Seul Caddesi

Nerede?

-Yobuseyo
-Yobuseyo Jiyeong a ulaşabildin mi onu bulamıyorum ben sen?
-Hayır Tempo nereye gider bu off.
-Taeyang bir haber alırsan...
-Anladım.
-Bye
-Bye

Evet millet şimdi ne yapıyoruz nereye gidebilir bilen var mı?
-Başkana söyleyelim.
-Olmaz.
-Niye?
-Bağımsız müzik olayından dolayı kızgın.
-Deneyelim.
-Tamam.

Taeyang başkanı arar.
-Yobuseyo
-Yobuseyo Taeyang Chearin'den haber mi var.
-Evet.
-Şirkete gelin çabuk.
-Şey tamam.
Kapatır.

-Ne dedi?
-Şirkete gidecekmişiz.
-Hadi hızlı.
-Jiyong'un telefonuna ulaşabilmişti var mı?
-Hayır.
Herkes hazırdır ve giderler.

Taeyang o kağıdı Chearinin yazdığına inanmaz ama onu çok fazla araştırmak istemez o anda kafasına kafasına taktığı tek şey Jiyeong olur.

Binaya girerler içeri girdikleri zaman hepsi Başkan'ın odasına girer Taeyang olayı anlatır.

-Chaerin i kafanıza takmayın. Jiyongu da bulunmaz merak etmeyin.
-Ama Chearin aniden böyle gitmezdi.
-Bom kes sesini.
-Bana bağırma.
-Bom haddini aşma.
-Söylesene benim sınırım neresi he buna sen karar veremezsin bu benim ve ben karar veririm ve bir şey daha Chearinin benim için yaptığı anlaşmayı ben devam ettireceğim .
-Sen?
Minzy oradan atılır ve direk
-Biz.
Dara;Evet biz.
Başkan; Siz tek başınıza ne yapıcaksınız?
Tae: Onlar tek diğil ben de varım.
Başkan bunlara güler ve görüncez der.
Dara: Şey belki Jiyong burdadır.
Tae;Bakalım.

Tüm odaları gezerler ve bir şey bulamazlar.

Günler sonra
~~~~~Chaerin ve Kris~~~~

Kris hergün chearinin yanında oturmaya başlar ama geceleri Chearinin odasını kirleyip gider. Arada sırada da şehre gider ve arkadaşlarına gözükür. Ama tamamen Cherini hapsetmiştir ve onu tutsak tutuyordur.

Yine bir gün...
WuYiFan odaya girer.
Chearin;Yeter artık bıktım.
-Neyden?
-Seni sevmiyorum ve sevmiyicem.
-Öyle söyleme bak ben senin için yeni haberler topladım.
-Ne?
-Senin bu bağımsızlık işini Taeyang devam ediyormuş. Ve Dragon gitmiş.
-Nereye ?
-Onu kimse bilmiyor.
-WuYiFan sen kıt mısın?
-Ama insan sevdiği adamla böyle konuşmaz ki.
-Özür dilerim aşkım.
-Ne?
-Burada ne yapacağız?
-Ne gibi?
-Ben sıkıldım
-Haklısın. Bende biraz sıkıldım.
-Diyorum ki artık dönsek.
-Olmaz.
-Niye?
-Sen yine gidersin.
-Gitmem
-Ben diğilim Chearin.
-Off WuYiFan yeter çöz artık beni.
-Sen problem değilsin ki.
-WuYiFan.
-Efendim bitanem.
-Dragon iyimiymiş?
-Senin ve onun arasında ne var?
-Şeyy... sanırım sana anlatamam.
-Ona aşık mısın?
-Olsa ne olurdu?
-Ne kadar seviyosun onu?

WuYiFan bu soruları sorarken korku içindeydi. Ya onun düşündüğü cevabı verirse onu ne yapardı şimdiye kadar yaptığı en büyük hatanın onu kaybet olduğu bir kez daha yüzüne çarpardı bir kez daha o tokatı yerdi. O Dragonu seviyormuydu ona olan bakışlarında ilk çıktıkları zaman ki gibi ona bakıyor muydu onu görse o şekilde mi bakardı ona. Umutla...
WuYiFan'ın aklından bunun gibi binlerce cümle geçti ve Chearin cevabını verdi.

-WuYiFan ona baktığım zaman sanki sana hissettiklerimin binlerce katını hissediyorum sanki onun gözlerinde nefes alabiliyorum gibi o gülüşü insanı hayata döndürür gibi. Bir çölde olsam bir yudum su yerine onu dilenir gibi olmak. O öyle biri ki insanı kendine bağlıyor. Sana sarıldığında şu an bir bomba bile patlasa ölmem diyebilirim demek. Biliyorum senin ve benim aramızda bir şeyler oldu ama bunlar bitti ben hastanede kendime söz verdim san dönmeyeceğime yemin ettim. Özür dilerim ama biz diye bir şey artık yok artık... Chearin tam sözüne devam edecekken WuYiFan lafını keser.
-Sen ve ben var
Der fakat WuYiFanın gözleri dolmuş ağlıyordur. Ayağa kaşlara ve Chearine son bir kez diyerek sarılır. sonra çekilir ve özür dilerim der ellerini çözmeye başlar elini çözer ayağını çözer.
Chearin ayağa kalkar ve Wuyifana sarılır.