𝑰 𝑪𝒂𝒏 𝑵𝒐𝒕 𝑳𝒊𝒗𝒆 𝑾𝒊𝒕𝒉𝒐𝒖𝒕 𝒀𝒐𝒖//𝓢𝓪𝓷𝓸 𝓜𝓪𝓷𝓳𝓲𝓻𝓸

𝑻𝒂𝒕𝒊𝒍

Babannemin ölümünün üzerinden bir ay geçmişti. Ben bana bıraktığı mirastan yeni bir ev tutmuştum ve kendime yeni bir sayfa açmıştım.

Normalde 18 yaş altı çocuklar, 18 yaşına gelene kadar mirasından yararlanamıyor ama siz çok şey etmeyin bunu.

Okul tatile girmişti. 40 günlük tatilden son 15 gün kalmıştı ve ben "hala doğru düzgün bi tatil yapamadım" diye düşünürken telefonuma mesaj geldi. Telefonu alıp mesaja baktım.

Nana ile ışığa doğru

Ego yığını
Çocuklar amcam 7 arkadaşını da topla gel otelime herşey size bedava dedi. Gelmek isteyenler kimler.

Vallahi mal
Oha amcanın oteli mi var?

Saksı
Günaydın aq

Vallahi mal
Günaydın askm.

Saksı
Yemin ederim mal bu

Ego yığını
Boş yapmayın aq kim gelicek söylerin artık sabaha kadar bekleyemem sizi.

Vallahi mal
Ben ben ben

Nanacum<33
Bensiz tatil olmaz bende geliyom.

Kendine sasuke
Boş boş tatil işleriyle uğraşamam.

Yandere
İşim var.

Kittie girl^^
Bende gelirim.

Yandere
Yokmuş.
Benide sayın.

Ego yığını
@saksı geliyormusun?

Saksı
Gelirim.

Ego yığını
5 oldu 2 kişi daha bulun

Nanacum<33
@Mei sen de gel.

Mei
Olur gelirim.

Ego yığını
6 oldu neyse diğerinide bulurum artık ben. Hazır olun siz ben amcamla konuşayım ona göre bir tarih belirler gideriz.

Ego yığını olan okulun sözde güzeli'ni aslında hiç sevmem ama sırf Nana'nın arkadaşı diye bir şey demiyorum. Ayrıca evde boş boş oturmaktansa gezmek daha eylenceli olacaktır.

Araya girip minik bir tanıtım yapıyorum.

Ego yığını: rosen
Vallahi mal: ayame
Saksı: kageyama
Yandere: kyoko
Kittie girl^^: miku
Kendine sasuke: yano

Karakterlerin isimleri bunlar.

2 gün sonra Rosen'in verdiği adreste hepimiz toplanmıştık ve "ben zenginim" diye bağıran arabalar ile otele varmıştık. Odalar 2 kişilikti ve şu şekilde ayrılmıştık;

Rosen-Ayame
Kageyama-Yano
Kyoko-Miku
Nana-Mei

Nana ile kendi odamıza çıktık. Nana odaya girer girmez kendini yatağa attı ve oteli övmeye başladı.

"Off çok güzel yaa. Hemen kaplıcaya gitmek istiyorum."

"Rosen araba da yarın plaja gideriz ordan da kaplıcaya demişti. Yarına kadar beklemen gerekecek." Dedim.

Ertesi gün otelin plajı fazla dolu olduğu için başka bir plaja gitmiştik. Plaja kurulduğumuz da Rosen, Miku ve Nana hızla denize girmişti bile.

"Kyoko-san. Neyin var başına güneş mi geçti?" Diye sordu Ayame, domates gibi kızaran Kyoko ya.

"Miku-chanın göğüsle-"

Bunu duymak istemiyorum.

Nana'nın yanına bende denize girdim. Deniz soğuk olduğundan ilk başta alışmak için yavaş yavaş Nananın yanına giderken. Nana bir anda deniz suyunu yüzüme doğru savurdu.

Buzlu küvete girsem daha az üşürdüm.

Aynısını bende Nanaya yaptım. Yanımıza diğerleri de gelmişti. Herkes birbirine su atarken Nana bir anda üstüme atlamıştı ve ikimizde suyun altında kalmıştık. Bir süre daha denizde oynadıktan sonra suda fazla kalmayı sevmediğimden denizden çıkıp kumların üstüne serdiğimiz piknik halısının üstüne oturdum. Kuma ne serilir bilmiyroum ama biz nereye gidersek gidelim her yere piknik halısı seriyoz.

Oturduğum yerden diğerlerini izliyordum. Kageyama, Yano'yu suya batırıp saçlarını bozmuştu ve Yano da şuan Kageyama yı kovalamaya çalışıyordu. Ama sanırım Yano'yu korkutan bir şey olmuştu ve Yano, Kyoko'nun kucağına atlamıştı. Telefonumu kaybederim yada ıslanır falan diye yanımda getirmemiştim ama keşke getirseymişim şu anlar çekilmeye değerdi... bizimkileri izlemeye devam ederken karnımın gruldadığını duydum.

Daha yarım saat önce yemek yedin ne ara acıktın?

Nana ile ortak olan çantamızdan yiyecek bir şey var mı diye ararken kulağımın dibinde biri aniden bağırdı.

"MEİ-CHIN!!" Ufak bir çığlık atıp arkamı döndüm. Mikey başımda dikilmiş bana bakıyordu.

Oha! Kürdan gibi çocuğun kası var...

"Mikey-kun?! Ne yapıyorsun burda?"

"Ken-chin ve diğer arkadaşlarım ile plaja gelmiştik. Öylesine dolaşırken seni fark ettim. Yanına geleyim dedim."

"İyi yaptın sıkılıyordum bende."

"Dolaşalım mı biraz?"

"Olur." Diyip ayağa kalktım ve terliklerimi giyip mikey'e doğru giderken arkamdan biri bana seslendi. Arkamı döndüğüm de onun kageyama olduğunu fark ettim. Garip bir şekilde bakıyordu.

"Diğerleri soğuk bir şeyler almamızı istedi markete gidelim mi diyecektim." Dedi. Acıktığım için aslında markete gitmek istiyordum ama bir yanda mikey vardı. Onu ekmiş gibi olacağım. Başımı mikey'e çevirdim. Mikey ne yapacağımı sorarcasına bana bakıyordu.

"Benimde marketten almam gereken bir şey vardı aslında. Sonra dolaşırız." Dedim ve çantamdan cüzdanımı alıp Kageyamaya'nın yanına gittim. Mikey'e öldürecek gibi bakıyordu. Mikey'e baktığımda ise onun da aynı şekilde ona baktığını fark ettim. Aralarında bir kavga falan mı olmuştu acaba?