Medya:sevdiğim şarkılardan bir tanesi dinlemenizi tafsiye ederim :)
Kapıyı sert bir şekilde çalmaya devam
ederken içerden bir ses gelmemişti bilerek mi açmıyor yoksa içerde kimse yok mu?
etrafı kolaçan edip tam kapıyı kırımaya hazırlanırken arka taraftan kapı açılma sesi geldi.
yavaşça arkamı dönüp karşı dairenin önünde yarı açık gözlerle bana bakan genç adamı şaşkın gözlerle seyrettim
Bakışlarım onun kapı numarasına kayarken yaptığım bu hatanın neresinden tutacağımı bilemedim.
sabah erkan kalktığım için devrelerim yandı her halde on dakikadır yanış kapıyı çalıyormuşum.
içimden şansıma güzel küfürlerimi sayarken genç adam beni baştan aşağı süzüp
" bayan orda kimse yaşamıyor çalmayı bırakırmısınız lütfen?"
Galiba aradığmı buldum araştırmalarıma göre 604 daireydi ama ben 605 daire ile karıştırmıştım
Yüzüme sahte bir gülümseme ekleyip adama yaklaştım
" ah ben kang min-hoo'yu arıyordum tanıyormusunuz "
Az önceki uykulu halinden eser kalmazken bakışlarını kaçırıp tedirgin bir sesle
" benim "
Kafamı yana eğip yan bir gülümseme ile onu kenara itip içeri daldım katili bulmuştum biraz zor olsada tesadüfen bulmuştum işte.
çok merak ediyorum acaba dedektif bozuntusu da bir ipucu buldumu hiç sanmıyorum ama yoongi zekiydi oda benim gibi bu dava ile ilgileniyordu hatta dün otopsi raporlarını incelerken oldukça odaklanmış görünüyordu
iki saat sonra toplantı vardı sullinin şirketinin ceo'su, cumuriyet savcısı bay cha, dedektif min, baş komiser jeon, bir kaç gazeteci gibi bir çok kişi orda olucak olay çözüldükten sonra basın açıklaması yapılıcak
Şu an sulliyi öldüren adamın yanındaydım arkamdan içeri gelen minhoo sinrile önüme geçip
" kimsin lan sen hangi hakla evime giriyorsun "
Hayatını s*kecek kişi demek yerine
" ben namdong savcılığından savcı choi yewon kasten cinnayet işlemekten tutuklusunuz "
Aşağıda eminyetten birileri bekliyordu aradığımda hepsi buraya gelicek ama şu an onun ağzından kanıt almam gerekiyor bileğimdeki saatte kamera vardı ama şu an aktif değildi onunla biraz ilgilendikten sonra çalıştırmayı planlıyorum.
Eğer direk emniyete götürüp ifade verdirseydim kesinlikle işimi baltalardı, ama ben onu hazırlıksız yakaladım bu yüzden şafak operasyonu gibi saat 07:20 gibi geldim
Şimdi asıl iş bu şerefsizi konuşturmaktaydı
" ne saçmalıyorsun kimi öldürmüşüm ben "
Göz devirip çantamdan kelepçeyi çıkardım " üst katında oturan choi jin-ri diğer adıyla sulliyi öldürmekten tutuklusun "
Şaşkınca bana bakarken ben daha ne olduğunu anlamadan yüzüme indirmek üzere olduğu yumruktan kıl payı kurtuldum, piç direk şiddete baş vuruyor.
dem ki konuşmaktan anlamıyordu hızlı bir hamle ile bileğinden tutup teres çevirdim öyle bir sert çevirmiştim ki kemik kırılma sesi kulağıma kadar gelmişti
Ardından kulağımı acıtacak kadar yüksek olan çığlık sesi
onu yere itip ters çevirdim kırılan kolunu umursamdan acıycağını bile bile iki bileğinide ters kelepçe ile bağladım
hala ağlamaya devam ederken kenarda duran bir sandalyenin üzerine oturup acı çekemsini izledim, çantamdan bir dal sigara çıkarıp dudaklarımın arasına koydum, çakmağımla yaktıktan sonra sigradan derin bir nefes çekip dumanın ciğerlerime girmesine izin verdim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IT'S OVER FOR ME
AdventureBir insan hem adaleti temsil edip hemde katil ola bilir mi? Ben oldum hiç düşünmeden kim olduğunu bilmediğim bir canavara dönüştüm, Bir hatadan sonra ikinci, hatta üçüncüsüde arkasından geliyormuş. Ama ben hala ceza almayı hak edenlere hakkını verdi...
