Genç kız karşısındaki adama tiksinircesine baktı.Sırf kendisiyle evlenebilmek için pis bir oyuna başvurmuş ve sonunda da istediğini elde etmişti, ya da şimdilik o, öyle olduğunu sanıyordu.“Hoşgeldiniz”
dedi genç kız adap gereği.
“Hoşbulduk”
dedi Orhan Bey.
“Hoşbulduk”
dedi burun kıvırarak Gülizar Hanım.
“Hoşgeldiniz buyrun içeri geçin”
Nazgül Hanım da herkesi içeri buyur etti ve Hümeyra bu pis adamla başbaşa kalmak zorunda kaldı.Bu adamdan hiç haz etmiyordu ve bir an önce bu işin bitmesini istiyordu.Acaba sorun çıkmadan yeni şehrine gidebilecek miydi?Ya gidemeden onu yakalarlarsa?Bu düşünceyle ürperdi genç kız.Bunu düşünmek bile istemiyordu.Bütün hayatı mahfolurdu ve bir ömür boyu bu adama mahkûm olurdu.Yanındaki sesle düşüncelerinden sıyrıldı.
“Bir hoş geldin demek yokmu Hümeyra?”
Genç kız hiçbirşey demeden tam gidecekti ki kolundaki baskıyla olduğu yerde kaldı.
“Bana bak!Gebertirim seni.Sen kimsinde sorduğum soruya cevap vermeden gidiyon?Şunu iyi belle yakında benim karım olacaksın.Bir aya kalmaz evleniriz, şu bana olan tavırlarına çeki düzen ver.Yada ben seve seve çeki düzen veririm.”
Genç kıza daha fazla yaklaştı ve kulağına şu sözleri fısıldadı.
"Merak ettiğim konu ne biliyon mu Hümeyra?"
Genç kız korku ile titrek bir nefes aldı.Bir adım gerilemek istedi fakat Rıza buna izin vermedi.
"Acaba düğün gecemizde de böyle olabilecek misin?"
Genç kız duyduğu cümleler ile yüzünü ekşitti.Bu Rıza ne kadar iğrenç bir adamdı böyle.
"Çok güzelsin be Hümeyra.Nefesimi kesiyon."
Genç kız geri çekilmek için bir hamle yaptığı sırada Rıza şu son sözlerini fısıldadı.
”Bu arada çok güzel olmuşsun.Düğün günümüzü sabırsızlıkla bekliyor olacağım"
İmalı söylediği sözlerle ve pis bir şekilde sırıtarak salona doğru ilerledi.
Genç kız duyduğu sözlerle hem utançtan hemde öfkeden kıpkırmızı oldu.Ne kadar da edepsiz bir adamdı bu böyle.Bu adamla bir ömür yaşamaktansa bilmediği şehirdeki bir konakta bir ömür boyu hizmetçi olmayı yeğlerdi."İnşallah"
dedi içinden."İnşallah yarın hiçbir aksilik çıkmaz.Allahım sen yardım et."
Daha fazla içerdekilerini bekletmeden hızla salona doğru ilerledi.Herkese göz gezdirdi ve tekrardan hoşgeldiniz dedi.Hepsi baş selamı verdikten sonra ağır adımlarla ilerledi ve tam sandalyeye oturacağı zaman üvey babasının aceleci sesini işitti.
“Hümeyra hadi kahveleri yap!”
Hümeyra babasının bu aceleci tavırlarının sebebini biliyordu ama ses etmedi.Zaten ne diyebilirdi ki...
Genç kız herkese kahvelerini nasıl içtiklerini sordu ve herkesten aynı cevabı aldıktan sonra mutfağa doğru yol aldı.Cezveye kahve ve şekeri aldıktan sonra suyu da koydu ve karıştırmaya başladı.Bir yandan da düşünüyordu.Bu şekilde ne yapacaktı.Hadi sağsalim Mardin’e gitti peki ordaki insanlar ona alişabileceklermiydi?Orada ne yaşayacaktı?Ve en önemlisi oraya varabilecek miydi? Kaçacak olmasını hiç kimsenin bilmemesi gerekiyordu.Bir kişi bile öğrense bunu Rızaya derdi ve bu çok kötü olurdu.Dikkatli olması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNÜL YARASI(Kalp Gözü)
ChickLitHümeyra kendisini istemediği bir evliliğin ortasında bulduğunda nasıl bir yol izleyecek?Bilmediği bir şehirde nelerle karşılaşacak?Ve en önemlisi henüz tatmadığı ve kalbini yakıp kavuracak olan "aşk"duygusu ile nasıl başa çıkacak? Gelin hep birlikt...