lavin oflayarak "Sen boşver beni hastaydım iyiyim şimdi sen soruma cevap ver." dedi. Bu kadar meraklı olmasına şaşırmıştım. "Ne olabilir ki konsere gittik. Ekstra bir şey olmadı." diye yanıtladım sorduğu soruyu. Ama Lavin tuhaf bir yüz ifadesiyle bana baktı. "Dolu Kadehi Ters Tut gibi bir grubun konserine gittiniz. Ve anlatacağın sadece bu kadar mı?" sesi söylediklerime inanmamış gibiydi. Sanki daha fazlasını arıyordu.

Tek kaşımı havaya kaldırarak "Ne olmasını bekliyorsun Lavin?" dedim. Sesim şüphe içeriyordu. Lavinse ellerini önünde birleştirip yavaşça bana doğru yaklaşmaya başladı. Kulağıma eğilerek "Özel bir şeyler yaşadınız mı?" diye fısıldadı. Bir anda gözlerim fal taşı gibi açıldı. Lavin yavaşça uzaklaşırken sıcak nefesini hissedebiliyordum. Yüzünde beni sinir eden bir gülümseme vardı. Ama sakin kalmaya çalışarak bende aynı şekilde Lavin'e yaklaştım. Kulağına eğilerek "Ne yaşamamızı bekliyorsun Lavin yatağa mı girelim?" dedim. Cevabımı duyunca kısık sesli kahkalarla gülmeye başladı.

Bir anda yüz ifadesini değiştirip "Özel bir şey yaşamaktan yatağa girmeyi mi anlıyorsun Derin?" dedi. Sesinde anlayamadığım bir ima vardı. Sorgulayan yüz ifadesine büründüğümde " Ne anlamamı bekliyorsun Lavin?" dedim. Lavin oturduğu yerde gerildi ve tek kaşını havaya kaldırdı. "Benim sorduğum beraber şarkı söyleyip söylemediğiniz. Bir de seni masum kız zannederler ne masum kız ama." dediğinde kendime engel olamayarak gülmeye başladım. Üzerime dikilen garip bakışlardan rahatsız olduğum için kahkaha atmayı bıraktım.