"Ders bitmiştir gençler. Haftasonu ödevlerinizi de yapmayı unutmayın. İyi tatiller." biten son ders ziliyle öğretmen duyurusunu yapıp kitaplarını alarak sınıftan çıktı.
Herkes bugünün cuma olmasıyla sevinçle çantalarını alıp sınıftan çıktı. Kalan sadece Jungkook ve Jimin'lerdi.
Ve bir de gün boyu Jungkook'un aklından çıkmadığı esmer çocuk.
Taehyung.
"Ne yapsak ya? Yine bowlinge mi gidelim?"
Felix yüz asarak "Sıktı artık o." diye yanıtla Jimin'i.
Hafta sonu bizdesiniz tamam mı? Annemler evde olmayacakmış." Chanyeol konuşurken gün boyu şikayet ettiği kravatını bollaştırdı. En sonunda zaten okul bittiğinden çıkarıp alnına bağladı.
"Şekil oldum he."
"Hayır mal gibi oldun."
"Sus kız."
Jungkook hiçbir şekilde sohbete dahil olmamıştı. Her haftasonu olduğu gibi arkadaşı olmadığı için ailesi ile birlikte geçirecekti haftasonunu. Mutsuz değildi ailesini seviyordu ama içinde bir arkadaş ortamı isteği de vardı.
"Tamam mı kalıyoruz bende."
"Benim için sıkıntı yok. Yeter ki şu köpeğin ayağımı yemesin." diye huysuzca söylendi Felix.
"Ayak fetişi var köpeğimin ne yapayım?"
Jimin "Pişt sana uyar mı? Evi biraz pis ama güzeldir. Büyük bahçesi var falan." diye Jungkook'a döndüğünde şaşkınca onlara baktı.
"Ben de mi geleceğim?" işaret parmağını kendinde tutup açtığı gözleri ile kendisine anlamazcasına bakan arkadaşlarına baktı.
"Tabiki de. Niye şaşırdın?" dedi Chanyeol. Kaşları anlamazcasına havaya kalkmış dudağını gergince ısıran çocuğa bakmıştı. Bütün hafta birliktelerdi ve arkadaşlardı artık. Niye öyle şaşırmıştı ki?
"Bilmem dedim öyle. Sorarım önce bir aileme."
"İzin alamazsan söyle ben hallederim. Tatlı dilliyimdir." Chanyeol kendisine göz kırptığında kısaca güldü.
"Ondan anneme size geleceğimi söylediğimde üç kere düşünüyor. Geçen ay beni balkondan sallandırmıştın kısa çaplı aksiyon diye."
"Alınma Felix ama sen çok pısırıksın. Ne güzel aksiyon yaşadık işte. Eğlendik baya."
"Bir tek sen eğlendin geri zekalı. Neyse hadi gidelim kaldık burada tek." Chaeyoung bunları söylerken gözü eğik başıyla masayı izleyen Taehyung'a kaydı. Her zaman olduğunun aksine bugün tek başına sessizce duruyordu.
"Bizi mi dinliyor acaba?" Chaeyoung kendilerine yaklaşıp fısıldadığında dudak büzdüler bilmiyorum dercesine. Ancak aralarından sadece bir kişi gerçeği biliyordu.
Jimin.
Delici gözlerini uzun uzun Taehyung da tutup Jungkook'a döndü. Jungkook kendisinin gözlerine baktığında bile ne düşündüğünü anlamış hemen önüne dönmüştü.
"Dalmıştır Boşverin. Hadi gidelim." diye kalkıp Jungkook'u kucağına alacaktı ki Taehyung'tan gelen öksürmeyle durdu. Ona baktığında kendisine uyarıcı gözlerle baktığını gördü.
Biliyordu. Jimin onun ne demek istediğini ve artık ne hissettiğini biliyordu.
Jungkook ve kendisi bilmese bile.
"Ben kendim yürüyeceğim." Jungkook daha fazla onunla aynı ortamda kalıp gerilmemek için hemen değneklerine tutunup kapıya doğru yürüdü. Biraz yavaştı ama dengesini bozmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enemy Roommates | Taekook
FanfictionJeon Jungkook yeni geldiği yatılı okulda Kim Taehyung gibi bir belaya bulaşacağından habersizdi. 📍Bolca küfür içerir