Zaman

82 18 18
                                    

İçeriye bayan Wouter girdi ve yanında Rosalie bana bakıp sıcak bir şekilde gülümsedi elinde bir buket kır çiçeği.

Bayan Wouter "Ah uyanmışsın Hayat bu güzel. Misafirin var."

Rosalie "Merhaba."

"Günaydın."

"Rosalie hadi aşağı kahvaltı yapmaya inelim. Emma çok güzel kahvaltı sofrası hazırlamış."

Bayan Wouter "Hem Math bana çok lezzetli peynir sattı! Sizi yemek odasında bekliyor olucaz, kızlar."

Bu sözlerle ahşap zeminde ayaklarını sürüyerek ayrıldı. Ros odaya girdi ve çiçekleri uzattı.

Rosalie "Carlo topladı. Senin için olduğunu söyledi, sana götürmemi istedi."

"Ne kadar güzeller. Ona hediyesini gerçekten çok sevdiğimi söyle."

Rosalie "Tabi.. Oda hediyelerini çok beğendiğini söyledi. Çok mutlu. Hadi artık aşağı inelim küçük hanım ile tanışalım."

Yemek odasına indik bay Dean ve Jughead masada bizi bekliyor ve sohbet ediyordu. Emma ise bayan Wouter ile mutfakta kurabiye yapıyor. Masaya geçtik.

Gregor "Hanımlar.. günaydın."

Gregor masadan kalktı Rosalie'nin karşısına eğildi elini aldı ve nazikçe öptü.

Gregor "Bu ne güzellik."

Rosalie'nin yanakları allanmıştı, utancından nereye bakıcağını şaşırmıştı. Adam selam verdi ve evden çıktı, içeriye Emma geldi. Masaya oturduk kahvaltımızı etmeye başladık.

Emma ve Rosalie tanıştıktan sonra çaylarımızı içtik ardından misafirim kalktı. Bende makalelerimin başına geçtim. Uzun bir süre'den sonra akşam biraz hava almak için dışarıya çıktık.

Dar sokaklarda dolaşırken, almanların gelişiyle şehirdeki atmosferin gözle görülür şekilde değiştiğine üzülerek fark ettik.

İlk geldiğimizde şehirin zaten pek neşeli bir havası yoktu, şimdi ise endişe ve korku hissi neredeyse elle tutulur hale gelmişti.

Sokaklarda devriye gezen sıkılmış almanların gözlerini üzerimizde yakalıyordum.
Bu yüzden eve doğru yol aldık..

...

3 hafta sonra

Zaman geçiyordu.
De Haan sakinleri ve ben onlarla birlikte almanların varlığına alışmaya başladık.

Kasabadaki birlik çok küçükmüş.
Rahat ettikleri sürece kasaba halkının yaşamına müdahale etmiyorlardı.

Sakinlerden biri askerlere ihtiyaç duydukları şeyi vermeyi reddettiğinde ortaya çıkan kavgaları duyuyordum.

Haberler çabuk yayılıyordu. İnsanlar, direnişin tehlikeli olduğunu çok kısa sürede anladılar.

Bir sabah işe başlamadan önce kısa bir yürüyüşe çıkmaya karar verdim. Bir kaç makale yazmayı başardım ve itiraf etmeliyim ki baya iyiler.

Jughead edit konusunda bana yardım etmek için zaman ayırdı. Doğruyu söylemek gerekirse makalelerden çok birbirimizle ilgilendik.

Metinlerimi birkaç yayına gönderdim ve bunlardan birinden yanıt aldım bile ama bu benim için yeterli değildi bende tam gaz işe devam ediyordum.

HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin