Koyu

11.Bölüm

Ewe geldim. Zarzor attım kendimi koltuğa ne gündü ama. Bi tez konusunu öğrenmedigim kalmıştı onuda öğrendim. Teslim gününüde öğrenmem cabası. Aslında konusunu güzel seçmişler. İnsanların karakterleriyle okudukları kitapların türleriyle bir alakası olup olmadığı, konu bu.
Bu konu hakkında en güzel tezi yazan konferansta en yüksek oyu alacak we kazanacak. Ülkesini yetiştiren hocalarını adına katıldığı üniversiteyi onurlandıracak.

Bende yazsam bişey kaybetmem bence. Nasılsa göndermeyecegim koyarım dosyaya durur ne zararı olur ki yazmamın dimi ? Bilgeyle ortak bişeyler yapmış oluruz. Bu aralar ortak herhangi bisey yapmadığımıza eminim. Ben can sıkıntısından ölürken yada en fazla yazı yazarken dört köşe olurken Bilge yeni okulunda yeni öğretim hayatına alışmaya çalışıyor yeni yaşamaya başladığı Venedik sokaklarını keşfe çıkıyordur. Hatta kim bilir belki erkek arkadaşı falan bulmuştur kendine.

Kalkıp oturma odasından çalısma odama gittim. Masama kuruldum. Elime bir A4 kagıdı alıp tezin konusunu düşünmeye başladım. Bence kesinlikle kişinin okudugu kitabın türüyle kişiliginin bir bağlantısı wardır. Yani agrasif bi insan romantik bir aşk romanı okumaz bence. Yada tam tersi yumşak huylu romantik bir adam dehşet kitabı okumaz. We bu filmler icinde geçerli. Romantik adam romantik filme gider. Dehşet filimlerini ise agrasif sert soguk adamlar seçer bu böyle.

Masanın başında ne kadar oturdugumu bilmiyorum. İki tane A4 dördü doldurdum. Bi onu biliyorum. Karnımın guruldamasıyla midemin kendi kendini yeme sesiyle masadan kalktım. Mutfaga gittim. O degilde bugün öğlen yedigimiz Nilgün'ün yaptığı patlıcan yemegi neydi öyle ya. Efsaneydi gerçekten ben bi babannem yapabiliyor sanıyordum o kadar lezzetli. Yani tabiki babannemin ki kadar olmasada kız yapmış efsanede olmuş. Hepimiz gömüldük yani yemege.

Şimdi o öyle bir öğle yemeğinin arkasından acemi Uygar Atınark yemekleri oldu mu oldu mu ? Olmadı. Tabi olmaz. Bu yüzüden dışardan sipariş werey bugün. Dürüm sipariş edeyim. Dürüm iyi ya. Telefonumda kayıtlı olcaktı sewdigim dürümcünün numarası. Hep ordan yiyorum zaten. Aradım iki porsiyon sipariş ettim. Üzgünüm ama bi porsiyonla doymuyorum, bu imkansız.

Uzun sayılmayacak bi süre bekledikten sonra dürümlerim geldi. Yemek yeme sürem uzun sürmedi zaten.

Şimdi oturma odasına gitmem gerekiyor yaklaşık üç yada dört gün önce kuruması icin askılıga astığım kıyafetlerim beni bekler sonuçta. Kıyafetleri misafir odasında bulunan koltuga koydum koltugun kenarınada ben oturdum. Kıyafetlerimi katladım. Yatak odama gidip pantolonları pantolonlarımın yanına gömlekleri gömleklerimin yanına koydum. Herseyi yerli yerine koydum anlayacagın. Son olarakda gömleklerimi kime yada nasıl ütületeceğim konusu. Tabiki terzilere filan ütületecgim annem gitmeden önce hepsini ütülemisti ama yaklaşık üç yada dört gündür gitmeme rağmen ütülü kalan gömleklerimin yarısını giymiş bulunuyorum. Neyse bunuda bir ara hallederim artık.

Çamaşır makinasını bugün tekrar çalıştırdım. Bekar bi erkek olmak çok zor. Hele bide ew arkadaşı filan istemiyor ama ewde de yanlız olmak istemiyorsanız hayat gerçekten çok zor. Kerem'in kız arkadaşı war. O yapıyor herşeyini ütü dahil. Gerçi adamlar ewlenmeyi düşünüyormuş ama neyse. Ben düşünmüyorum. Kendi sonumu kendim merak ediyorum. Yaşlanınca da mı yanlız olcam ben ya Allahallah.

Oturma odama gidip oturdum. Ayaklarımıda sehpaya uzattım. Koltuğa bir güzel yayıldım. Kafamı arkaya koltuğa yasladım. Gözlerimide kapattım. Ewet kısmen hiç bulunmyan seyden huzur kırıntısından buldum birazcık. Ah huzur ne güzel seydir kim bilir. Benim dışımda herkes bilir bi ben bilmem. Tabi ben bilmem. Biz kızı sewdik o naptı gitti. İyi halt yedi gitti. Hayır sewmiyorsan niye yanıma geliyorsun beraber wakit geciriyoruz sahile iniyoruz kütüphaneye gidiyoruz.  Seni sertmeme ses çıkarmıyorsun diğer yandan gözlerini izletmiyorsun. Anlamıyorum ki hiç bisey. Ne beni sewdi diyebiliyorum. Ne sewmedi demeye dilimi wardırabiliyorum. Sewmese beraber wakit gecirmeyiz en basidinden bana gülümsemez diyorum. Diger yandan sewse niye gitsin diyorum. Çok saçma hersey herkes çok saçma.