chapter final: guns and roses

485 52 17
                                    

"Beomgyu... Sen sözünü çoktan tuttun. Bana borçlu olduğun bir durum yok artık."

Beomgyu'nun gözleri daha çok açıldı şaşırmaktan. Bunu o kadar çok beklemiyordu ki ağzı aralandı şaşkınlıktan ama daha sonra dişlerini sıktı. Üzerlerine yağan yağmur yüzünden belki belli olmazdı göz yaşları ama ağlamamalıydı.

"Sen bana gelerek kurtardın beni."

Söyleyecekleri dilinde düğümlenen Beomgyu çoktan ağlamaya başlamıştı. Taehyun tebessüm ederek önce alnına yapışan saçları daha sonra gözündeki yaşları sildi Beomgyu'nun.

"Taehyun... Ben... Özür... Özür dilerim. Ben çok geç kaldım sana gelmek için."

Ağlamaktan zar zor konuşan sevdiğinin alnından öptü ve yanaklarını elleri arasına aldı.

"Hiç bir şeye geç kalmadın benim Gyu'm. Her şey zamanı geldiğinde gerçekleşir ve sen de zamanı geldiğinde geldin bana, bize..."

Duyguları gibi sırılsıklam olan bu iki genç sımsıkı sarıldılar yıllar önceki gibi. Ama bu sefer korkudan çok kavuşmanın verdiği özlem dolu bir kucaklaşmaydı onlarınki.

Sanki daha fazla ıslanabileceklermiş gibi yağmurdan korunmak için koşmaya başladılar. Gidebilecekleri en müsait yer olan bara geldiklerinde henüz akşam olmadığından fazla dolu değildi.

İçeri girdiklerinde yerlere akan suları görmezden gelmek istediler ama buna asla göz yummayacak olan bar sahibi Jennie'nin gazabına uğramışlardı. Jisoo'nun yardımıyla barın olduğu binanın üst katına yani Jisoo'nun evine geldiler.

Sonunda kuru ve sıcaktılar. Jisoo onları rahat bırakıp evi onlara teslim etmişti. İkisi de koltuğun uzak uçlarına oturduğunda çekingen bir hava vardı çevrelerinde. Bu garip ortamı bozan Beomgyu'nun mide gurultusuydu. Daha fazla kızarıp bozaran Beomgyu'ya karşı Taehyun kıkırdamıştı.

"Ramen ister misin?" Kafasını salladı Beomgyu.

Yemeklerini yedikten sonra sessizliği bozmak için televizyon açma kararı verdiler. Ama hala garip bir ortamdı. Beomgyu daha fazla dayanamadı.

"Neden bana söylemedin?" diye atıldı.

Taehyun duraksadı.

"Neyi söylemedim?"

Beomgyu'nun bir kaşı havada ciddi olup olmadığını sorgularcasına bakmasına karşın Taehyun yutkundu ve boğazını temizledi.

"Pat diye söyleyemezdim. Kasabaya gelmeni beklemiyordum."

"O zaman neden bugün ağzımdan laf alır gibi bana kendini sordun?"

"Adımı bilmediğini bilmiyordum. İllaki duymuşsundur diye düşündüm. Beni unuttun sandım. Ne kadar korktum bili-"

Lafını kesen Beomgyu'nun aniden kollarını boynuna dolayıp ona sarılmasıydı. Daha sonra kulağına fısıldadı.

"Biliyor musun... Seni özledim Taehyun."

"Bende seni özledim Beomgyu."

✾✾✾

2 Ay Sonra

"Ya! Hoseok-ah! Çabuk as şu balonları. Buradan götüne şaplatmamak için zor duruyorum."

Guns N' Roses || taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin