Kod Adı: KTH & PJ{M}

4.KTH.PJ{M}+18 †Fazla tetiktesin†

İki beden arabada yorgunlukla ilerliyordu. Esmer tenli beden son sürat arabayı sürerken, beyaz tenli beden arabanın aynasından uzun peruğunu düzeltiyordu. Yüzünde eksik olan göz makyajı ve rujunu tamamlamak için torpidoyu açıp minik çantadan göz kalemi ve bordo renkli rujunu alıp kucağına koymuştu. Aynaya bakarken göz kaleminin kapağını açıp yanındaki bedene döndü.

"Yavaş sür arabayı." dediği kelime yanında ki bedenin sadece daha hızlı sürmesini sağlamıştı. Bununla beyaz tenli beden arabanın içinde sesli bir oflama bırakıp dikkatli bir şekilde gözüne siyah renkli göz kalemini sürmüştü. Daha sonra kalemi kapatıp çantaya koymuş, rujunu da açarak bolca sürmüştü. Dudağını birleştirip güzelce yedirip yanındaki bedene tekrar dönmüştü.
____

"Nasıl olmuş hayatım?" soruma karşılık olarak esmer tenli sevdiğimden yine bir cevap alamamıştım.

"Sana nasıl olmuş dedim!" arabada seslice bağırmamla sinirli gözleri bana dönmüştü.

"Sana bunu yapma dedim!" gürlemesiyle dudaklarımda bir gülümseme belirmişti. Kıskançlığı bedeninde elektirik devresi yaratıyordu ve bu beni yeniden oldukça mutlu ediyordu.

"Cevap için teşekkür ederim." mutlu bir şekilde konuşmamla sinirli bir şekilde elini direksiyona vurmuştu. Bununla elimdeki ruju kapatarak torpidoya fırlatıp kapağı hızlıca örtmüştüm.

"Bu kadar sinirlenmene gerek yok, bu bana verilen bir görev sonuçta değil mi?" arkama rahatlıkla yaslanıp konuşmamla dahada hızlanmasıyla tutacağa tutundum.

"Çok pis sikerim görevini de senide!" demesiyle dudaklarımı aralamıştım ki elini uzatıp sertçe başımı eğmesiyle çığlık atmıştım. Bununla arabaya ateş edilmeye başlamasıyla başımdan elini çekmiş torpidoyu açmıştı.

Arabayı her an daha hızlı sürüyor, sinirle torpido da ne varsa yere fırlatıyordu. Bense başımı eğmiş yapacaklarını bekliyordum. Eline bu sırada EEA witness elite match silahını alıp torpidoyu sertçe kapatmıştı. Camını açıp arabasını düz yolda sürerken silahını camdan çıkartarak arkamızdan gelen arabalara sıkmaya başlamıştı.

"Doğrul ve bacaklarını ayır jimin!" sertçe geriye ateş ederken bağırmasıyla hızlıca saçımdaki peruğu çıkarırken dediğini yapıp doğrulmuştum. Bununla silahını içeriye alıp çıkartıp fırlattığım peruğun peşinden silahını anında kucağıma koymuştu.

"Taehyung ben daha hazır mıyım bilmiyorum!" çığlık atmamla o'da bağırmıştı.

"Kendini koru beş mermi var içinde." bağırırken eliyle bacaklarımı ayırıp güneşliğinden aldığı çakıyı bacaklarımın arasından koltuğa batırmasıyla çığlık atmıştım.

"Çığlık atma! Az önce görev bu diye süslenen sendin!" konuşurken tamamen kestiği koltukla elini bir şeye koymuştu.

"Kaldır şu kalçanı ve arkaya ateş et." dediği ile anında dizlerim üzerine basarak doğrulup arkaya dönmüştüm. İki arabanın geldiğini görmemle birine sıkmaya başlamıştım. Gözlerimi kısarak ateş ederken, ani firenle geriye doğru savrulmamla Taehyung silahı kucağına bırakıp hızlıca beni tutmuştu.

"Direksiyona geç!" bağırmasıyla başımı sallayıp kendime gelerek direkyonu tuttum. Bacağımın birini çektiği Pedala koyup gazdan da ayağını çekmesiyle anında gaza da diğer ayağımı koydum.

Bununla yolcu koltuğuna geçerek yolcu koltuğu tarafındaki camı açıp şarjörü kontrol ettikten sonra o taraftan ateş eden arabaya ateş etmeye başlamıştı.

"Dikkat et!" bağırmamla eliyle tamam işareti yapıp üst vücudunu camdan çıkarmasıyla daha hızlı sürmeye başladım. Bununla yaklaşmaya çalışan arabanın tekerine ateş etmesi ile araba hakimiyetini kaybederek ormanlık yola sapmıştı. Şimdiyse sorun tek kalan arabadaydı.