Hangang Parkı / taekook✓

32

Jeongguk uykuya daldıktan sonra yavaşça yataktan kalkmış ve koltuğa geri oturmuştum.

Yüzünü ekşitip uykusunda mızmızlanmaya başladığında elimde olmadan gülümsedim ve yüzünü inceledim.

Büyük gözleri, yüzüne göre biraz büyük olsa da onda harika duran burnu ve dudakları...

Saçları ile sürekli gözlerini kapattığı için yüzünde bir kusur olduğunu düşünürdüm ama aksine hiçbir kusurunun olmadığını görmüştüm.

Belki de piercingini saklamak istemişti bilmiyordum.

Yüzü yavaş yavaş eski halini aldığında dudaklarını şapırdatıp arkasını dönmüştü.

Camdan kalabalık Seul meydanına baktım. Hava kararmıştı ve binaların renkli ışıkları bütün kalabalık meydanı aydınlatıyordu.

Masanın üzerindeki telefonuma yöneldim ve uygulamaya girdim. En sonki konuşmamızdan sonra görüldü atmıştı ve cevap vermemişti. Acaba biraz açık konuştuğum için mi çekinmişti?

Ama kendisi de o imalarda bulunmuştu zamanında.

Kafamı iki yana sallayıp Jeongguk'u kontrol ettim ve telefona geri döndüm.

Viu:
Neden görüldü attın

Mesajım anında iletildiğinde odada bildirim sesi yükseldi. Kafamı kaldırıp bakınca Jeongguk'un telefonu olduğunu gördüm.

Viu:
Uyumuş da olabilirsin
geç oldu aslında

Odada tekrar bildirim sesi yükselince Jeongguk'un rahatsızca kıpırdandığını gördüm. Uyanmaması için kalkıp telefonunu komodinden aldım ve ses kapama tuşuna basılı tuttum.

Ekran bir anda açılınca uygulamadan gelen mesajların olduğunu gördüm. Benim attığım mesajlarla birlikte bildirim gitmesi içimde kuşku oluşturmuştu. Dudağımı ısırıp Jeongguk'u kontrol etmiştim. Hâlâ uyuyordu. Yavaşça koltuğuma geri dönüp mesaj attım.

Viu:
Hey

Anında bildirim gelince Jeongguk'un telefonuna şok ile baktım.

Saukook gerçekten Jeongguk muydu? Telefonu hızlıca kalkıp komodine koydum ve kendimi tekrar koltuğa bıraktım.

Gruptan link atıp uygulamayı bana yükletmesi demekki yalandı, fotoğraf attığı içindi.

Havuzda ıslandığı gün bana yazması da yalnız hissettiği içindi.

Peki ya intihar?

Hangang parkında intihar edeceğini söylemişti ve o günden sonra orada sürekli olarak Jeongguk ile karşılaşmıştık.

Ellerimle yüzümü sıvazlayıp düşünceleri kafamdan atmaya çalıştım. Bunu böyle öğrenmemem gerekirdi.

"Taehyung?" Jeongguk kolunu yataktan sarkıtmış ve gözleri kapalı bir şekilde konuşmuştu.

"Gittin mi?" Kendi kendine mırıldandıp yatakta yüzü bana doğru döndü ve yanının boş olduğunu farketti. Şu an kendinde değildi.

"Neden gittin ki?" Bir anda yüzü ekşimiş ve ağlamaya başlamıştı. Gözleri kapalı olduğu için uykusunda olduğunu biliyordum.